Paylaş
Dün yapılan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı sonrasında yapılan açıklamada, bundan sonra enflasyonla mücadelenin sertleştirileceğinin ipuçları verildi.
Piyasaların beklediği gibi, dünkü PPK toplantısında mevcut faiz oranlarında bir değişiklik yapılmadı. Zaten piyasalar tarafından da, faiz kararından çok, açıklama metninde yer alacak ifadeler merak ediliyordu. Çünkü açıklama metnine bakarak bundan sonra izlenecek para politikası tedbirlerini kestirmeye çalışacaklardı.
Piyasa uzmanlarının dünkü açıklamada en çok dikkatlerini çeken cümle ise “önümüzdeki dönemde ek parasal sıkılaştırmanın daha sık uygulanabileceği” cümlesi oldu. Yani Merkez Bankası’nın “istisnai gün” uygulamaları önümüzdeki dönem daha sık gündeme gelecek, bir başka deyişle parasal sıkılaştırmaya daha sık başvurulacaktı. Bu da faiz oranlarının yükselmesi demekti. Ama hangi faizler?
Geçen gün Radikal’de, eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Fatih Özatay’ın mevcut faizlerle ilgili, artık hangi faizin ne anlama geldiğiyle ilgili güzel bir yazısı vardı. Özatay böyle söylemiyor ama “politika faizi” ya da “gösterge faiz”in artık gösterge filan olmadığını, olsa olsa “göstermelik” hale geldiğini, bir başka deyişle sadece kağıt üstünde bir faiz olduğunu açıkca ortaya koyuyordu.
Merkez Bankası dünkü toplantısında faiz oranlarını değiştirmedi. 5.75 olan politika faizinde değişikliğe gitmediği gibi, yüzde 5 olan gecelik borçlanma ve yüzde 11.50 olan gecelik borç verme faiz oranlarını da değiştirmedi. Bir başka deyişle de, bon dönemde uygulamaya koyduğu faiz bantında bir değişikliğe gitmedi. Piyasa analistlerinin yazdıkları raporlarda eskiden politika faizi, gösterge faiz denildi mi herkes aynı şeyi anladığı için, bu nitelemeler sade biçimde yazılırdı. Ancak, “patika” kılıfı adı altında uygulama faizleri o kadar karmaşık bir yapıya dönüştü ki; örneğin raporlarda artık politika faizi yazılıp, sonra parantez içinde “1 haftalık repo faizi” diye açıklama yapılıyor.
ENFLASYON GÖRÜNÜMÜ
Bir başka deyişle; Merkez Bankası yönetimi Başbakana “faiz artırmadım” demek için, patikanın alt sınırını yükseltmiyor, ancak Merkez Bankası’nın “istisnai” gün uygulaması ile daha yüksek faizden fonlayıp, asıl gösterge olan faizleri yukarı çekmiş oluyor. Uygulamadaki faizleri yukarı çekmek zorunda çünkü enflasyon çift hanede kalmaya devam ediyor ve alınan önlemler yeterli olmuyor. “Patika” adı altında, aslında artırdığı faizleri artırmamış görünüyor.
PPK açılmasında Merkez Bankası zevahiri kurtarmak için “Enflasyonu etkileyen ana unsurların Ocak Enflasyon Raporu öngörüleri ile büyük ölçüde uyumlu seyrettiği”ni söylemesine rağmen piyasalar,Ocak ayı raporunda yüzde 6.5 olarak öngörülen, bu yıl sonu enflasyon tahminini, önümüzdeki hafta artırabileceği görüşünde.
Merkez Bankası ilk çeyrekte kaydedilen belirgin yavaşlama sonrasında iç talepte toparlanma olduğunu, enerji fiyatlarına bağlı olarak kısa vadede enflasyonun öngörülenden yüksek hareket edebileceğini belirtip, “enflasyonda beklenen geçici artışın enflasyon görünümünü bozmasına izin vermeyeceğini” söyledi.
Piyasa uzmanları Merkez Bankası’nın açıklamasında yer alan tonlamanın TL açısından olumlu olabileceğini ama aynı zamanda bono piyasasında maliyet kaynaklı baskıların önümüzdeki dönemde de sürebileceğini gösterdiğini belirtiyorlar.
Bu da uygulamadaki faiz oranlarının önümüzdeki dönem yükselmesi demek.
Paylaş