6’lı değil tekli masa var

Masadakilerden 4’ü, yalnızca konu mankeni olarak arzı endam etmektedirler. Zira halkta en ufak bir karşılıkları yoktur.

Bu durumu kendileri de bildiği için, masadaki iki partinin (CHP, İYİ) kuyruklarına takılmaktan başkaca çareleri yoktur. Bu dört partinin liderlerinin bile Meclis’e girebilmeleri için, ya CHP’ye ya da İYİ Parti’ye ‘kene’ gibi yapışmak mecburiyetleri vardır.

Bundan dolayıdır ki, bu ‘küsurat’ parti liderleri, masanın dağılmaması için dua etmekte ve kendilerine ne dikte edilirse kabul etmek mecburiyetindeler.

Varlığını CHP’ye ya da İYİ Parti’ye borçlu olan (Zira onlar olmadan yok hükmündeler) siyasi oluşumların, kendilerine faydaları yokken, millete vaat ettiklerinin bir manası olabilir mi?

Başbakanlık ve bakanlık yapmış bu kişilerin düştükleri şu acıklı duruma bakar mısınız? Tayyip Erdoğan kini, insanı nasıl da dipsiz çukurlara itiyor? Doğrusu çok ibretlik bir tablo!

Masanın görünmeyen asıl sahibi HDP’dir; zira HDP olmadan, bunların adım atabilmelerinin imkân ve ihtimali yoktur. HDP, varlık kıymetini biliyor ve bunların ayağına gelip yalvarmalarını bekliyor.

İYİ Parti, HDP’ye yalvarır mı diye sormayın; zira HDP sözcüsünün Meclis’te, İYİ Parti sıralarına dönüp ‘Bu koltuklara bizim sayemizde oturduğunuzu unutmayın!’ ihtarını hatırlayın!

Akılları sıra, bu masa, ‘konsey’ hüviyetinde olacak ve yüzde 50’nin üstünde bir oyla seçilmiş cumhurbaşkanını yönlendirecek. Bunun adına da demokrasi diyecekler.

‘Konsey’in gizli ya da aşikâre başı ise, ister istemez HDP olacak.

Görüldüğü üzere; ya İYİ Parti destek olmak suretiyle Türkiye’yi HDP’ye idare ettirecek ya da eşyanın tabiatına aykırı bu duruma son verip masayı dağıtacak.

Bu ucube sistemin (gerçekte kaosun) demokrasi anlayışına bakar mısınız? Toplumdan yüzde 25 destek alan parti ile yüzde 1 bile alamayan partinin yaptırım gücü aynı olacak!

Daha da vahimi, toplumun yarısından fazlasının oyunu doğrudan almış bir Cumhurbaşkanı, yüzde 1 bile oyu olmayan bir siyasi partinin genel başkanından talimat alacak!

Tüm bu ucubeliklerin hepsi, mevcut anayasaya aykırı ve uygulandığında anayasal suç işlenmiş olur.

İYİ Parti’nin tabanı, kendi partilerinin HDP’yi iktidar yapmalarına nasıl bakacaktır? Daha açık ifadesiyle İYİ Parti Genel Başkanı ve parti yöneticileri, milletvekilleri kendi seçmenlerinin yüzüne nasıl bakabileceklerdir?

Mevcut 6’lı Masa’nın liderlerindeki Erdoğan kini, akıllarını örtmüş, hep birlikte HDP’yi iktidara taşıyabilmek için çırpınıp duruyorlar.

Tüm bu varsayımlar, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’yi kapatmaması halinde düşünülebilir. Şu halde başta İYİ Parti olmak üzere, HDP’yi terör örgütünün Meclis’teki uzantısı gören çevreler, dört gözle HDP’nin kapatılmasını beklemektedir.

Kim bilir belki de Kemal Kılıçdaroğlu’nun gizli hesabı budur!

Mahut masanın altında 40 tilki, kırkının da kuyruğu, şimdilik birbirine değmiyor; yarın ne olacağını ise kimse bilmiyor.

Ama unutulmasın ki tüm bu hesapların üstünde de bir hesap vardır ve asıl tutacak hesap da ondan başkası değildir.

Görelim Mevla’m neyler? Neylerse güzel eyler!