İşte Karşınızda Dans eden Tencere!

 

Geçenlerde internette acayip bir yemek masasına denk geldim. Aslında masa yerine minik bir mutfak diyebiliriz. Nasıl mı?

Diyelim eviniz küçük. Hem mutfağa hem de yemek masasına yer yok. Ya da var ama, büyük bir giyinme dolabı ya da sinema odası size daha cazip geliyor. Ama tabi her eve illa bir mutfak ve bir yemek masası lazım. İkisini bir arada alır mıydınız?

SapienStore Smart Slab Table, dışarıdan bakınca sade, modern, incecik, oldukça şık bir masa. Ama aslında aynı zamanda dokunmatik bir mutfak! Belli belirsiz bir tuşa basıyorsunuz ve anında ocağınız yanıyor. İlk önce yemeğinizi güzelce pişiriyorsunuz. Pişirme işlemi bitince, ocaklar kapanıyor ve işte masanız karşınızda! Dışarıdan bakan birinin, az önce o masada yemek pişirdiğinizi anlamasına imkan yok. Sofranızı hazırlıyorsunuz, yine bir tuşla, sizin için servis esnasında tabaklarınızı sıcak tutuyor. Yemek soğudu mu derdi de yok! Ve hatta içeçeklerinizi de soğutuyor. Benim fikir olarak çok hoşuma gitti. Özellikle, evde pratik yemek pişirip, çok fazla mutfak kullanmayanlar için çok ideal buldum.

Smart Slab Table, teknoloji ve tasarım olarak gelecekte bizi nasıl bir dünya bekliyor, onun tüm sinyallerini veriyor.  Ne dersiniz, siz evinizde böyle bir masa ister miydiniz? Yorumlarınızı bekliyorum!

 

Bu arada mutfak ve teknoloji demişken, Beko’nun, dünyanın en büyük beyaz eşya fuarı Berlin IFA’da yayınladığı tanıtım video’sunu izlemenizi tavsiye ederim. İzlerken, yaratılan bu müthiş akıllı evin bir an evvel gerçek olmasını istedim. Tebrikler Beko!

The Hundred Foot Journey

Geçen hafta önerdiğim The Lunch Box isimli film için çok güzel yorumlar geldi. Bu hafta da Hint/ Fransız karışımı bir film önereceğim. Füzyon diyebiliriz!

The Hundred Foot Journey, Fransa'nın tatlı bir kasabasında geçiyor. Mumbai'den büyük zorluklar ile kaçan Hintli bir aile, Londra'da tutunamayınca, Fransa'ya yerleşiyor ve çok şık bir Fransız restoranının tam karşısına rengarenk bir Hint Restoranı açıyor. Rekabet, önce kavga ve düşmanlık getiriyor. Ancak film ilerledikçe, yer değiştiren şefler, kurulan dostluklar ve yaşanan aşklar ile, hepimizin sevdiği, tatlı bir romantik komediye dönüşüyor. Tabi bu esnada hazırlanan birbirinden farklı tabaklar, bol keseden kullanılan binbir çeşit baharatlar ile yemek aşkınızı da körüklüyor. Film bitince kendinizi mutfakta bulmanız garanti, mutlaka izleyin derim!

 

Fransızların meşhur tostu Croque Madame ile yazıyı noktayalım. Yarın, sizlerle çok iyi bir mantıcı paylaşacağım, yine beklerim.

 

Croque Madame Nasıl Yapılır ?

Malzemeler:

    120 ml süt
    1 çay kaşığı un
    15 gram Emmental
    15 gram Parmesan
    2 büyük tost ekmeği
    1 dilim emmental
    1 dilim dana jambon
    1 yumurta
     2 tatlı kaşığı tereyağı

Adımlar:

    1- Ekmekleri, 1 kaşık yağda önlü arkalı kızartın.
    2- Fırın tepsisine alın, aralarına emmental ve jambon koyun.
    3- Süt ve unu kıvam alana kadar kısık ateşte çırparak pişirin. Peynirleri ekleyin ve tostun üzerine dökün.
    4- Önceden ısıtılmış 200 derece fırında kızartın.
    5- Yumurtayı kalan tereyağında pişirin. Tostun üzerine koyarak servis edin. Afiyet olsun!

TARIK AKAN

İzleyerek büyüdüğümüz insanlar var hayatımızda, hayatımızın bir parçası haline gelmiş. Mesela Adile Naşit, mesela Kemal Sunal, mesela Hulusi Kentmen... Onları kaybedince sanki yakın bir akrabamızı kaybetmiş gibi üzülüyor, içimizden bir parça kopmuş gibi acıyoruz. Dün bu isimler arasına Tarık Akan da katıldı. Annelerimiz ilk aşkını, babalarımız sınıf arkadaşını, biz de hayranlıkla izlediğimiz bir büyüğümüzü kaybettik. Hepimizin başı sağolsun!