GEÇEN hafta sonuna doğru piyasalarda yaşananlar, seçime kadar ekonomide asıl belirleyicinin yine dış piyasalar olduğunu bize gösterdi. Piyasalarda Kuzey Irak’la ilgili hareketlerin etkili olduğu söylendi ama değişikliği yaratan bizce yine dış piyasalardı.
Seçime kadar yine dış piyasalar etkili olacak ama bu görüşümüze dayanak oluşturan unsurlar arasında seçimin normal zamanında yapılacağı, seçime kadar önemli bir sıcak çatışma yaşanmayacağı varsayımları olduğunu da ekleyelim. Yani karışık siyaset içinde, çok radikal çıkışlar olmadığı takdirde, dış piyasaların belirleyiciliği devam edecek.
Bu arada piyasadaki yorumlara baktığınızda, seçimlerden çıkacak sonuçlar hakkında kafaların biraz karıştığını söylememiz gerekiyor. Piyasalar bir yandan artık hangi parti gelirse gelsin, koalisyon hükümeti de çıksa, seçim sonrasında ekonomik politikalarda önemli bir değişiklik olmayacağı konusunda güven duymaya başladılar. Daha önce "ille de tek parti iktidarı" diyen çevreler bile, kim gelirse gelsin politikaların değişmeyeceğini artık söylüyorlar.
Buna karşılık bazı piyasa oyuncuları hala, tek parti iktidarının sürmesinin, özellikle de AKP iktidarının sürmesine, "belli olan politikaların devamını garantiye alacağı için" daha sıcak bakıyorlar. Ama buna karşılık daha geniş düşünen piyasa oyuncularının çoğunun, tek parti iktidarının getireceği sertleşecek siyasi çekişmelerin, ekonomide de istenen politikaların uygulanmasını tehlikeye atacağını gördüklerini de söylemeliyiz.
Bir bankanın raporunda yeralan şu sözler, nasıl zor bir tablo özlendiğini de ortaya koyuyor:
"Bizce her iki uç, yani tek bir partinin Anayasa’yı değiştirme gücünü kazanması veya dağınık bir parlamento görünümü de istikrar açısından çok olumlu değildir.Özellikle, dağınık bir parlamentoda, sadece koalisyon hükümeti oluşmamakta, aynı zamanda meclis aritmetiği, farklı koalisyon yapılarına da izin vermektedir. Bu durumda, bir hükümet kurulsa bile, zaman içinde farklı gruplaşmaların oluşumu ve mevcut hükümetin iktidardan düşmesi ihtimali bir risk olarak önümüzde duracaktır. Üstelik partilerin hedeflediği seçmen kitlesinin ve parti söylemlerinin iyiden iyiye merkeze kayması ve söylemler arasındaki farkın azalması, milletvekillerinin seçim sonrasında parti değiştirmesini kolaylaştırmaktadır."
DIŞ PİYASALARIN KATKISI
Görüldüğü gibi piyasalar, güçlü ama dengeli bir yapıdan yana. Ancak doğal olarak pragmatist bakıp, seçim sonrası partiler arasındaki transferleri bile hesaba katma eğilimindeler.
Tabi ki bu bir seçim ve piyasaların istediği gibi, "ısmarlama bir tablo"nun çıkması çok zor.
Beklentilerin daha sık sık değişeceği seçime kadar, yani yaklaşık 1.5 aylık dönemde ise dış piyasalardaki gelişmeler dikkatle izlenmeye devam edecek.
ABD’den gelen son veriler bir süredir hakim olan yavaşlama eğiliminin artık geride bırakıldığı izlenimini verirken, Euro bölgesi ve Japonya gibi diğer gelişmiş ülkeler ise, zaten güçlü olan büyüme eğilimlerini koruyorlar. ABD’de gelen ılımlı enflasyon verileri global risk iştahını güçlendirdi ve bu piyasaları etkiledi ama yine öngörülenden daha güçlü bir küresel büyümenin ortaya çıkma ihtimali de belirdi. Bu takdirde üretim ve istihdam açığının hızla kapanmasını getirerek enflasyon üzerinde baskı yaratacağı endişelerinin ortaya çıkması ise faiz indirimi beklentilerini ortadan kaldırdı ve uzun vadeli tahvil faizlerini yukarı çekmeye başladı. ABD’deki tahvil faizlerinin yukarı seyri, Euro Bölgesi ve Japonya tahvillerinde de görülüyor. Bu yükseliş, likidite koşullarında önceki döneme göre kötüleşmeyi yansıtırken, küresel risk iştahında azalmayı da beraberinde getirebilecek gibi gözüküyor.
Küresel risk iştahında azalma ise Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere fon akımının yavaşlaması ya da durması anlamına geliyor. Hele ki; Türkiye’nin siyasi risklerinin, sürekli karışarak devam ettiğini düşünürseniz, 2006 Mayıs’ındaki gibi, benzer ülkelere kıyasla çok daha olumsuz etkilenmesi de kaçınılmaz görülüyor.
Piyasa oyuncuları dışarıda, kısa sürede bir kötüleşme beklemiyor ama yakından takip zamanının yine geldiğini düşünüyorlar. Unutmayalım dışarısı iyi giderse hasar azalacak.