YAŞAMIN çok ince bir dengesi var, hele de söz konusu olan sağlıksa.
Şu sıralar Amerika’da elden ele dolaşan bir kitap var: The Swine Flu Affair (Domuz Gribi Sorunu).
Aslında kitap yeni değil, basım tarihi 1978.
Fakat Obama ve ekibi satır satır bu kitabı okuyor çünkü önlerinde verilmesi gereken çok hayati bir karar var.
Tüm dünyayı etkisi altına alan H1N1 Gribi, daha yaygın adıyla Domuz Gribi ile nasıl mücadele edilecek?
Çok hızlı harekete geçmek de felaket olabilir, yavaş davranıp zamanında müdahale etmemek de.
Kitabın sırrı alt başlığında gizli: Kaygan bir hastalık hakkında zor karar!
* * *
Gerçekten de zor karar.
Neden mi?
Gelin kitaptan örnek vererek anlatayım.
Yıl 1976, ocak ayı. Amerikan Halk Sağlığı Departmanı Fort Dix askeri tesislerinde eğitim gören bir grup, askerde Domuz Gribi virüsü tespit eder.
O tarihte hastalığın insandan insana geçtiğinde dair bir bulgu yoktur.
Yine de Mart 1976’da, Salgın Hastalıklar Kontrol Merkezi Başkanı David Sencer Amerika’da görülen vakaları 1918 İspanya Gribi ile kıyaslayan alabildiğine ürkütücü bir rapor yazar.
1918 İspanya Gribi deyince orda durmak gerekiyor.
Çünkü 20 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtı.
Nitekim dönemin Amerika Başkanı Ford hemen harekete geçmek ister.
Fakat David Sencer salgına karşı bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için henüz üzerinde çalışılan bir aşıyı tüm Amerikalılar’a uygulamayı önerir.
Zaten asıl felaket de o noktada başlar.
* * *
Bazı bilim adamları yan etkileri olabileceğini söyleyerek kitlesel aşı fikrine karşı çıkar.
Fakat bir defa 1976 gribi 1918 İspanya Gribi ile karşılaştırıldığı için akan sular durur.
Amerika Başkanı Ford, David Sencer’in ürkütücü raporunun etkisinde siyasi yaşamının en zor kararını verir.
Milyonlarca Amerikalı aşı olur. Ancak bir felaketi önlemek için başlatılan aşı kampanyasının uygulandığı eyaletlerden çok kötü haberler gelmeye başlar.
Aşı birçok insanda sinir sisteminin çökmesine, kısmi ya da külli felçlere yol açar.
Hatta grip salgınından dolayı ölen yokken aşının yan etkisinden dolayı ölenler olur.
Başkan Ford hemen aşı kampanyasını durdurur.
Ama iş işten geçmiş, 40 milyondan fazla Amerikalı hali hazırda aşılanmıştır.
Labaratuvarlarda iyice geliştirilip raflarda hazır bekletilmesi gereken aşı, grip salgınını önlemek için acele bir kararla insan bedenine zerk edildiği için tam bir fiyasko yaşanır.
Kaş yapayım derken göz çıkarılır.
* * *
Geçen hafta Amerika’daydım. Her ne kadar Domuz Gribi gündemin ilk sıralarında yer alsa da bir panik havası görmedim. Meğer şu sıralar Amerika’da başkanından vatandaşına birçok kişi Richard Neustadt ve Harvey Fineberg’in 1978’de yazdığı Domuz Gribi Sorunu’nu tartışıyormuş.
Kitapçıya girip hemen bir tanede ben aldım.
Okudukça bu tip salgınlarda "panik" yapmanın, en az "kayıtsız" kalmak kadar tehlikeli olabileceğini tarihi tecrübelerle bir kez daha öğrendim.
Önümüz yaz. Fineberg yaz sıcağında Domuz Gribi’nin etkisini büyük ölçüde yitirdiğini fakat sonbaharda tekrar yaygınlaşabileceğini söylüyor.
İlgililere duyurulur.
"Yaşamın çok ince bir dengesi var, hele de söz konusu olan sağlıksa."