FRANSIZ oyuncu MarieTrintingnant bundan tam bir hafta önce Vilnius'te bir otel odasında sevgilisi tarafından dövüldü.
Beş gün komada kaldı ve öldü.
Katil sevgili, Fransız rock grubu ‘‘Noir Desir’’ yani ''Kara Arzu‘‘nun solisti Bertrand Cantat.
‘‘Kara Arzu‘‘nun son şarkılarından biri ‘‘Rüzgar onu alıp götürecek.’’
Şarkının klibinde annesiyle tenha bir plaja gelen küçük bir çocuk kumların arasında oynarken aniden bir kum fırtınası çıkıyor.
Oğlunu merak eden anne kum fırtınasına kapılıp, kayboluyor.
Oyuncu Marie Trintignant ise ‘‘Kara Arzu’’nun girdabına kapılıp ölüyor.
Türkiye'de pek de fazla tanınmayan Marie Trintignant kim?
Babası, hafızalarımızda hem şarkısı, hem romantik görüntüleriyle uzun yıllar yer etmiş olan ünlü ‘‘Bir Erkek, Bir kadın’’ filminin oyuncularından, Jean-Louis Trintignant.
Fransa'nın en önemli starlarından.
Annesi ise yönetmen Nadine Trintignant.
Kızını 5 yaşında kameraların karşısına ilk çıkartan o.
Kaderin garip cilvesi, Marie Trintignant'ın Vilnius'taki son filminin yönetmeni de yine o.
Marie'ye feminizmi öğreten kadın.
Filmleriyle ilk nesil Fransız feministlerin bayraktarlığını yapan Nadine Trintignant 1970'li yıllarda kürtajın serbest bırakılması için az mücadele vermemişti.
Marie Trintignant ise üç ayrı erkekten doğurduğu, en küçüğü 5, en büyüğü 17 yaşında dört çocuğuyla ‘‘Dilediğim gibi yaşarım, hayatıma sadece kendim yön veririm’’ diyenlerdendi.
Anne mücadele etmiş, kızı meyvelerini toplamıştı.
Çocukları, imkansız aşkları, sinema, babasıyla aynı sahneyi paylaştığı tiyatro, televizyon.
İşte buydu Marie Trintignant'ın hayatı.
‘‘Hayatım, hayat parçacıklarından oluşuyor’’ diyordu.
O hayat parçacıklarının birine altı ay önce de ‘‘Kara Arzu’’nun karizmatik solisti Bertrand Cantat sızmıştı.
İkisi de evliydi.
Marie Trintignant annesiyle birlikte Fransız yazar Colette'in televizyon filmini çekmek üzere Vilnius'a gidince Cantat da peşindeydi.
Vilnius'un eski mahallelerindeki ‘‘Domina Plaza’’ Oteli'nde tutkulu aşkları devam etti.
Gözü kara Marie Trintignant ‘‘Arzu Tramvayı’’nın en karasına binmişti.
Son nefesini erkek dayağıyla vereceğini önceden bilmiş olsa da yine binecekti o tramvaya.
Vilnius'teki küçük mahkeme salonunda, başını ellerinin arasına alan Bertrand Cantat ‘‘Hayır bu bir cinayet değil, bir kaza.. Bir çılgınlığın sonucu’’diyordu.
Marie Trintignant, 5 yaşında oynadığı ‘‘Aşkım, Aşkım’’ ile 41 yaşındaki son filmi Colette arasına en fazla ‘‘çılgın aşkları’’ sıkıştırmıştı.