Yapay zekâ eğitimi ve iş hayatını nasıl değiştiriyor?

Yapay zekâ (YZ), sadece bir teknoloji modası olmaktan çıkıp hayatın gerçek bir parçası haline geldikçe, Türkiye bu dönüşümün vaatlerini değerlendirmeye ve beraberindeki zorluklarla yüzleşmeye başladı.

Haberin Devamı

Okullardan iş yerlerine kadar her alanda YZ, insanların nasıl öğrendiğini, hangi becerilere ihtiyaç duyduğunu ve nasıl iş bulduğunu köklü şekilde değiştiriyor. Bu sadece teknoloji heyecanı değil; giderek ulusal bir stratejiye dönüşüyor.

BÜYÜK HEDEFLER: EKONOMİK BÜYÜME İÇİN YAPAY ZEKÂ

İstanbul Teknik Üniversitesi’nin mayıs 2024’te yayımladığı kapsamlı bir rapor, yapay zekânın önümüzdeki on yıl içinde Türkiye’nin GSYİH’sini yüzde 5’e kadar artırabileceğini öngörüyor bu da yaklaşık 50–60 milyar dolarlık bir büyüme anlamına geliyor. Ancak bu potansiyelin gerçekleşmesi; becerilere, inovasyona ve altyapıya yapılacak yatırımlara bağlı. Dikkat çekici olan şu: Sorun teknoloji değil, insan. YZ ile birlikte öğrenmeyi öğrenmek, Türkiye’nin küresel rekabet gücü için kritik bir unsur haline geliyor.

Haberin Devamı

Yapay zekâ eğitimi ve iş hayatını nasıl değiştiriyor

MAKİNEYLE ÖĞRENMEYİ ÖĞRENMEK

2021–2025 Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi (UYZS), eğitim, araştırma ve iş gücü gelişimi konularını öncelik haline getirdi. Şu ana kadar 47 yeni üniversite programı açıldı ve 34 yapay zekâ projesi tamamlandı. Yine de uzmanlar, YZ okuryazarlığının öğretmenler ve kırsal bölgelerde hâlâ yetersiz olduğunu belirtiyor. Üniversitelerde, üretken yapay zekâ araçları (örn. ChatGPT) hem derslerde hem araştırmalarda kullanılmaya başlandı. Türkiye’deki öğrenciler bu araçları “ilginç ve eğlenceli” buluyor ve akademik başarıya katkı sağlayabileceğine inanıyorlar. Ancak doğruluk, etik ve bağımlılık gibi konular hâlâ tartışmalı. Üniversite dışındaki platformlarda ise özellikle kariyer değişikliği arayan bireyler için YZ eğitimleri sunulmaya başlandı. Ancak bu eğitimlerin etkili olabilmesi için standartlaşma ve sürdürülebilir destek eksikleri giderilmeli.

Yapay zekâ eğitimi ve iş hayatını nasıl değiştiriyor

İŞ HAYATI DEĞİŞİYOR: NE KALIYOR, NE DÖNÜŞÜYOR?

Haberin Devamı

YZ, sadece işlerin yerini almakla ilgili değil aynı zamanda insan yeteneği ile makine verimliliğini birleştirmekle ilgili. Türkiye’de finans, perakende ve üretim gibi büyük sektörler; operasyonel süreçlerde, müşteri hizmetlerinde ve ürün geliştirmede YZ uygulamalarını deniyor. Yapılan bir araştırmaya göre şirketlerin yüzde 19’u YZ’yi aktif olarak kullanıyor, yüzde 50’si pilot projelere başlamış durumda.

Bu dönüşüm iki yönlü etkiliyor:

* Yükselen beceriler: Şirketlerin yüzde 31’i YZ’nin çalışanların görevlerini daha üst seviyeye taşıyacağını, daha yaratıcı sorumluluklar doğuracağını düşünüyor.

