Paylaş
◊ Fütüristik senaryolar, aktörleri ve bizi yaşamadığımız ortamlara götürüyor. Çekimlerde içinde bulunduğunuz bir durumun hayal gücünüze meydan okuduğu bir an oldu mu ya da adrenalin patlaması yaşandınız mı?
Ella Purnell: Çekimlerin neredeyse tamamı yaşamadığımız şeylerdi. Çekimlerde çok fazla yeşil ekran da kullanmadık. Birçok şey gerçekti. Lucy’nin mahzenden ilk kez çıktığı ve terk edilmiş çorak arazide yürüdüğü gemi enkazıyla ilgili bir sahneyi çekmek için Namibya’ya kadar uçtuk. Jet-lag oldum. O sahnede iyi olmak için elimden gelenin en iyisini yapıyordum. Üzerine çalıştığın iş için tüm araştırmaları ve çalışmaları yapsan da sete çıktığın zaman gerçek zamanlı olarak da hareket etmeniz gerekiyor.
Aaron Moten: Fallout dünyasında tuhaf bir şeyler var; sanırım bazen bir oyuncu olarak bazı şeyleri anlama yeteneğinizi ve duyarlılıkları bir kenara bırakmak zorunda kalıyorsunuz. Bir dönem hikâyesi veya fütüristik bir şey üzerinde çalışıyorsanız, size verilen dünyaya dahil olursunuz. Mesela bir sahnede Maximus daha önce hiç görmediği şekilde koltuklar görüyor. O gün çekerken çok eğlendik ama yaptığımız her şey tuhaftı. Sanırım bir ara kanepede sürünüyordum. Çünkü yarattığımız dünyada karakterlerimiz koltukların üzerinde nasıl rahatlayacağını nereden bilebilirdi ki?
OYUN KONUSUNDA ÇOK İYİ DEĞİLİM
◊ Fallout video oyunlarıyla ilk temasınız nasıl oldu? Bu projeden önce oynar mıydınız?
Ella Purnell: Üç erkek kardeşim var ve bu yüzden oyunları biliyordum. Ama oynamamıştım. Beni bu işe yönlendiren aslında senaryoydu. Hemen atladım. Rolü aldıktan sonra oyunları aldım ve oynadım. Oynadıkça daha da hoş bir sürpriz yaşadım. Gerçi pek iyi değilim ve oynarken sinirleniyorum. Çok rekabetçiyim oyun konusunda çok iyi olmadığım için çoğu zaman kızgınım. Oyun oynamaya hazırlanmak ve iyice öğrenmek için çok fazla zamanım yoktu, bu yüzden insanların oynamasını izleyerek zaman harcadım.
◊ Oyunlara aşinaydınız ancak fanlarının Fallout’a olan sevgisini ne zaman hissettiğini merak ediyorum.
Ella Purnell: Bunun ne kadar büyük olduğunu teaser’ları, posterleri ve fragmanları yayınlamaya başladığımızda anladım. Fakat kişisel olarak kendi ruh sağlığımı korumak ve kafamdan çıkmak için bu konuyu düşünmemeye çalıştım.
Fallout ile yaşıyor nefes alıyordum
◊ Bazen gerçekten geniş bir komedi, bazen gerçekten karanlık sefalet, trajedinin ve dokunaklılığın inanılmaz anları, ham duygular ve aksiyon. Dizi tam bir karışım. Bu konu hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum.
Ella Purnell: Sevincimin bir parçası da buydu. Beni projeye çeken şeylerden biri de tüm bunları yapmak zorunda olmamdı. Ve bunların hepsi ancak iyi bir senaryo yazımıyla olur. Senaryo iyi değilse bunu gerçekleştirmek mümkün değil. Bu ağır sahneleri oynarken rahatlama anlarına ihtiyacınız var ya da tam tersi de geçerli. Pek çok yetenekli oyuncuyla birlikte çalıştığımız, iş birliğine dayanan bir setti. Kesinlikle şimdiye kadar gördüğüm en komik çekimleri yaptım. Ve aslında zor bir tür. Ama yapımcılarımız ve tüm ekip ne yaptıklarını biliyorlardı ve sette herkes gerçekten sinir bozucu derecede yetenekliydi.
◊ Dizinin kostümlerini sormadan geçmem mümkün değil...
Ella Purnell: O kostümlerin pek çok insan için ne kadar önemli olduğunu bilerek giyiyorduk. Çünkü oyunları oynadım ve çok fazla araştırma yaptım. Fallout ile yaşıyor, nefes alıyor, uyuyor ve yiyordum. Fallout’un ne anlama geldiğini bazı oyun tutkunları için ne büyük bir onur olduğunu biliyordum. Bir aktör olarak çekimlerde çoğu zaman bir masada başka bir aktörle bir fincan kahve içererek üç sayfalık diyalog sahnesi çalışırsınız. Bu projede biz 15 metrelik mutasyona uğramış bir semenderle dövüşüp, bir de ona biraz komedi katıyorduk. Her gün çok eğlenceliydi. Çekim saatleri uzun sürmesine rağmen, bize hiç de zor gelmiyordu çünkü çok güzel vakit geçiriyorduk. Ve herkesin tutkusundan ilham alıyorduk. Çünkü pek çok kişinin oyunla bağı vardı. Elimizdeki kaynak materyal çok harikaydı.
Paylaş