Kur arttıkça ÖTV etkisi genişliyor

KASIM sonunda gerçekleşen ÖTV artışı kuşkusuz otomotiv sektörü için büyük bir darbe oldu.

Haberin Devamı

Yaşanan kur artışından zaten büyük sıkıntı çeken ve daha da çekeceği açık olan sektöre Maliye beklenenden önce bir de ÖTV yumruğu vurunca herkesin kafalar karıştı. Beklenenden önce diyorum çünkü evet Bakanlar Kurulu ÖTV’yi değiştirme yetkisi aldı ve evet bir artış olacağı ortadaydı ama kurlardaki bu yükseliş nedeniyle bunun 2017 yılına öteleneceğine inanılıyordu. Hatta Maliye Bakanı ile bir araya gelen otomotiv sektörü yetkilileri de bu izlenimi almış ve açıklama yapmışlardı. Ama 2 gün sonra bir gece ansızın vergiler artırıldı.

Sonuçta ‘ÖTV artışı ve yükselen kurlar fiyatlara yansır’ korkusuyla kasım ayında 122 bin adetlik rekor satış yapıldı. Özellikle lüks markaların satışları uçuşa geçti, bazılarının elinde araç kalmadı. Tüm zamanların en çok araç satılan kasım ayı gerçekleşti. Aralık ayında da ‘ÖTV bizden’ kampanyaları ve eldeki stoklara bağlı olarak kurların tam olarak yansıtılmamasından dolayı rekor olmasa da yine yüksek satışlar bekleniyor. Tahminler kasım ayını geçip 130 bin civarında araç satılacağı yönünde. Bu da 2016 yılının 2015’i geçip tarihi satışa ulaşmasını sağlayacaktır. Ama peki ya sonra...

Haberin Devamı


TÜKETİCİLER HİSSEDECEK


Hep yazdım ve yazmaya devam edeceğim. 2017 model yılı otomobiller Türkiye’ye geldikçe asıl ÖTV ve kur darbesini tüketiciler görecek ve hissedecek. Sadece son 2 ayda dolarda ve Euro’da yüzde 10’u aşan artışlar yaşandığı göz önüne alınırsa bırakın ÖTV artışını sadece kur zammı bile en az yüzde 10 olacak. Bunun üzerine ÖTV’yi de eklediğinizde 2017 yılında otomobil fiyatları ortalama yüzde 15’e yakın artacak.

 

İşte bunu öngören sektör, Maliye’den ısrarla ‘ÖTV artışını öteleyin’ isteğini dile getiriyordu. Ama nafile... Maliye Bakanlığı, 3 milyar liralık ek kaynak beklentisiyle kura filan bakmadan vergileri artırdı. Sektör yetkilileri kur artışlarının devam etmesi halinde 2017’den en az yüzde 25’lik pazar kaybı bekliyor. Lüks otomobillerdeki kaybın ise yüzde 50’yi aşması bekleniyor. Böyle bir ortamda bırakın vergi gelirini artırmayı, toplanan verginin en az yüzde 25-30 düşme olasılığı bulunuyor.

Haberin Devamı


UCUZ OTOMOBİL KALMAYACAK

 

Biliyorsunuz Maliye, vergisiz fiyatı 40 bin TL ve altındaki otomobillerin ÖTV’lerini değiştirmedi. Bu da fiyatı 68 bin TL civarında ve altında otomobillerin vergilerinin artmayacağını ortaya koyuyordu. Tabi ki bu sabit kurda olabilecek bir şey. Yüzde 10’a yakın kur artışı bu araçların fiyatının 70 bin TL’ye aşmasını ve otomatik olarak yüzde 45’lik ÖTV diliminden yüzde 50’lik dilime gireceğini gösteriyor. Yani kurdaki artışlar bir çok otomobili daha ÖTV’den etkilenme alanına çekebilir. Bu yılın ocak-ekim döneminde satılan toplam 553 bin otomobilin 187 bin adedi ÖTV artışından etkilenmeyen modellerden oluştu. Bu da yüzde 33’lük bir pay anlamına geliyor. Şimdi kurdaki bu artışla bu oran yüzde 30’un altına inebilir. Kurdaki artış ‘Dövizinizi bozdurun’ kampanyaları ile yerini düşüşe bırakmazsa 2017 yılı modellerde vergiden etkilenmeyen dilim yüzde 25’e kadar inebilir.