* Otomasyon riski: Yüzde 30’u ise bazı işlerin tamamen ortadan kalkabileceğini öngörüyor. Özellikle çağrı merkezlerinin 2 yıl içinde büyük ölçüde üretken YZ’ye geçmesi bekleniyor. Bu süreçte önemli olan soru şu: İnsanlar bu değişime ayak uydurabilecek mi?

Haberin Devamı

EĞİTİM: DÖNÜŞÜMÜN KALBİNDE

Değişim başladı ama eşit dağılmıyor:

* Mesleki eğitim çok önemli. Otomasyona karşı daha dayanıklı işlerin yaklaşık yüzde 44’ü mesleki ve teknik alanlarda yer alıyor. Bu nedenle YZ ile entegre mesleki eğitim kaçınılmaz.

* Ömür boyu öğrenme gerekli. Politikacılar sürekli eğitim platformlarının önemini vurguluyor aksi takdirde teknolojik kazançlar, sosyal eşitsizliği derinleştirebilir.

Ancak özel sektör verileri, firmaların sadece yüzde 30’unun üretken YZ’ye yönelik personel eğitimi planladığını gösteriyor. Bu oran, ulusal hedeflerin çok altında kalıyor.

OKULLAR CEPHESİNDE NE OLUYOR?

Okullarda YZ araçları yavaş yavaş kullanılmaya başlanıyor. Bazı öğretmenler bireysel öğrenme destekleri ve ödev değerlendirmelerinde YZ uygulamalarını test ediyor. Bu araçlar zaman kazandırıyor ve anlık geri bildirim sağlıyor. Ancak ön yargı, gizlilik ve aşırı bağımlılık gibi riskler de beraberinde geliyor. Eğitimde etik yapay zekâ konusu da önem kazanmaya başladı. Algoritmaların adil, şeffaf ve hesap verebilir olması gerektiği; okullarda tartışılmaya başlandı.

Haberin Devamı

KİM KAZANIYOR, KİM GERİDE KALIYOR?

Büyük şehirlerdeki özel okullar ve teknoloji şirketleri bu dönüşümden fayda sağlarken, kırsal bölgelerdeki öğrenciler ve öğretmenler teknolojik araçlara ve eğitimlere erişimde zorlanıyor. Aynı şekilde, düşük vasıflı işlerde çalışan bireyler yeniden beceri kazanmadıkları takdirde işlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya. Bu eşitsizlikleri azaltmak için yapay zekâ müfredatı, kamu–özel sektör iş birlikleri ve mesleki eğitimler ön planda. Ancak niyetin eyleme dönüşmesi için yatırımların artırılması şart.

GELECEĞE BAKIŞ

Türkiye için YZ çağı, sadece makinelere değil; zihniyet değişimine de işaret ediyor. Başarı; insan kaynağını, eğitim sistemini ve etik altyapıyı teknolojiyle birlikte geliştirmeye bağlı olacak.

Haberin Devamı

Başarının anahtarı:

1. Öğretmen ve meslek eğitmeni yetiştirme programlarının ölçeklendirilmesi

2. Şirketlerin yeniden beceri kazandırma programlarına yatırım yapması

3. Etik kuralların geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması 4. Sonuçların ölçülmesi - Öğrenciler gerçekten daha donanımlı ve uyumlu bireyler olarak mı mezun oluyor?

Türkiye, üretken yapay zekâ ile büyük bir ekonomik potansiyele sahip. Ancak bu potansiyelin gerçekleşmesi, insan faktörüne yapılan yatırımda yatıyor. Eğitim sistemi, sadece YZ’yi öğreten değil; YZ ile birlikte öğrenmeyi, üretmeyi ve eleştirel düşünmeyi teşvik eden bir yapıya dönüşürse, bu yeni çağdan herkes kazançlı çıkabilir...

 Günün Sözü: “Eğitim kafayı geliştirmek demektir belleği doldurmak değil.” (Mark Twain)

 EĞİTİMDEN, BİLİMDEN, BAŞÖĞRETMENİN İZİNDEN AYRILMADIĞINIZ AYDINLIK GÜNLERİNİZ OLSUN.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları