‘Karmaşık faiz’de değişiklik yok

IMF’in ardından AB İlerleme Raporu’nda da, Merkez Bankası’nın uyguladığı para politikası topa tutulmuştu.

Haberin Devamı

Bir yandan reel faiz uygulaması istenirken öte yandan mevcut para politikası ve faiz yapısının karmaşık, şeffaflıktan uzak, belirsizliği artıran bir politika olması eleştiriliyordu.
Merkez Bankası ise bu eleştirilere rağmen mevcut uygulamada ısrar ediyor. Son olarak dünkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, mevcut karmaşıklığı yaratan, çok sayıdaki faiz oranlarının hepsinin aynen korunmasına karar verdi.
Dolayısıyla dünkü toplantı sonrasında Merkez Bankası politika faizi olarak da adlandırılan haftalık repo faizini yüzde 4.50, gecelik borçlanma ve borç verme faiz oranlarını, yüzde 3.50 ile yüzde 7.75’de tuttu, koridoru aynen korudu.
Dünkü toplantı öncesinde piyasada kimse, faiz oranlarında bir değişiklik beklemiyordu. Bir başka deyişle Merkez Bankası bu kez sürpriz de yapmadı.
Piyasa oyuncuları PPK toplantısı sonrasında en çok açıklanacak metni merak ediyorlardı. Çıkan açıklama sonrasında da görüldü ki; çok küçük birkaç sözcük eklenmesi ve yer değiştirmesi dışında, metin geçen ayki PPK toplantısından sonra açıklanan metnin tıpatıp aynısı idi.
Yurtiçi nihai talep ve ihracatın ılımlı büyüdüğünü, mevcut politikasının cari açığı olumlu etkilediğini belirten Merkez Bankası yönetimi, “Önümüzdeki dönemde kredi büyüme hızlarının kademeli olarak daha makul düzeylere düşmesinde, temkinli para politikası duruşunun ve alınan makro ihtiyati önlemler ile sermaye akımlarındaki zayıflığın etkili olacağı”nın altını çizdi.
Aynen geçen ayki PPK açıklamasında olduğu gibi, yine çekirdek enflasyon göstergelerinin bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceği tahmini yapılırken, enflasyon görünümünün orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasındaki temkinli duruşun korunacağı ve gerekli görülen sıklıkta ek parasal sıkılaştırmaya devam edileceği de kaydedildi.

Haberin Devamı

POLİTİKA SEÇİMLER BİTENE KADAR DEĞİŞMEZ

Piyasa uzmanları bu açıklama sonrası Merkez Bankası’nın düşüncelerinde ve uygulamalarında bir değişiklik olmayacağının teyit edildiğini düşünüyorlar. Hatta ABD’deki bütçe krizinin etkisiyle, FED’in varlık alım programını azaltma operasyonunun erteleneceği, dolayısıyla bir süre daha rahat bir ortamın korunacağı düşüncesinin açıklamanın tonunda etkin olduğunu tahmin ediyorlar.
Peki, IMF’in ve AB’nin özellikle mevcut para politikasına ilişkin eleştirileri ve faiz oranlarında artırım istemelerinin bir sonucu olacak mı?
Piyasada hemen hemen kimse, özellikle de kısa-orta dönem içinde Merkez Bankası’nın para politikası uygulamalarında bir değişiklik olmasını beklemiyor. Bence de, hatta daha uzun süre içerisinde, Merkez Bankası önümüzdeki uzun seçim süreci bitene kadar, mevcut para politikası uygulamasını değiştirmeyecektir. Çünkü Hükümet siyasi olarak kullanmak için dizayn edildiği çok açık olan bu yapının değişmesini istemez. “Bağımsız” Merkez Bankası yönetimi de zaten böyle bir değişikliğe kalkışamaz.
Peki, önümüzdeki yılın başından itibaren likidite çekilmeye başladığında Merkez Bankası ne yapacak? Bence Mart’taki yerel seçimlere kadar faiz oranlarını böyle sürdürmeye çalışıp, daha sonrasında yine karmaşık yapıyı kullanıp ama biraz faiz artırmaya mecbur kalarak, bu yola devam edecektir. Mevcut para politikasından çıkış, daha doğrusu normalleşme ise ancak 2015’deki genel seçimlerden sonraya kalır gibi gözüküyor.
Umarım o zamana kadar daha büyük patırtılar kopmaz...

Yazarın Tüm Yazıları