BANKACILAR Merkez Bankası’nın erken faiz indirimine başlamasından memnun. Çünkü yıl sonuna kadar ne kadar fazla faiz indirimi olursa, 2007 yıl sonu bilançolarında o kadar fazla kar yazma imkanı elde edecekler.
İstedikleri şey; yıl sonuna kadar döviz fiyatlarının üç aşağı beş yukarı bu seviyede gitmesi ama faizin mümkün olduğunca aşağı inmesi.
İşte bu nedenle de bundan sonra yıl sonuna kadar yapılacak indirimlerin toplamının yüzde 2’yi bulmasını bekler oldular. Halbuki daha önceki tahminlerinde en fazla yüzde 1 diyorlardı.
Tabii ki ilk hedefleri de eylül sonunda yayımlanacak olan bilançoları. Bu bilançoların hayli iyi çıkmasını bekliyorlar yani bu güzel bilançoyu şimdiden garantilediler sayılır. Ancak asıl hedefleri olan, banka yöneticilerinin jestiyon alacakları, patronları nezdinde performanslarının değerlendirileceği, yani asıl rakamların ortaya çıkacağı yıl sonunda da, aynı güzel bilançolara ulaşmaları o kadar garanti değil.
İşte bu nedenle bir yandan faiz indirimine engel olacak unsurları büyütmemek eğilimine girerken öte yandan da, kamuoyuna açıklamıyorlar ama el altından, faiz indirimini de hızlandıracak makro kararların biran önce alınmasını istiyorlar. Tabii ki bu konudaki isteklerini başbaşa görüşmelerinde Hükümet yetkililerine ve bürokratlara iletiyorlar.
ABD Merkez Bankası FED’in yarım puanlık indirimi, bankacıları cesaretlenmiş durumda. Bu indirimlerin devam edeceği, zaten Türkiye’de yüksek kalan faizlerin indirilmesi için de bu durumun iyi bir fırsat yarattığı görüşündeler. Sadece piyasalar değil işalemi de hızlı faiz indirimlerinden yana çünkü bu sayede yatırımların yeniden canlanacağını, faiz indikçe döviz fiyatlarının biraz dengeleneceğini düşünüyorlar.
Ancak içerde makro dengeler açısından muhtemel tehlikeler konusunda, kimse bir şey söylemese de, özellikle cari açık konusunda tedirginlik içten içe büyüyor.
Çünkü çok iyi biliniyor ki; yüksek cari açığın finansmanı zora girdiği takdirde, artık herkes cari açığa bakmaya başlayacak ve büyük bir tehlike olduğu ortaya çıkacak.
İşte bu nedenle biran önce gerekli önlemlerin alınmasını bekliyorlar. Zaten içerde anayasa tartışmaları çatışmayı giderek artırırken, öte yandan ekonomik sıkıntının başgöstermesinin, bırakın faiz indirimini, dengeleri tümüyle tersine çevireceğini de biliyorlar.
EKONOMİ YÖNETİMİ ORTADA YOK
Piyasalar ve işalemi biran önce önlem alınmasını beklerken, seçimlerin üzerinden 2 ay geçmiş olmasına rağmen ekonomiye hiç el atılmamasından tedirgin olmaya başladılar.
Peki, yakında ekonomiye el atılıp, biran önce yeni politikalar oluşturulabilecek mi?
Bu konuda pek iyimser değiliz. Çünkü ekonomi yönetimiyle ilgili bakanların hemen hepsi yurt dışında. Başbakan da dahil önümüzdeki hafta ekonomi için karar alacak pek kimse ortalıkta yok. Evet, ekonomi bürokratları parça parça ek önlemler üzerinde çalışıyorlar, klasik ödenek kısıntısının bu yılki dengeleri yerine oturtmaya yetmeyeceğinin farkındalar. Ancak gördüğümüz kadarıyla ekonomi bürokratlarına "şunu şöyle yapın" diyecek bir irade yok.
Bu durumda elbette ekonomi yönetiminde yeni görev dağılımının payı var ama şimdiye kadar kimin neden sorumlu olacağı da kesin olarak belirlenebilmiş değil. Bir tek geçen hafta enerji zamları için toplandılar, orada zam kararı çıktı ama onu da Başbakan reddetti.
Örneğin IMF’le devam edilecek mi, edilecekse yeni ilişkinin kapsamı ne olacak, IMF olsa da olmasa da faiz dışı fazla ne olacak, bunların hiçbiri belli değil. Yeni sanayi stratejisi, ithal ara malları, dolayısıyla cari açığın azaltılması için nasıl bir politika izleneceği, nasıl bir yatırım teşvik sistemi oluşturulacağı konusunda kararların artık belli olması beklenirken, bırakın bunları, yıl sonuna kadar ne yapılacağı, 2008 dengelerinin ne olacağı bile belli değil.
Böyle bir ortamda Türkiye, anayasanın tümden değişmesini konuşuyor ve iktidarın tavrı nedeniyle yine ortalık sertleşiyor. Dışarıdan ekonomik olarak ne geleceği netleşmemişken, Ermeni Tasarısı, Irak, Kıbrıs sorunu derken, belki üstüne gelecek İran çatışması beklenirken, ekonomik politikalardaki belirsizliğin uzun süre devam etmesi, karamsarlık kaynağı....