Çocukken yeni yıl heyecandı

Çocukken yeni yıl heyecandı. İlla ki “çam ağacı isterim” diye tutturur, salonun bir köşesine kocaman bir yeni yıl ağacı diktirirdim.

Haberin Devamı

Cebren ve hile ile. Hatta bir keresinde öyle fene öyle fena tutturmuşum ki, ağaç bulamamışlar, evin yakınındaki ağaçların dallarından kesmek zorunda kalmışlar. Annem pamuklarla süslemiş hatta. Yine yetmemiş, renkli top süsler eksik olduğu için söylenmişim.
4 yaşındaki oğluma bakıyorum, hiç öyle heyecanları yok. O daha çok işin hediye kısmında gibi gözüküyor. Ben ise parti ve süs kısmındaydım. Belki cinsiyet farklılığı, ama en önemlisi 2 farklı jenerasyon ve kişilik olmamızdan dolayı böyle bir farklılık olabilir.
Benim için o süslü çam ağaçları eve katılan müthiş bir hoşluktu. Yine illa ki, saat 00:00 civarı kapıya bırakılan sepetin içinden çıkan hediyeleri beklerdim heyecanla. Annem “Noel Baba” bırakmış derdi. İnanırdım ciddi ciddi. E neden görmüyoruz, neden bize gelmiyor deyince, “öteki çocukların hediyelerini vermeye gitti” derdi. Öteki çocuktan benim anladığım tek şey kimsesi olmayan, zor durumda olan, tabağımda bıraktığım her lokmada hatırlatılan Afrika’ daki çocuklardı. İşte bu nedenle Noel Baba’ nın iyi kalpli bir adam olduğuna inanır, laf söyletmezdim, aklımca.
Halen ettirmiyorum. Koskoca kadın oldum, çocukları sevindiren hiç kimseye laf söyletmediğim gibi yıllardır ona laf ettirmiyorum.
İyi de yapıyorum.
Benim için konu kültür, din ve inanış meselesi değil. Sadece incelik ve iyi niyet. Bundan bin küsür yıl önce biri bu inceliğin sembolü olmuş, çok yaşasın.
Bin yıl deyince… 2014' e giriyoruz. Küçükken büyük büyük annemin dizinin dibindeydim. O benim için bir filozoftu. Yenilmez ve çok güçlü bir kadındı. 1911' de doğmuş olması beni çooook etkilerdi. Yüzyılın başı yani. Oğlum yeni yüz yılın başında dünyaya gelmiş bir adam. Kim bilir, belki o da çocukları hatta ve hatta torunları için filozof hatta dünyanın en önemli adamı olur:)
Ancak aradan 100 geçmesine rağmen, büyük büyük annemin anlattığı yoksulluk, cahillik ve sefaletin eksilmemesi, üstelik beslenme, çevre ve insani değerlerin anlamını yitirmesi ben de ilerleme değil de tam bir gerileme hissi uyandırıyor. Bazen kaygılanıyorum. Ama sonra bir azim geliyor, kendine ve insanlığa saygılı, iyi bir çocuk yetiştirme gayretimi hatırlıyorum.
Kaç kişi olduğu, dünyada kimin neyi kolay bulduğu vesaire çok umurumda değil.
Benim için önemli olan kendi niyetim. Hayat zaten benzer düşüncede olan dostlarla, arkadaşlarla yolumu kesiştirecektir diye düşünüyorum.
2014' ten beklentim yok. Bol bol sağlık diliyorum, gerisi olur nasıl olsa.
Ha bir de, hepiniz için iyi dileklerim var. Kiminin parası, kiminin duası…

Haberin Devamı

2014’ te herşey gönlünüzce olsun.



Yazarın Tüm Yazıları