Paylaş
Plastiksiz Kaş ve Gökçeada Projesi fikri; Etki Çemberleri Vakfı Kurucusu Aylin Gezgüç’ ün, bir tatil köyünde kendisine plastik şişede sunulan meyve suyunu içtikten sonra denize girip de plastik atıklarla karşılaşması ile ortaya çıkmış.
Proje konusu her iki konum da Akdeniz’in bir ucundan diğerine ortak mesajı iletebilecek kendi özgün eşsizliklerine evsahipliği yapıyor. Biyolojik ve sosyal çeşitlilik, kapsayıcılık bu projede birinci öncelik. Biyolojik çeşitliliğin bütünsellik ilkesi ile korunması için geniş sahiplenme ve farkındalık gerekiyor. Bu proje farklı katmanları ile sosyal çeşitlilik ve kapsayıcılık ile çevresel destek için tasarlanmış ve hayata geçirilmiş.
Her iki destinasyon da sezonu kısa, coğrafyası zorlu müstesna noktalar. Buralarda; proje ağında yer almayan işletmelerle bu zorluklara rağmen temas yaratılmış, güvenlerini kazanıp, proje uygulayıcısı ve faydalanıcısı haline gelmelerini sağlayacak bir süreç ve takım çalışması yürütülmüş. Kaş’ ta yerel bir organizasyonun gönüllü hareketi projelendirilip yaygınlaştırılmış.
Proje, bu açıdan bakıldığında, geniş katılım için farklı paydaşları -hem proje üstlenicileri ve kurumsal destekçileri hem yerelden süreci sahiplenen işletmeler hem de uluslararası destek sağlayarak sinyal etkisi oluşturan fonların kazanımı ile- harekete geçirilmiş. Bunun da devamında; yerel işletmeler üzerinden, yerel idareler ve yerel iletişim ile farkındalık yaratılmış ve sahaya inilmiş.
Plastiksiz Kaş ve Gökçeada Projesi’ nin, sosyal-çevresel ve ekonomik açıdan sürdürülebilirlik etkisini aynı anda göstermesi büyük önem taşıyor. Etki Çemberleri Vakfı, bu üç alanı aynı anda destekleyen projelerin çoğalmasını önemsiyor. Zira bu Vakfın kuruluş amacı, bu modelleri kurgulamak ve iş birlikleri ile sahaya inmelerine destek vermek.
Vakıf, kuruluşundan bu yana geçen kısa süre içinde:
Etki Çemberleri, iş birliklerini odağına almış bir Vakıf. Birbirinin gücünden beslenen ve tamamlayıcı olarak çalışabilen modellerle gönüllülük modeline yeni bir örnek oluşturmuş. Sivil toplumun farklı birimleri, akademisyenler, yerel yetkililer, yerel halk, yerel işletmelerle, ulusal güce ve erişime sahip özel sektör liderlerini -Koton (Kaş), TPS (The Purest Solution) ve tedarikçileri (Gökçeada)- bir arada ortak AMAÇ için çalıştıkları bir alanda buluşturmuş. Gökçeada’ da Plastiksiz Festival ve Kaş’ ta Şahika Ercümen’ le dalış etkinliği ile farkındalık ve etkileşimi artırmış.
Etki Çemberleri Vakfı, yerel mentorlar ve know how üzerinden yükselen bir bilgelikten fayda sağlamış ve bu faydaya değer katarak yaygınlaşmasına ön ayak olmuş. Vakıf, kendilerini bu bilgelikten yararlandıranlara, ayrıca; Kaş’ ta; Raw - Melinda Watson’ a, Gökçeada’ da da Dr. Neslihan Ozman’ a müteşekkir olduklarını söylüyor.
Türk Dil Kurumu’na göre “etki” kelimesi için iki tanım bulunuyor. Birinci anlamına göre etki, bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya nesne üzerindeki gücü ve tesiri olarak aktarılıyor. İkinci anlamında ise etki, bir etken veya bir sebebin sonucu olarak tanımlanıyor ve bu kelime aynı zamanda “yardım” anlamı da taşıyor.
Etki Çemberleri Vakfı ise, kuruluş felsefesinde, etki kelimesini; bir kişinin veya kurumun, kendine özgü becerileri, güçlü yönleri ve merakını katarak bir meseleyi çözüme kavuşturmak için yarattığı değer olarak görüyor. Her bir birey ve kurum, dünya üzerinde eşsiz bir yer tutar. Onun DNA’sı, kültürü, değerleri, sesi ve özetle izi, bir tüketim kültürünün tüketici unsuru olmaktan daha öte bir yerde olabilir. Bu bakış açısı günümüzde “purpose” kavramını, yani amaç edinerek yaşamak ve seçimleri değerler ve amaç odaklılık üzerinden yapmayı getirdi. Tüketici toplumundan onarıcı kapitalist ekonomiye geçiş olabilecekse, bu ancak; kamusal alanların ortak korumaya alınması ve pozitif etkinin sistemin içine nakşedilerek, pozitif etki çemberleri oluşturulması ile mümkün olabilir. Bu da ekonomik terimle bakılacak olursa, “döngüsel ekonomi” nin ve “paydaş ekonomisi” nin kapılarını açmaya destek verecektir.
