Paylaş
1. ANKARA’DA, KIŞLADA, ŞİMDİ DE SES TİYATROSUNDA!
Kader Can
2019 sezonunun en iddialı işlerinden biriydi. Tek kişilik bir anlatı ve performans olarak da son senelerin en akılda kalıcılarından... Murat Mahmutyazıcıoğlu’nun yazdığı oyun, İstanbul’un bir çeper mahallesinde sıradan bir hayat süren, rap tutkunu Kader Can’la tanıştırdı bizi. Onunla askere gittik, onun gözünden kışlayı izledik, onun öfkesiyle Ayla’ya kurulduk, Ankara barlarında takıldık, çocukluk rüyaları gördük, sonra İstanbul’a, anne evine döndük. Deniz Karaoğlu’nun Kader Can olup sahneyi tek başına ele geçirdiği oyunu kaçırdıysanız Podacto yapımı olarak dinleyebilirsiniz. (tiyatrolar.tv)
2) DÖRT KADIN ARASINDA BİR TÜR DENGE OYUNU
Poz
Deniz Madanoğlu’nun kıvrak kaleminden; yalan kahramanlıklardan akbaba gazeteciliğe, Batı’nın ikiyüzlülüğünden kadın-erkek ilişkilerine uzanan, hayat boyu kestiğimiz ‘poz’lara dokunan bir öykü... Ortada bir ‘kahraman gazeteci’ adam, onun şimdilerde siyasetçi olan eşi, kardeşi gibi olan asistanı, öğrencisi ve hakkında belgesel hazırlayan bir muhabir var. Dört iyi kadın oyuncunun (Selen Uçer, Gonca Vuslateri, Esra Ruşan ve Gülce Oral) sesinden, merakı canlı tutan, dört kadın arasında bir tür denge oyununa dönüşen bir iş… (Spotify ve Storytel)
3. KADRODA MERAL ÇETİNKAYA DA VAR
Sahibinden Kiralık
Özen Yula’nın metni insanı beklenmedik bir atmosfere ışınlıyor. Oyun, ‘biriken’ (sanat kolektifi) yapımı olarak 2019’da 23’üncü İstanbul Tiyatro Festivali’nde, izleyenleri anlatısı, rejisi ve oyunculuklarıyla etki altında bırakan bir prömiyer yapmıştı. Büyük bir kentin ortasındaki parkta geceleri bedenlerini kiralayan genç erkeklerin ve bir kadının sert hikâyesi, ses tiyatrosu olarak da aynı ekibi buluşturuyor. Melis Tezkan ve Okan Urun’un yönettiği oyunu Aytaç Uşun, Cem Baza, Meral Çetinkaya, Ozan Güçlü, Semi Sırtıkkızıl, Yusuf Sefaoğlu ve Zeynep Su Topal seslendiriyor. (tiyatrolar.tv)
4. BİR BERBER DÜKKÂNINDAN...
11’E 11
Bundan tam altı sene önce izlemiştim. Podacto’da ismine rastladığımda güncelliğini hâlâ koruduğunu, burada ya da başka bir yerlerde hep korumaya devam edeceğini bilmek çok can sıkıcı. Totaliter rejimle yönetilen bir ülkeye, bir berber dükkanından göz gezdiren oyun, o kasvetli manzarayı sokaktan, gerçekçi ve mizahi bir dille aktarıyor. Halil Babür’ün kurduğu ‘distopik’ dünyayı Ali Yoğurtçuoğlu, Bora Akkaş, Mert Öner, Ozan Ayhan, Özgür Emre Yıldırım ve Uygar Özçelik’in sesinden tanıyoruz bu kez. (Spotify ve Storytel)
5. ÇEKİP GİTMEYİ DÜŞÜNENLERE...
Berlin Zamanı
Ceren Ercan’ın yazdığı oyun, üç sene önce prömiyer yaptığında zamanımızın en düşündüren sorularından birini sahneye taşımıştı: “Geleceği başka bir ülkeyle kurmak mümkün mü?” Bu, Türkiyeli üç gencin ‘kimsenin kendilerini çağırmadığı’ bir ülkede kendilerini yeniden var etme öyküsü... Oyunun sarkastik ama bir o kadar da iç sızlatan bir tonu var. En az bir kere içinden ‘buralardan çekip gitmeyi’ geçirmiş herkese dokunacak bir iş... Podacto yapımını Sami Berat Marçalı yönetmiş. ‘Mikrofonda’ Tuğçe Altuğ (sahne versiyonunda da oynuyordu), Nazlı Bulum ve Ushan Çakır var. (tiyatrolar.tv)
Paylaş