Pabucun pahalı olduğu anlaşıldı

Piyasalarda durum nahoş. Hükümet nihayet harekete geçmeye karar vermiş gibi görünüyor. IMF ile yeni stand-by’ın imzalanması için gereken yasalarda takvim az çok belli oldu. Şimdi soru şu: Bu yasalar iki hafta içinde çıkar mı? Eğer iki haftada tüm sorunlar halledilirse piyasalar alım için iyi bir fırsat sunuyor demektir.

Haberin Devamı

Dünkü yazımızda IMF ile anlaşma olmadan ne piyasalardaki seyrin ne de piyasa algılamasının düzelmeyeceğinden bahsetmiştik. Günün kapanışı bu sözlerimizi doğrular nitelikteydi. Dolar dünkü kapanış itibariyle 1,34 seviyesine çıktı. Dolar YTL kuru bugün de hafif bir gerileme ile 1,33 seviyesinde... Ve bu düşüş de sadece dünkü hızlı yükselişin hafif bir düzeltmesi anlamına geliyor. Yani hala hızlı yükseliş sona ermiş değil. Tamam, kurun yükselmesi Türkiye’nin işine geliyor ama geçen hafta 1,25 seviyesinde olan kurun bir hafta içinde, hızla 1,34’e çıkması dengelerin bozulduğunu gösteriyor.

Borsada dün 711 puanlık bir değer kaybı yaşandı ki bu değer kaybının da pek hayra alamet olmadığını söylemek gerek üstelik bugün de endeksin seyri pek bir iç açıcı değil. Bugün bir miktar yükseliş var ama tıpkı dolarda olduğu gibi borsadaki yükseliş de dünkü düşüşün düzeltmesi anlamına geliyor. Yani borsada da trend değişmedi. Hem borsanın sadece geçen hafta yüzde 8 değer yitirdiğini de göz ardı etmemek gerek.

Haberin Devamı

Peki ya faiz. 27 Eylül 2006 vadeli gösterge kağıdın ortalama bileşik faizi dün yüzde 17 seviyesini aşarak yüzde 17.5 bileşik seviyeleri gördü. Oysa daha iki hafta önce yüzde 16,8’e yani tarihinin en düşük seviyesine indiğini söyleyerek bayram ediyorduk. Bugün diğer iki piyasada olduğu gibi bono piyasasında da faiz teknik bir düzeltme ile karşılaştı ve 17,3 seviyesine geriledi ama orada da trend yukarıyı gösteriyor.

Bugün Sabah Gazetesi’nde Merkez Bankası’nın eski başkanlarından Gazi Erçel’in kur rejimi ile ilgili yazısı da dikkati çeker nitelikte. Erçel uzun süredir Merkez Bankası’nın piyasadaki denetimini yitirdiğini iddia ediyor.

Ya ülkedeki sıcak para tutarına ne demeli. Toplam 37 milyar dolar seviyesinde. Geçen hafta yaşadığımız 1 milyar dolarlık çıkış bile dengeleri alt-üst etmeye yetti. Ya 2001 krizinde olduğu gibi 6 milyar dolar gibi bir tutar ülkeden aniden çıkmaya karar verirse?

Bunun için gerekli ortam da yavaş yavaş oluşmaya başladı. Dün belirttik; bugün ABD merkez Bankası FED’in faiz toplantısı var ve büyük olasılıkla faiz çeyrek puan artırılarak yüzde 2,75 seviyesine çıkartılacak. ABD’deki faiz artırımlarının yüzde 3 seviyesine kadar normalleşme eğilimini temsil ettiğini belirtmiştik. Ama bu bile küresel bazda sıcak paranın yönünü kısmen ABD piyasalarına çevirmeye yetti. Ya ABD ekonomisi yüzde 3 seviyesindeki bir faiz oranı ile yetinmez ve FED faiz artırımlarına devam ederse?

Haberin Devamı

Dünkü yazımızın başlığını hatırlayın. Anlaşma olmadan piyasa düzelmeyecek demiştik.

Ve nihayet hükümet bu konuda hızlanmaya başlamış gibi görünüyor. Ama dört koca ayı kaybettikten sonra. Bakan Babacan IMF ile anlaşmanın nisan başında imzalanacağını söyledi. Yani yasaların çıkması için sadece iki hafta kalmış durumda.

Dünkü Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek IMF’nin özellikle üzerinde durduğu yasalardan biri olan Sosyal Güvenlik Reformu’nun kurulda ele alındığını ve emeklilik, genel sağlık sigortası ve yapısal düzenlemeleri içeren reformların toplantıda imzaya açıldığını söyledi.

Bankacılık Düzenleme Kurulu ile IMF arasında büyük tartışmalara neden olan Bankacılık Yasa Tasarısı’nda ise durum bu hafta netleşecek. BDDK IMF'nin Bankacılık Yasa Tasarısı’nda istediği üç düzenlemeye karşı çıkıyor. Bu düzenlemeler ise bankalardaki mevduattan kesilen sigorta primini TMSF'nin mi yoksa BDDK'nın mı alacağı, el konulan bankaların fona devredilip edilmeyeceği, bankaların yerinden denetimini kimin yapacağı konuları.

Haberin Devamı

BDDK bu hafta başbakana çıkarak Bankacılık Yasa Tasarısı konusundaki görüşlerini açıklayacak. Bu noktadan sonrası ise başbakan Erdoğan'ın kararına bağlı.

Bir başka tartışmalı konu olan gelir idaresinin yeniden yapılandırılması konusu ise meclis alt komisyonunda bulunuyor. Alt komisyon önümüzdeki bu hafta vergi konseyi, TÜRMOB ve  Maliye Teftiş Kurulu’nu dinleyecek. Gelir İdaresi de alt komisyona bir sunum yapacak. Düzenlemenin en geç önümüzdeki hafta meclis genel kuruluna gelmesi bekleniyor.

Eğer bu takvimin işleyeceğine ve nisan başlarında IMF ile yeni stand-by anlaşmasının imzalanacağına inanıyorsanız, bono piyasası ve özellikle de borsada alım için bence tam zamanı.

Yazarın Tüm Yazıları