Etki Çemberleri Vakfı, bir sivil toplum kuruluşunun diğerinin çalışmalarını bütünlemesini değerli buluyor. Toplumsal barış ve kapsayıcılık açısından da ekoyıkım döneminde ekolojiye destek veren tüm adımların çoğaltılarak etkisinin artması açısından da çok değerli bu. Vakfın yerel partneri Raw Foundation, Kaş’ ta gönüllülerle geliştirdiği model, araç, yeşil tedarikçi zinciri ve ilişki geliştirme modelini, bu kez bu projeye birlikte aktarmak ve hibe programı ile genişletmek üzere Etki Çemberleri Vakfı ile yol arkadaşlığı yapıyor.
Vakıf, etki modelinde çevre ve diğer SKA (Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları) için ayrılan fonların değerini biliyor; bunları çoğaltan etkisi ile alanda kullanmayı, etkiyi çoğaltmak açısından, değerli buluyor. Kaş ’ta UNDP Küresel Çevre Fonu, Küçük Destek Programı ile hibe programını destekliyor.
UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı), GEF (Küresel Çevre Fonu), SGP (Küçük Destek Programı) fonları alana aktarılırken; paydaşlar ile etkileşimli teknik ve hedef odaklı çevre projelerinde, kalıcı etki üreten sistemler kurulması ve yenilikçi yaklaşımlar geliştirilmesi önceliklendiriliyor.
Sivil toplum kuruluşlarının kalıcı, odaklı, etki üreten ve paydaşlarla etkiyi genişleten yeni destek mekanizmalarına ihtiyacı var. UNDP, GEF, SGP bu ihtiyacı gözetiyor. Bu projede, Kaş ve Gökçeada’ da dönüşüm için gerekli üç unsur ise:
Plastiksiz Gökçeada utkusunda aynı zamanda TCEF (The Turquoise Coast Environment Fund – Turkey), Turquoise Fonu’ nun desteklediği ikinci bir projeyle de yerelde kadınların ve gençlerin sosyal girişimciliği tanıması, sürdürülebilir ekonomik yetkinlik kazandıran atölyelerle adanın korunmasına destek verilmesi sağlanmış. Ayrıca ülkemizin tek milli su altı parkı olan Yıldız Koy’ da mikroplastik ölçümleri yapılarak, sezon boyunca denizin durumu İstanbul Üniversitesi iş birliği ile izlenmiş. Ve sonuçta, Gökçeada’ da UNDP destekli Plastiksiz İşletmeler ile Etki Pozitif Dönüşüm gerçekleştirilmiş.
Etki Çemberleri Vakfı, tüm bu gelişmeler için; UNDP SGP GEF – Direktörü Gökmen Argun’ a ve TCEF – Direktörü Ayşegül Çil‘ e müteşekkir olduklarını söylüyor.
Ada’ya ve Kaş’a gönül bağı olan, akademik ve saha tecrübesi bulunan, yereli tanıyan ve böylelikle beşeri sermayeyi sürece katan değerli bir ekibi var Etki Çemberleri Vakfı’ nın:
Etki Çemberleri Vakfı’ nın her bir paydaşının çatısı altındaki bireyler güçlü yönlerini proje amaçları için harekete geçiriyorlar. Lokasyon tercihleri ile, projelerin sahadaki görünürlüğüne de destek verecek şekilde, gönüllüleri de Proje’ ye dahil ediliyorlar.
Bu modelde, simbiyotik bir ağ oluşturan Koton gönüllüleri, The Purest Solutions ve Etki Çemberleri Vakfı çalışanları ile gönüllüleri “Plastiksiz Kaş ve Gökçeada Projesi” ni birlikte sahaya aktarmışlar. Bu şekilde mesele odaklı etki alanı oluşturan projeciliğin artacağı öngörülüyor. Bu projedeki uygulama ve iş birliği modeline “etki bağışcılığı modeli” adını veriyorlar. Koton ve kurucusu Gülden Yılmaz, etki hayırseverliği modeliyle ekiplerini ve etki ağını katarak da destek sağlıyor.
Etki Çemberleri Vakfı, Proje Lead’ i Suna Sarıkurt / uzun zamanlı gönüllüleri olan Kreatif Lead’ leri Deniz Akaoğul ve diğer gönüllülere müteşekkir olduklarını söylüyor.
Ben de bu Proje için emek veren her bir kişiye, Etki Çemberleri Vakfı Kurucusu Sayın Aylin Gezgüç’ ün şahsında yürekten teşekkür ediyorum. Gönüllü olup onlarla çalışmayı çok istediğim ancak sağlığım elvermediği için, hayatımda ilk kez bana “keşke daha genç olsaydım” dedirttiler… Oysaki şimdiye kadar hiç istememiştim daha genç olmayı… Olsun, gençlerin neler başardıklarını görebilmek ve onlatla gurur duyabilmek de çok güzel…
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş