Adamakıllı yağış Karadeniz’de

Rüya gibi geldi geçti. Marmara’nın doğusu, İç Anadolu’nun kuzeyi ve Karadeniz’deki yağışlar kesiliyor.

Bugün yalnızca Doğu Karadeniz’de devam edecek yağış, hafta sonunda etkisini neredeyse tamamen yitiriyor. Yağışın Türkiye ile bir sonraki randevusu önümüzdeki haftanın ilk günlerinde ya da ilk günlerinden hemen sonra. Bu sistemin hareketini, değişim olursa bültenlerimizden takip edebilirsiniz. Sıcaklıklar ise orta ve batı bölgelerde normallere ve altına iniyor. Ve şu anki tabloda ayın 10’una kadar da normaller çevrelerinde, ara ara birkaç derece altında, ara ara birkaç derece üzerinde seyredecek.

*

Güney mi? Kuzey mi? Size hangisi daha yakın geliyor? Güney; sıcak iklim, deniz, kum, tatil, rahat ve az hareketin olduğu bir yaşam. Evin güney kısmını kışın ısıtmak için uğraşmazsın. Şehirlerin güney kısımları, İstanbul’un güneyi, yerleşim alanlarının yüzde 90’ı neredeyse şehrin güneyinde.

Kuzey; evlerin kuzey kanadı, ısıtmak için kabarık faturalar öde, ülkemizin kuzeyi, soğuk iklim, horon bile üşümüş insanların ısınmak için yaptığı hareketler silsilesi sanki. Kutuplar, buz gibi bir hava, bilmem kaç ay gece bilmem kaç ay gündüz, Eskimolar...

Küresel ısınma artık bu tür klasik bilgilerimizi de dumura uğratıyor. Türkiye’deki beklenen olası sonuçlardan biri de orta ve güney bölgelerde yağışların azalması, hatta iç bölgelerde çöl olmaya doğru gidiş, kuzeyde ise yağışların artması, özellikle Karadeniz’de yağışların artması, daha bir yeşil olması. Bu yalnızca bizde mi böyle? Hayır, Avrupa’da da durum aynı, güney ülkeler ısınıyor, çöl olmaya gidiyor, hatta Alpler çevrelerindeki birçok kayak merkezi daha da yukarılara taşınıyor, tüm dünya su su diye inlerken, Kuzey Avrupa yağışın göbeğinde, hatta su baskınları meydana geliyor. Bilim adamları da Kuzey Kutbu’ndaki buzulların erimeye başlaması ile altından çıkacak verimli topraklar bu bölgeyi canlı tutacak, dünyanın yaşanmaz hale gelen diğer topraklarından ayıracak, diyor.

Biliyorsunuz bir yerde ne kadar geleceğe ait enerji kaynakları varsa, birileri o bölgenin başına muhakkak üşüşür.

Kuzey Kutbu’nun dibinde 10 milyar ton petrol ve gaz rezervinin olduğu tahmin ediliyor. Rusya bir bilim adamı ile iki milletvekilini okyanus dibine dalmaya yolladı. Öyle sıradan bir dalma değil, denizaltılar, buz kıranlar falan da ekipte mevcut. Rusya bunu yapınca diğerleri durur mu? Hemen ABD ile Britanya nükleer denizaltılarını kutuplara yolladı. Rus resmi gazetesi Rossiska; Rus filosu üzerinde Amerikan casus uçakları dolaşıyor, diyor.

Biz kuraklıktan yağmur dualarına çıkıyoruz, Ruslar da dualarla nükleer denizaltılarını kutup dibine yolluyor, bayrak dikebilmek için. Aslında biraz da haklılar, çünkü bugüne kadar ne ABD, ne de Rus nükleer denizaltıları kutup noktasından 4200 metre derinliğe dalabildi.

İki dev arasında yine soğuk rüzgarlar esiyor bugünlerde. Neden ne? Buzulların altındaki petrol ve gazlar. Bu gazlar ve petrol nasıl rahat ortaya çıkacak? Buzulların azalması ile, yani küresel ısınmanın getirdiği sonuçlardan biri ile. Gördüğünüz gibi buzulların azalması yalnızca bölgedeki verimli toprakları ortaya çıkarmıyor, petrol yatakları ile birlikte bazı petrol emicilerini de ortaya çıkartıyor, ortaya çıkartmasa da bölgeye taşıyor.
Yazarın Tüm Yazıları