Paylaş
6 Kasım 2018’de Fatih Belediyesi’ndeki sergisi için yazdığım ‘90 Yıl 90 Eser’ yazımı okurken onun mesleğine âşık, tutkulu kimliğini anımsadım ve bir kez daha yazmak istedim.
5 Ocak 1928’te Tarsus’un Göçük Köyü’nde doğdu, vasiyeti üzerine orada ebedi uykusunu uyumayı istedi.
50 yıllık gazetecilik hayatını durmadan, dinlenmeden çalışarak geçirdi.
Ne demişti?
“Uykuya ve yemeğe ayrılan zaman kayıp zaman.”
Atatürk’ü anlayarak, severek çizdi.
Yunus Emre’yi çizgisiyle bize daha çok sevdirdi.
Metinle, sözle çizgi arasındaki duygusal bağı ustalıkla kurdu.
Etem Çalışkan ne demişti: “Çalışmaktan, para kazanmaya vakit bulamadım.”
Onu anlatan ‘Bir Yörük Öyküsü’ kitabı tanıtmak gerekiyor.
Bu kitap nasıl yazıldı:
“Biz on arkadaş bir araya gelerek onun 96 yıllık bu emeğini kalıcı kılmak üzere ‘Bir Yörük Öyküsü’ kitabını hazırladık. Haksız biçimde daha çok kaligraf/hattat olarak bilinen Etem Çalışkan’ın Matisse’den daha renkli, Miro’dan daha çocuksu dünyasını, dünyayı etkileyecek çok yönlü (multidisipliner) sanatını anlatmaya çalıştık.
Ustanın daha önceki çalışmalarından örnekler sunmanın yanında hiç görmediğiniz ‘Bir Yörük Öyküsü’ isimli son çalışmasından da örnekler ortaya koyduk. Ayrıca kitabı; bana, Mehmet Emin Aracı’ya ve Meltem Aydın’a ait (Etem Hoca’yı anlatan) fotoğraflarla süsledik
Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ise bu çalışmayı kitap haline dönüştürerek kalıcı hale getirdi. Kitabın tasarımını Edip Kuzey Akten yaptı.” S. Halûk Uygur
Yazarlar:
- S. Haluk Uygur
- Ahmet Karataş
- Adnan Karataş
- Ali İhsan Gökten
- Ayber Hastürk
- Ekber Yeşilyurt
- Mehmet Emin Arıcı
- Orhan Apaydın
- Sabriye Şeker
- Şirin Şengel.
- S. Haluk Uygur / Ethem Yelekçi
- Ben... Ve Kendim...
- Etem Çalışkan
Arka kapaktaki yazıyı okuyun, hiç kuşkum yok baykuşun çağrısına siz de direnemeyeceksiniz:
“Baykuş’un Gözleri
Baykuş bir gece Toros Dağları’nı aşarak, altında küçük Etem’in beklediği pelit ağacının bir dalına kondu. Ona doğru baktı ve Etem’in küçük kalbini etkileyen şu sözleri söyledi: ‘Bizdensin dostum... Seni almaya geldim.’
Etem hiç düşünmedi... Çünkü zaten onun için ‘yol’ demek, özgürlük demekti. Bilirdi baykuşun sanatın simgesi olduğunu... Ve aynı zamanda bilgeliğin. Eşyalarını bile almadan yola koyuldu. İşte Etem’in öyküsü böyle başladı. Çukurova’nın Toroslar’a sınır bir köyünden başlayıp, evrene doğru giden ışıklı bir yolun öyküsüydü bu...”
Etem Çalışkan eserlerini nasıl çizdiğini de anlatmış:
- Nutuk I – II
- Etem Çalışkan’ın Kaleminden
- Nutuk’u yazmaya 19 Mayıs 1998 yılında başladım.
- Kuran’ı Kerim ve Türkçe Anlamı
- Etem Çalışkan’ın kaleminden
Bir sanatçının yetişmesini, ustalığa varışını bu kitaptan okuyun.
(Karahan Kitabevi Yayınları)
Paylaş