Paylaş
Kentin ortasında, canım 45 bin dönüm araziyi ağaç dikerek ‘hiç’ ettiği için, emsal emsal yükselecek binalara ve müteahhitlerin cebine girecek ‘yeşil yeşil’ dolarlara engel olduğu için ODTÜ ‘yeşil’ katilidir!
Ne gerek var bu kadar mücadeleye?
Her şey zaten bir ODTÜ’lünün başının altından çıktı ve basit bir alıç ağacıyla başladı.
* * *
1961 yılının Kasım ayıydı...
Rektörlük görevini üstlendiği ODTÜ’nün 45 bin dönüme yaklaşan büyüklükteki çorak arazisinde dolaşırken, tek başına duran bir alıç ağacını gördü.
Yalnızlığa terk edilmiş gibi duran alıç ağacının acı çektiğini düşündü ve yanına yaklaşıp okşadıktan sonra, “Üzülme yakında biz seni bu yalnızlığından kurtaracağız. Etrafına bir sürü ağaç dikeceğiz” dedi.
Kemal Kurdaş, rektörlüğe dönünce arkadaşlarına kararını açıklıyordu:
“Üniversiteyi ağaçlandırıyoruz.”
* * *
İlk ağaçların dikildiği 3 Aralık 1961 günü de gözü hep, tepenin diğer ucundaki alıç ağacındaydı, sözünü tutmak için elinden geleni yapıyordu.
Kendisine 10 yıllık bir süre öngörmüştü ve tüm arazinin ormanlaştırılması için her yıl 1.4 milyon ağaç dikilmesi gerekiyordu.
Hafta içi yapılan çalışmaları yeterli bulmuyor, hafta sonları sabahın ilk ışıklarıyla yurtlara girip öğrencileri zorla ağaç dikmeye götürüyordu.
* * *
Arabasının bagajında her daim çizme vardı.
‘Çizmem yok’ diye kaytarmak isteyen öğrenciye anında “Al sana çizme” diyebilmek için kışın çizme sayısını çoğaltıyordu.
Ve Kurdaş’ın alıç ağacını yalnızlıktan kurtarmak için başlattığı bu hareket, binbir zorluk ve mücadelenin ardından hedefine ulaşmış, sekiz yılda Ankara’ya 16 milyonun üzerinde ağacıyla koskoca bir orman kazandırmıştı.
* * *
1969 yılında görevi bıraksa da, ODTÜ’lü onun ‘ideali’ni bırakmadı.
Bırakmadığı için de her dönem rant odaklarının hedefi olmaya devam etti.
‘Kemal Hocası’nı örnek alan ODTÜ’lü, bir türlü Ankaralıya yaranamadı.
Alın teri ve emek ortaya koyarak Ankara’ya yemyeşil bir orman armağan edenler, 16 milyon ağacın “Timur’un filleri” döneminden kaldığını sananlarca düpedüz iftiraya uğradı.
ODTÜ’lü, çürüyen ağaçların kesildiği rutin budama faaliyetini fırsat görenlerce ‘Restoran yapmak için ağaç kesiyorlar’ diye yeşil katili’ ilan edildi.
* * *
ODTÜ, yine de 94 ağacın tek tek hesabını verdi.
Göl kıyısında kalan bu ağaçların ömrünü tamamladığını ve Orman İşletme Müdürlüğü’nden alınan izin sonrası kesildiğini açıkladı ve asla rant için ağaç kesmeyeceğini ilan etti.
Ancak, kapanmayan bir hesap daha vardı.
O da, Büyükşehir Belediyesi’nin “Kesmedik, naklettik” dediği AOÇ’deki 10 bin ve ODTÜ’deki 630 ağacın nereye gittiğiydi.
* * *
Bu arada üzülme Kemal Hoca.
Nur içinde yat sen yine.
Alıç ağacın ‘yalnız’ değil, hâlâ emin ellerde.
Paylaş