Bağcılar’da beton ve ağaç

Ayşen GÜR

Bağcılar, çevresindeki yüksek binaların tepesinden bakıldığında bir beton denizi gibi uzanır. İstanbul'un güzel dediğimiz ilçelerinden biri değil. Denizi yok, sadece kirli, henüz tam ıslah edilmemiş dereleri var.

Daha eski, oturmuş, doğal ya da tarihi güzelliklere sahip ilçelerde oturanlar, Bağcılar'a baktığında, İstanbul'un bugünü ve geleceği hakkında karamsar düşüncelere kapılırlar.

İlçe şimdilik sadece coğrafi olarak değil, sosyal ve kültürel olarak da İstanbul'un kıyısında. Diğer İstanbullular tarafından ‘‘şehrin dışı’’ olarak bile tanımlanıyor.

Oysa, bu görüntüsüne rağmen büyük bir dinamizm var Bağcılar'da. Son yıllarda en çok değişime uğramış ilçelerden biri. İş merkezlerinin ve fabrikaların burada yoğunlaşması, ciddi bir geleceği olduğunu da gösteriyor.

Belediye Başkanı Feyzullah Kıyıklık'ın konuşmasında bir nokta dikkat çekiyor. Belediye Başkanı ısrarla ilçede yapılan parklardan, dikilen ağaçlardan söz ediyor ve halkı bunlara sahip çıkmaya çalışıyor. Hatta halkta bir tür ağaç düşmanlığı olduğunu bile söylüyor.

Oysa İstanbul'un başka semtlerinden bunun tam tersi şikayetler alırız biz. Genellikle ağaç katliamından şikayet eden belediye değil halktır.

Bağcılar'da ise Belediye Başkanı halktan hafif yollu şikayetçi.

Belki de ağacın, yeşil alanın, parkın değeri, şehirleşme ilerleyip şehirlilerin kırla ilişkisi iyice kesildikten sonra ortaya çıkıyor. Bir an geliyor, insanlar artık çevrelerinde nefes alacakları bir boş alan, bir yeşillik istiyorlar.

Eğer bu doğruysa, Bağcılar halkının önünde katedeceği uzun bir mesafe var demektir. Bağcılar'da halk ağaç istemeye başladığında, şehirlileşmede çok önemli bir adım atılmış olacaktır.

FAKS: (212) 677 04 21 E-MAIL: agur@hurriyet.com.tr