İsmail Sarı

Sonbaharın kendini iyice hissettirdiği günler geldi çattı. Artık deniz, kum ve güneş üçlüsüne bir süreliğine veda edip şehirlerde olup bitenlere göz atma vakti. Ekimde “Ne yapsak, nereye gitsek” diye planlar içindeyseniz işinizi kolaylaştıracak bir festival listemiz var. Kiminde lezzetli yemekler, kimisinde de müzik ve dans sizi bekliyor.

4-6 EkimBoccaccesca Yemek ve Şarap Festivali
Toskana, yemyeşil vadileri ve mimarisiyle büyüleyici olsa da özellikle lezzet tutkunlarının vazgeçilmez adresi… Bunda en önemli etken yemek ve şarap kültüründeki zenginlik. Özellikle bölgenin en güzel kasabalardan biri olan Certaldo, ekimde bu kültürü layıkıyla deneyimlemek isteyenlere hitap ediyor. Ünlü şair Giovanni Boccaccio’nun eviyle keşfedilmeyi bekleyen bu şirin kasabada gerçekleşecek festivalde, Rönesans’a özgü reçetelerle hazırlanmış et yemekleri, ‘ribollita’ çorbası ve ünlü İtalyan şeflerinin özel hazırladığı lezzetleri, birbirinden güzel şaraplarla tatma fırsatı yakalayacaksınız. (boccaccesca.it)




4-6 Ekim

‘Tac Mahal’ isimli şarkısına klip çekmek için Hindistan’a giden Buray, bir haftalık seyahatini ve başından geçen maceraları anlattı: “Tac Mahal’in benim için anlamı çok derin. Aşkın insana neler yaptıracağının en bonkör örneği olarak düşünebilirsiniz. Sadece Tac Mahal değil, belgesellerde gördüğüm Ganj Nehri ve tapınaklar şehri Varanasi’yi de işin içine kattık. Adeta zamansız, sihirli bir şehrin dokusu da klibimize ayrı bir boyut kattı.”

Müzik dışında seyahatin hayatınızdaki önemi nedir?
- Kıbrıs gibi ufacık bir adada doğup büyüdüğüm için küçüklükten beri içimde hep dünyayı gezip görme isteği vardı. Müziği yeni yerler görmek için bir araç olarak kullandım. Dünyanın neresine gidersem gideyim, gitarımla çalıp söyleyebileceğim, herkesin dinleyip keyif alabileceği İngilizce şarkı repertuvarımı sürekli geliştirdim.

Bugüne kadar kaç ülke ve şehir gezdiniz?
- Çok. Sayısını bilmiyorum. Bazı yerlerde konser için sadece bir-iki gün kaldım, o yüzden gezdim gördüm diyemeyeceğim. Ama uzun dönemli yerleşip yıllarımı harcadığım üç memleket oldu.

Eylülle birlikte ışık da ısı da güzelleşiyor. Yani dışarıda olmak, eğlenmek ve gezmek için en iyi zamanlar. Bu nedenle eylülde yurtiçi ve yurtdışında birçok eğlenceli festival düzenleniyor. Dünyanın en ünlü etkinliği Oktoberfest’ten, 25 yıl sonra yeniden yapılacak Çeşme Festivali’ne kadar en iyileri derledik. Biraz olsun eğlenmek ve derdi tasayı unutmak istiyorsanız listemize göz atın…

1-18 EylülUluslararası Opera ve Bale Festivali 
Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nce 26’ncısı düzenlenecek festival, bugün Georges Bizet’in ünlü ve sevilen operası ‘Carmen’ ile başlıyor. Ukrayna’nın halk danslarını modern baleyle birleştiren Pavel Vırsky Dans Topluluğu’ndan Çaykovski’nin şaheseri ‘kuğu gölü’ne, Aspendos’ta antik Mısır’ı canlandıracak ‘Aida’ operasından ‘Troya’ epik operasına kadar birçok eser sahnelenecek. (operabale.gov.tr)

5-7 EylülÜrgüp Uluslararası Bağ Bozumu Festivali 
Bu yıl 48’incisi yapılacak festival kortejle başlayacak. Yarışmalar, yerel lezzetler ve üzüm bağları gezisinin de olacağı etkinlikte alaturka akşamları da düzenlenecek. Ayrıca Cumhuriyet Meydanı’nda İzel ve Orhan Hakalmaz sahne alacak. (urgup.bel.tr)

