Teröre dış destek zirvede

ANKARA’da güvenlik birimlerinin yaptığı tespitlere göre PKK-PYD-YPG cephesine dış destek, tarihinin zirve noktasına ulaşmış durumda.

Haberin Devamı

Türkiye’nin 1 Mart 2003 tezkeresini reddetmesinden bu yana, Kuzey Irak’ta PKK’ya verilen askeri ve siyasi destek biliniyordu.

O dönemlerde el altından yapılan askeri desteğin Suriye içsavaşından sonra artık açık hale getirildiği görülüyor.

ABD, Rakka operasyonu için hazırlık yapılıyor gerekçesiyle YPG’yi gelişmiş silahla ve zırhlı araçlarla donatıyor. Askeri malzeme ABD uçaklarıyla Suriye’nin kuzeyine indiriliyor ve terör örgütüne teslim ediliyor. Örgütte hem ABD hem Rus yapımı silahlar mevcut. Son operasyonlarda PKK’nın elinde omuzdan kullanılabilen roket ateşleyici de ele geçirilmişti.

PKK-PYD-YPG’nin eline taşınabilir ve karadan havaya füze sistemleri verilmesinin amacı ne olabilir? Güvenlik uzmanları PKK’nın elindeki bu silahların hedefinin Türk helikopterleri olduğunu vurguluyor. Bu silahların DAEŞ’le mücadele için verilmediği açık.

Siyasi destek de devam ediyor. ABD, PYD-YPG’yi terör örgütü olarak görmüyor. Rusya zaten görmüyordu. Moskova’da PYD bürosu faaliyetlerini sürdürüyor.


ABD’NİN İKİ DESTEĞİ
Ankara’nın üzerinde durduğu ABD’nin 2000’lerin başından bu yana izlediği politika...

Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığına ve ülke bütünlüğüne kastetmiş iki terör örgütünün ABD’nin desteği ve koruması altında bulunması terörü körükleyen en önemli faktörlerin başında sayılıyor.

ABD’nin 1999’dan beri FETÖ’yü koruma altına almış olması ve bugüne kadar desteğini sürdürmesi ve işin 15 Temmuz darbe girişimine kadar ulaşması Ankara’nın Washington’un dikkatini çok çektiği konu...

Aynı dönemde ve özellikle 2003’ten sonra ABD’den PKK’ya verilen desteğin PYD-YPG ile birlikte zirve noktasına ulaşmış olduğu da altı çizilen bir diğer gerçek...


ÖRGÜTLERİN İŞBİRLİĞİ
15 Temmuz sonrasında yapılan operasyonlar karşısında iki örgüt arasında var olan işbirliğinin daha da yoğunlaştırıldığı tespitler arasında. Güvenlik birimlerinin elinde, PKK’nın, FETÖ’nün üyesi oldukları açığa çıkan ve kaçan, silahlı eğitim almış mensuplarını toplamaya çalıştığı yönünde bilgiler ve belgeler var.

Bir diğer tespit ise güvenlik kurumlarında üst rütbelerde FETÖ’cülerin büyük ölçüde açığa çıktığı ve tutuklandıkları ancak alt rütbelerde örgütün varlığını sürdürdüğü. Bu durumun 5-10 yıl sonra Türkiye için yeniden önemli bir soruna dönüşmesi olasılığından hareket eden devlet kurumları, bu rütbeler için de detaylı incelemeler yürütüyor.

Bugünden etkili önlem alınmazsa ileride yaşanabilecek sorunlar konusunda, devletin üst düzeyi bilgilendiriliyor.


ABD DEĞİŞMELİ
Bu veriler ışığında Ankara’nın beklentisi ABD’nin yeni bir politikaya geçmesi. Başkan Trump ve yönetiminin PKK-PYD-YPG’ye DAEŞ ve Rakka ‘gerekçesi’yle yapılan yardımın kesilmesi. Keza, Türkiye’de kanlı bir darbe girişiminde bulunan FETÖ’nun korunmasından vazgeçilmesi.

ABD’nin bu iki konuda Türkiye’nin taleplerini karşılaması halinde, terör örgütlerinin eylem ve propaganda olanak ve yeteneklerini önemli ölçüde kaybedeceği vurgulanıyor.

Ankara, Washington’u bu iki konuda politika değişikliğine zorlayacak. Bunun ilk testi ise Rakka operasyonunda ABD’nin tercihleriyle yapılmış olacak.

Türkiye’nin bundan sonra alacağı tutum da ABD’nin bu tercihinden sonra yeniden belirlenecek.

Yazarın Tüm Yazıları