Siyasi çatışma artık bu hafta bitmeli

BİR yandan 22 Temmuz seçim tarihi olarak saptandı ama öte yandan hala siyasi tartışmalar, çatışmalar devam ediyor. Artık buna bir son verilmesi gerekiyor.

Biran önce partilerin Meclis çalışmalarını bırakıp, seçim çalışmalarına başlamaları gerekiyor. Ancak AKP’nin Cumhurbaşkanlığı ve anayasa değişikliği inadı hala devam ettiği için, TBMM komisyonlarında, genel kurulunda küfürler, kavgalar yaşanmaya devam ediyor.

Bu gerginliği gidermenin tek yolu, TBMM’nin tatile sokulup, milletvekili ve partililerin seçim çalışmalarına başlamalarından geçiyor. Aksi takdirde, yani TBMM’deki çatışmalar bir süre daha devam ederse, bu kez meydanlara çıkıldığında, bu gerginliğin; çatışmaların meydanlara yansıması kaçınılmaz olur. Bu da çok daha büyük toplumsal çatışmalar anlamına gelir.

AKP Hükümeti, siyasi atmosferi sıkıştırdıkça, çatışmayı devam ettirdikçe durumun kendi aleyhine döndüğünü, acaba görmüyor mu? Duyduğumuz kadarıyla; yaşanan bu çatışmaların etkisinin anketlere yansımaya başladığı ve bir ay önceye kıyasla AKP’nin oy oranlarının düştüğü, açıkça görülüyormuş.

AKP Hükümetinin bu durumu devam ettirmesi demek, "Cumhuriyete sahip çıkın" mitinglerinin dalga dalga tüm ülkeye yayılması anlamına geliyor. Bu tepkinin kendisine yöneldiğini, yıprattığını acaba AKP yönetimi görmüyor mu?

AKP kurmaylarında, son dönemde sağduyu ve yönetim eksikliği açıkça görülüyor.

Süreci iyi yönetebilselerdi biran önce siyasi gerginliğin tarafı olmaktan çıkar, arayı soğutur, gerekirse 4 Kasım’da normal seçim yapmaya çalışır, bu arada ortalığı yumuşatma, yeniden güven verme yolunu seçerlerdi. Siyasi atmosferi yumuşatıp, 4,5 yıllık icraatlarına yeniden projektörlerin çevrilmesini sağlasa, bizce AKP, yapılacak seçimlerde çok daha fazla oy alırdı.

Halkın kavga istemediğini sürekli söyleyip, sonra kavgayı çıkaran taraf olursanız, ya da bu damgayı yerseniz, artık söylemlerinize güven kalmaz. Uzlaşma konusunda AKP’nin takındığı sekter tutum, sizce oy oranlarına yansımaz mı?

Bizce AKP yönetimi ve Başbakan bu süreci çok kötü yönetti. Daha doğrusu yönetemedi. Övüne övüne "Cumhurbaşkanlığı adayını son güne saklamanın ne kadar dahice" olduğunu söyleyen AKP’liler, acaba şimdi geriye bakıp, "Biz bu işi neden yaptık?" demiyorlar mı?

Artık siyasi çatışmanın bitmesi gerekiyor. Umarız bu hafta Anayasa değişiklikleri dahil, tüm çatışma konuları devreden çıkar ve artık seçim süreci fiilen başlar.

AB VE IMF ÇAPALARI DEVAM ETMELİ.

Eğer tekrar değişmezse, 22 Temmuz’da erken genel seçim yapılacak. Yani seçime yaklaşık 2,5 ay kaldı sayılır. Biran önce erken seçim havasına girilmeli ki; piyasalar artık önünü görebilsin. Bununla birlikte tabi ki siyasi partilerin ekonomik programları yakından izlenecek.

Bu kadar kısa sürede siyasi partiler ne tür vaadleri biraraya getirecekler, bilmiyoruz.

Ama siyasi partiler, Hükümet oldukları takdirde ülkeyi iyi yöneteceklerine dair güvence vermek istiyorlarsa, "son bir aya kadar sağlanılan ekonomik istikrarda AB ve IMF çapalarının çok önemli rol oynadığı" gerçeğini gözardı etmemelidirler.

Seçim öncesi, özellikle CHP ve MHP’nin, IMF’e ve AB’ye karşı şimdiye kadar verdikleri "kesinlikle karşı" izlenimlerini, düzeltmeleri gerekecek. Belki seçim öncesi programlarında, çok ani tavır değişiklikleri yer almayabilir. Ancak bu süreçte belli olacak partilerin ekonomi kurmaylarının, iç ve dış piyasalara güven verecek açıklamalar yapmaları, daha çağdaş bir ekonomi anlayışı ortaya koymalar gerekecek. Resmi programda olmasa bile, birebir ilişkilerle, gerekirse yurt içi ve dışı toplantılar yapılarak güven verilmeye çalışılmalı.

Aslında, bizce partilerin seçim programları ve ekonomi kadroları da artık o kadar belirleyici değil. Yani hangi parti olursa olsun bu çapalara önem vermek, şimdiye kadar sağlanan kazanımları, AKP’nin yaptığı gibi, devam ettirmek zorundalar. Hükümet olduklarında programlarında yoksa bile programlarına alıp, yeterli kadroları yoksa gerekli kadroları devşirmek zorunda kalacaklar. Bizce bu gerçeği görüp, şimdiden önlem almaları gerekir.
Yazarın Tüm Yazıları