Begüm (29) ve Buğrahan (32) Uzunca çifti iki yıl önce işlerinden ayrıldı. Begüm özel bir şirkette marka danışmanlığı yapıyordu, Buğrahan ise insan kaynakları uzmanıydı. İlber Ortaylı’nın “Evlenip mobilya dükkânı gezeceğinize dünyayı gezin” sözünü şiar edinip düğün yapmadan, evlerine eşya almadan sırt çantasıyla dünya turuna çıktılar. İran’ı 40 gün boyunca otostopla gezdiler, Rusya’da 10 bin km. yol yaptılar; Japonya’da iki, Filipinler’de bir ay, Güney Kore’de 40 gün kaldılar. Uzunca çifti ile seyahat maceralarını konuştuk.

Böyle radikal bir kararı nasıl verdiniz?
Begüm: Kına, nişan ve düğün gibi gelenekler ilgimizi çekmiyordu. Birkaç saatlik eğlence için para saçmayı anlamsız buluyoruz. Hatta bu yüzden araları bozulan çok aile ve çift tanıyorum. Eğer aileniz zengin değilse, en güzel eşyaları almak, düğün yapmak için kredi çekiyorsunuz. Sonra da yıllarca bu borcu öde dur. Eşya ve düğün parasıyla birkaç ülke gezeriz diye düşündük.




Evlendiniz ama ev tutup eşya almadınız mı?

Ağustosta küresel festival teması müzik gibi görünüyor. Hem yurtiçi hem de yurtdışında eğlencenin tavan yapacağı birçok etkinlik var. Ritmin peşine düşüp Macaristan’dan Nevada çöllerine uzanan bir dünya turu yapabilirsiniz.

1-3 Ağustos
Wacken Open Air

Almanya’nın Danimarka sınırında Schleswig-Holstein eyaletindeki 2 bin nüfuslu Wacken kasabası, oldukça sessiz ve sakin bir yerleşim yeri. Ancak her ağustos, heavy metal tutkunları bu sükûnete üç günlük bir müdahalede bulunuyor. Kasaba oldukça eğlenceli bir merkeze dönüşüyor. 1990’da iki gencin küçük bir grupla başlattığı festival, şimdilerde heavy metalcilerin takviminde önemli bir yer tutuyor. Bu yıl Source of Rage, Baby Heartless, Sabaton ve Demons and Wizards gibi isimler sahne alacak. Giderken yanınıza çadır almayı unutmayın. Wacken kasabası, Hamburg’a 70 km uzaklıkta ve araçla bir saatte ulaşmak mümkün. (wacken.com)

Üzümleri, bu üzümlerden yapılan şaraplarıyla ünlü Bozcaada... Kuzey Ege’nin denizini ve sokaklarını hiç terk etmek istemeyeceğiniz huzur adresi. Ülkenin dört bir yanı sıcaktan kavrulsa da burası her mevsim esen rüzgârı sayesinde sürekli serin. Geçen hafta düzenlenen Bozcaada Caz Festivali vesilesiyle adaya gittik, sezonun yenilerini inceledik.

Bu yıl caz festivalinin ana teması, ‘Kendine Has’ ekibinin önderliğinde belirlenen ‘saygı’ydı. Doğaya, hayvanlara, farklılıklara saygı... Bu konsept çıkışlı harika işler tüm adaya yayılmıştı. Örneğin, cam ve plastikler atıldığında hayvan maması veren kumbaralar yerleştirilmişti. Üstelik festival sonrasında da bu ‘mamamatik’ler adada kaldı. Yani festival bitmiş olsa da uygulama devam edecek. Ayrıca depozitolu plastik bardaklar, cinsiyet ayrımı yapmayan tuvaletler ve engelli rampaları vardı. Engellilere sahne önünden özel yer de ayrılmıştı. Doğayla uyumlu yaşam atölyelerine katılan çoktu.




Bitmiş festivali fazla ballandırmayayım, tren kaçtı artık ama üzülmeyin, adada eğlence hız kesmeden devam edecek. 30 Ağustos-1 Eylül tarihlerinde ilk defa Bozcaada Klasik Müzik Festivali gerçekleşecek. Ayrıca ada bu yıl 20’nci Kültür, Sanat ve Bağbozumu Festivali’ne ev sahipliği yapacak. Onun tarihi de 6-8 Eylül. Şimdiden hazırlıklarınızı yapın.