 

Haberin Devamı

Bu da açıkça şunu ortaya koyacak, kurdaki yükselişe bağlı olarak vergisiz fiyatı 40 bin TL’nin altında pek az otomobil kalacak. Onlarda ben size söyleyeyim küçük sınıfta manuel vitesli ve benzinli baz donanım otomobiller olacak. Çünkü küçük otomobillerin bile otomatik vites ve dizel versiyonları ÖTV artışından etkileniyor. Sonuç olarak 2017 yılında otomotiv sektörü Maliye’nin kasasını pek dolduramayacak gözüküyor.

 

VERGİ AVANTAJIYLA YATIRIM GELİR Mİ?

 

BUGÜN ÖTV artışlarından etkilenmeyen markaların başında Hyundai ve Dacia geliyor. Her ikisi de Türkiye’de en çok otomobil satan ilk 10 marka arasında. Hyundai marka otomobillerin şimdilik yüzde 70’i ki bunların neredeyse tamamı Türkiye’de ürettiği modellerden oluşuyor, ÖTV artışından etkilenmezken, Dacia’nın ise neredeyse tüm modellerini ÖTV teğet geçmiş durumda. Şimdilik diyorum çünkü kur artışıyla birlikte bu markaların da birçok modeli fiyat sınırını aşacak gibi gözüküyor. Hyundai Assan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar geçtiğimiz hafta bu konuda sorularıma şu cevapları verdi: “Hyundai markalı otomobillerin yaklaşık yüzde 70’i ÖTV düzenlemesinden etkilenmedi. Zaten biz ağırlıklı olarak halkın ihtiyacı olan ürün segmentleriyle pazarda aktifiz. ÖTV artışından etkilenmeyen modellerimiz ağırlıklı olarak Türkiye’de ürettiğimiz modellerimiz. Bazı ürünlerimizde model aynı olsa da üst donanımlara denk gelen versiyonlardan dolayı etkileniyoruz. Örneğin, Accent’in üst donanımları ile Elentra, i30, Tucson’un bazı donanımlarında etkileniyoruz. Buna yönelik etkiyi azaltacak bazı çalışmaları yapıyoruz. Üretimimizin ağırlıklı olarak ihracat pazarlarına sevk edilmesinden dolayı etkilenmemiz sınırlı ölçüde kaldı diyebiliriz.”

 

Haberin Devamı

Esasen değişmeyen yüzde 45’lik ÖTV oranının daha düşük olması gerektiğini kaydeden Kibar, “Çünkü tüketicilerin satın aldığı araçları yabancı parayla mukayese edersek ülkenin maliyeti daha düşük malzemesiyle elde edilen ürünlerden oluşuyor. Düşük motorla daha az yakıt tüketiyor ve çevresel etkileri daha pozitif oluyor. Hele hafif ticari araçlarla mukayese edersek tasarruf imkanı daha fazla olabilecekken buralarda dezavantaj yaşıyoruz. İhracat ana pazarımız olan AB ülkelerinde bu kadar arası açık vergilendirme olmadığından bizim ürettiğimiz ürün segmentleri o pazarlarda önemli paylara ulaşıyor” dedi.


Kibar,
ÖTV düzenlemesi sonrası büyüme konusunda pazardaki dengeleri görmeleri  gerektiğini de belirtirken, “ÖTV avantajı Türkiye’de Hyundai’ye 3. model üretimini getirir mi?” soruma ise şu cevabı verdi: “Biz şu anda ihracat pazarlarına yenilerini eklemeye çalışıyoruz. Bu avantaj yeni model üretimini gündeme getirir mi, o konuda bir şey söylemek için erken. Şu an bu konuda çalışıyoruz ama neticelenmiş bir şey yok.”

 

Haberin Devamı

ÖTV KAMPANYALARDA YER ALMALI MI?

ÖTV artışları sonrası bazı markalar ellerindeki stoklara bağlı olarak ‘ÖTV bizden kampanyaları’ düzenlemeye başladı. Bu markalar bir kısmını kendi bir kısmını da bayilerin kâr marjlarından alarak bu kampanyaları devreye soktu. Amaç eldeki stoku eritip, yıl sonu hedeflerini tutturmak. Çok doğal gibi gözükebilir ama ‘ÖTV bizden’ ilanları benim nedense biraz tuhafıma gidiyor. ‘Maliye Bakanı ‘az bile yapmışız’ diye düşünebilir’ diyen yok gibi geliyor. Kampanyalar muhakkak yapılmalı ama ÖTV’yi bu kadar vurgulamak, ‘bizi etkilemez’ gibi göstermek doğru mu bilemedim...

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları