İsmet Solak: Ankara'da deprem!

İsmet SOLAK

SABAH saat 05.44. Yataktan düşecek gibi oluyorum. Eşim, kapıya koşuyor:

- Deprem oluyor!

Tül perde, rüzgára kapılmışçasına dalgalanıyor. Büyük dolabın aralık kapısı açılıp açılıp kapanıyor. Duvara yaslı ütü masası sola doğru kayıyor.

Hızla salona geçiyoruz; saksılardaki süs ağaçlarının dalları, esinti var gibi sallanıyor. Cam sehpadaki tabakların sesi içimi ürpertiyor.

17 Ağustos depreminde de böyleydi. O büyük felakette, Kırklareli'ndeki evimizde, oğlumla beraberdik. 03.00'tü. Duvar üstüme geliyordu. Bağırmıştım:

- Durun be, ne oluyor öyle?

Sesime, Kubilay karşılık vermişti:

- Kalk baba, deprem oluyor!

Aradan birkaç ay geçti. Ankara, tam akşam saatlerinde feci salandı:

- Yakınımızda bir yerler kesin etkilendi!

Bunu söylememden 10 dakika sonra, Düzce ve Kaynaşlı'daki felaketin acı haberi ekranlara yansımıştı.

Dünkü sarsıntı buna benziyordu. Eşime, ‘‘Felaket yine yakınımızda’’ dedim. Aslında kısa sürdü, 25-30 saniye. Pencereden baktım; herkes dışarı çıkmış, heyecanla bekleşiyordu. Haber, tez geldi:

- Merkezi Çankırı Çerkeş ve 5.9 şiddetinde.

Yine can ve mal kaybı vardı. Ama, devletin tüm organları hazırdı.

Bizim içimiz de temiz, ruhumuz da:

- Allah, beterinden saklasın.

* * *

Ankara, siyasi anlamda da sallanıyor.

Bence, hiç olmayacak bir konuda alınan Yüce Divan kararıyla, bir bardak suda fırtına koparılıyor. Deneyimli tüm siyaset adamları aynı görüşte:

- ANAP Lideri Mesut Yılmaz'a toz kondurulmaması gereken eğer bir konu varsa, SEKA arazisini FORD yatırımı için tahsis etmesidir.

Bu araziyi bilirim. Bataklık, sinek üreten bir yerdi. Rahmetli Mehmet amcam yıllar önce SEKA'dan emekli olmuş bir ustabaşı idi. Fabrika çevresini ve İzmit'i dolaştırırdı. 10-12 yaşlarımdan itibaren hem de:

- Zaman gelecek, burasını tanıyamayacaksın. Fırsat varken gez, gör!

İsterdim ki, komisyon üyeleri de bu arazinin eski halini fotoğraflardan görsünler, şimdiki halini gezerek incelesinler ve sonra karar versinler!

* * *

Kiminle konuşsam, aynı şeyleri söylüyor:

- Türkbank ihalesi ve çete kasetleri için karar olsa, yadırganmazdı!

SEKA dosyası hikáye. MHP, adeta 'mecburiyetten' oy vermiş gibi oldu:

- Bu ülkeye en büyük yatırımlardan birini kazandırmak amacıyla, yabancı sermayeye teşvik sağladığı için, bir başbakan ile bakanı Yüce Divan'a sevk edilmişse, orada denetim işlevinin siyasi istismarı var demektir.

Durduk yerde suyu bulandırdılar. Şimdi de, bu suda balık avlamak zorunda kalıyorlar. Uzlaşı kültürü bu mu?

MHP'lilerin sorusunda da haklılık payı yok değil:

- Peki, ANAP'taki bu telaş neyin nesi!