Paylaş
Ama Avrupa’nın durumunu ABD’den biraz daha az kırılgan yapan bir durum söz konusu. ABD’de nüfusun çok önemli bir kısmı doğrudan ya da dolaylı yollarla hisse senedi sahibi iken Avrupa’da bu oran çok daha düşük seviyelerde. Bu da sermaye piyasalarındaki oynaklığın sosyal anlamda etkisini sınırlıyor.
Fakat 2000 yılı başından bu yana Avrupa’da yatırım oranlarının da azalmaya başladı ve bunun da banka ağırlıklı mali piyasalardaki balon sonrası sallantı dönemini uzatacağı tahmin ediliyor. Örneğin Almanya’da bu durum aktiflerinin önemli bir kısmını sermaye
Rusya olmazsa Amsterdam | ||
Efes International Breweries halka açılma hazırlığı içinde. Turkcell’den sonra yurtdışı piyasalarda halka arz edilecek en önemli Türk şirketi. Anadolu Grubu konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada EBI’in halka arzının 2004 yılı içinde düşünüldüğünü, ama ne kadarlık kısmının halka arz edileceğinin henüz kararlaştırılmadığı söylendi. Rusya'daki mevcut yasalar yabancı bir şirketin halka arzına izin vermiyor. Yani Hollanda'da kurulu EBI'nın Rusya'da halka arzı yasalarda değişiklik olmadığı durumda mümkün değil. Bu durumda halka arz Amsterdam borsasında gerçekleşecek. Efes İçecek Grubu'nun yurtdışı bira operasyonlarını yürüten EBI’deki Anadolu Efes’in yüzde 85 oranında payı var. Oyak Yatırım tarafından yapılan bir çalışmada yurtdışı bira şirketleriyle yapılan karşılaştırma sonucu EBI için bulunan değer 433 milyon dolar olarak belirtiliyor. Yine aynı raporda EBI’nin 2003 yılında 300 milyon dolar ciro hedeflediğini açıkladığı ve bunun da aracı kurumun tahmin ettiği miktarın yüzde 20 üzerinde olduğu belirtiliyor. |
Bu durumun ne kadar vahim sonuçlara yol açabileceğini görmek için çok uzağa gitmeye gerek yok. Japonya’daki ekonomik durgunluk da tam bu şekilde başlamıştı.
Avrupa ekonomisi denildiğinde kaçınılmaz olarak bakılması gereken yer Almanya ekonomisi. Uluslar arası ekonomi uzmanları Almanya başta olmak üzere tüm Avrupa ekonomilerinin daha liberalleşmesi gerektiği konusunda hemfikirler. Liberalleşmeden kasıt ise daha sıkı para politikası ve daha çok işten çıkartma. Almanya bu yolda önemli bir adım attı ama umanlar yine de bu ülkedeki ekonomik yapılanma hareketinin hala çok yavaş yürüdüğünü düşünüyor.
Enflasyonist baskının hala etkisini hissettirdiği kıtada Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimlerinde de geç kaldığı görülüyor. Dünya ekonomisi son 10 yılın en ciddi savaş krizini beklenenden çok daha az zararla hatta belki kimi ülkeler için kayda değer bir karla atlattı ama şu anda bulunduğumuz noktada eski köklü problemlerin çözümünde pek bir yol kat edemediğimiz görünüyor.
Paylaş