Bu yıl, seyahat kitapları açısından oldukça verimli geçiyor. Hemen her ay bir seyahat kitabı raflardaki yerini alıyor. Yakın zamanda yayımlananları bir araya getirdik. Kimi Amerika Kıtası’nda keşfe çıkarıyor kimi Türkiye’nin kültür hazineleri hakkında bilgi sunuyor.

Amerika Yolcusu Kalmasın
2016’dan bu yana ailesiyle Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde yaşayan gezgin Hande Çilek, kıtada yaptığı seyahatlerini ‘Amerika Yolcusu Kalmasın’ adlı kitapta topladı. Hürriyet Kitap etiketiyle raflarda yerini alan eser, Amerika’da kamp yapılacak en güzel milli parklardan Peru Amazonlarındaki vahşi yaşama, Küba’nın arka sokaklarından UNESCO’nun koruması altındaki Cartagene’ye kadar kıtanın en güzel yerlerinin izini sürüyor. Şehirler dışında festivaller, müzeler, alışveriş ve lezzet noktaları hakkında bilgiler de bulacaksınız. En güzel tarafı ise kitaptan elde edilecek gelirin tamamının Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı’na (KORUNCUK) bağışlanacak olması. Fiyatı: 39 TL.

Kargadan Başka Kuş Tanımam
Müzisyenliğinin yanı sıra gezgin kimliğiyle de bilinen Ayhan Sicimoğlu, seyahatlerde kaleme aldığı ve Hürriyet Seyahat’te yayımlanan yazılarının bir bölümünü ‘Hastasıyım’ adlı kitabında derlemişti. Kitabın devamı ‘Kargadan Başka Kuş Tanımam’ adıyla yine Hürriyet Kitap etiketiyle çıktı. Editörlüğünü gazeteci Serkan Ocak’ın yaptığı kitapta Sicimoğlu, okurunu “Buram buram yosun, tuz ve tarih kokuyor” diye nitelendirdiği Akdeniz ülkelerinde keşfe çıkarıyor. Sayfaları çevirdikçe Akdeniz Havzası’ndaki Yunanistan, Fransa, Hırvatistan, İspanya, Portekiz, İtalya, Karadağ ve Malta hakkında belki daha önce duymadığınız pek çok detay öğreneceksiniz. Fiyatı: 39 TL.

Ege’yi Gör ve Yaşa
Seyahat yazarı Melih Uslu, ‘Ege’yi Gör ve Yaşa’ isimli kitabında Fethiye, Dalyan, Köyceğiz, Ekincik, Akyaka, Marmaris, Selimiye, Bozburun, Söğüt, Rodos, Datça, Bodrum, Muğla ve Çomakdağ’da yeşil ile mavinin izini sürüyor. Mona Kitap’tan çıkan eser, Ege âşıkları Çetin Altan, Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat’ın peşinden az bilinen koylara ve köy pazarlarına uğrayıp yavaş akan zamanın içinde kayboluyor. Kitap bir gezi rehberinden ziyade son sözü hep doğanın söylediği bir yaşam deneyimi... Fiyatı: 35 TL.

Cennet Adaları

Temmuz festivallerle geliyor. Bozcaada’dan Japonya’ya kadar geniş bir coğrafyada, rodeodan yağlı güreşe varan bir çeşitlilikte... Yeter ki siz ne tür bir eğlence istediğinize karar verin yola çıkmaya hazır olun.

1-31 Temmuz
Gion Matsuri
Kyoto’da bir ay süren etkinlik, Japonya’nın en büyük festivali olarak biliniyor. Başlangıçta tanrıları anmak, vebadan kurtuluş adına dua etmek ve yaşanan doğal afetlerden korunmak amacıyla düzenleniyormuş. Zamanla Kyoto kent kültürünün büyük bir kutlaması haline gelmiş. Bu yıl ‘Yamaboko’ olarak bilinen 32 muhteşem geçit töreni yapılacak. Büyük süslü arabalar, farklı kostümlü insanlar ve geyşalar uzunca bir yürüyüş gerçekleştirecek.

2-7 Temmuz