Korsan Parti’nin legal zaferi!

SİZE Avrupa’dan çok ilginç haberlerim var. İsveç’te üç yıl önce kurulan Korsan Parti (Piratpartiet) Avrupa Parlamentosu seçimlerinde yüzde 7.1’lik oy oranıyla "legal" bir seçim zaferi kazandı.

Biliyorum "Korsan Parti’nin legal zaferi" kulağa çelişkili geliyor ama inanın değil.

Avrupa Parlamentosu seçim sonuçlarını izlemek için Genişlemeden Sorumlu Komiser Olli Rehn’in davetlisi olarak bir grup gazeteciyle Brüksel’deyim.

Avrupa’nın birçok ülkesinde seçim sonuçları sosyalistlerin hezimeti, merkez ve aşırı sağın zaferiyle sonuçlandı. Bu, genel anlamda Türkiye için "kötü haber".

Çünkü Avrupa solu Türkiye’nin AB üyelik sürecine olumlu yaklaşırken Almanya-Fransa-Hollanda ve Avusturya’nın sağ partileri Türkiye’nin üyeliğine karşı.

Yani parlamento seçim sonuçlarında çıkan denge kısmen Türkiye aleyhine.

"Kısmen" diyorum çünkü bu fotoğrafı bozan tek olumlu gelişme; Türkiye yanlısı yaklaşımlarıyla bilinen Yeşiller’in Avrupa genelinde oy oranlarını artırmış olması.

* * *

Her ne kadar Avrupa Parlamentosu Türkiye’nin AB ile müzakere sürecini durdurma gücüne sahip olmasa da Avrupa’da esen "değişim rüzgárını" Türkiye’nin iyi okuması gerekiyor.

Mesela Türkiye karşıtı söylemleriyle bilinen Sarkozy’nin popülaritesi çok düşük olmasına rağmen, partisi seçimlerden çok iyi sonuç aldı.

Maalesef Fransız sosyalistleri birbirlerini yemekle meşgul!

Şimdi bu fotoğrafa bakıp "Türkiye karşıtlığı Fransız iç politikasında çok prim yapıyor" diyenler olabilir, fakat Yeşiller’in efsane lideri Daniel Cohn-Bendit Türkiye yanlısı açıklamalarına rağmen bu argümanı altüst edebilecek bir başarı elde etti.

Demek ki fotoğraf zannettiğimiz kadar "siyah-beyaz" değil.

Türkiye, reformlara tekrar sarılır, ev ödevlerini iyi yaparsa anti-Türkiye kampının yükselişine rağmen tam üyelik yolunda bir sıkıntı olmaz.

Olli Rehn dahil Brüksel’de görüştüğüm tüm siyasetçiler bu mesajı verdi:

"Endişeye mahal yok, yeter ki yargı ve siyasette reformlar devam etsin."

* * *

Şimdi gelelim korsan ruhla kurulan bir partinin legal zaferine..

27 ülkede gerçekleşen Avrupa Parlamentosu seçimlerinde sembolik sürprizi üç yıl önce İsveç’te kurulan Korsan Parti yaptı.

Çünkü Korsan Parti’nin hikáyesi dünün olmasa da yarının siyaseti konusunda hepimizi yeniden düşünmeye davet ediyor.

Gelin isterseniz hikáyeye en başından başlayalım.

Her şey 2005 yılında İsveç hükümetinin çıkardığı mahremiyet sınırlarını zorlayan fikri mülkiyet yasasıyla başlamış. Dünyanın en büyük paylaşım sitelerinden biri olan The Pirate Bay (Korsan Koy) yeni düzenlemeyle birlikte birden İsveç’in en tartışmalı davalarından birinin muhatabı olmuş.

Sitenin dört yöneticisi internet ortamında sinemadan müziğe birçok dosyayı üyeleriyle ücretsiz paylaştıkları için suçlu bulunmuşlar.

* * *

İşte üç yıl önce açılan bu dava kendilerini "Korsan Parti" olarak tanımlayan bir internet hareketinin doğmasına yol açmış. Parti özellikle gençler arasında öylesine hızlı yayılmış ki ne ortada doğru dürüst bir siyasi program ne de klasik örgütlenme yapısı olmasına rağmen bir anda İsveç’in en fazla üyeli partilerinden biri olmuş.

Şimdiden İspanya’dan Meksika’ya birçok ülkede aynı adla partiler kurulmuş.

Hedef; internette devlet denetimini azaltmak, telif haklarında kısıtlayıcı düzenlemeleri ve patent sistemini kaldırmak.

Gerçi onlar bu hedefi daha felsefi bir bakış açısıyla izah ediyorlar: "Bilgi ile bilgiye ulaşmak isteyenler arasında duran her şey ortadan kalkmalı."

Sinema, müzik ve yayın endüstrisi yerine sadece sanatçı ve sanatsever kazanmalı.

Sanatçı, minik bir telifle endüstriye bağımlı olmak yerine dijital paylaşım ortamlarında yeniden ve yeniden üretilerek milyonlara ulaşmalı.

Kazancını üretimi kısmaktan değil tam tersi daha fazla üretilmekten yani tanınırlıktan elde etmeli.

Baksanıza İsveç’te internetten film ve müzik indirilmesinin yasaklanmasını protesto amacıyla kurulan Korsan Parti şimdiden parlamentoya girebilecek tanınırlığa ulaşmış.

Dahası kendisine Korsan Parti diyerek hem felsefi hem siyasi hem ekonomik hem de hukuki bir tartışma başlatmış.

Dijital çağın yeni siyaset dünyasına hoş geldiniz.
Yazarın Tüm Yazıları