Ateş Yalazan - Arşiv Balıkçısı
Ateş Yalazan - Arşiv Balıkçısı
Ateş Yalazan - Arşiv BalıkçısıYazarın Tüm Yazıları

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

6 Ocak 1959 günü, İstanbul’un en işlek bölgesi Sirkeci’de hayat her günkü gibi başlamıştı. Ama öyle sürmedi.

Haberin Devamı

Saat 10.23’te müthiş bir infilak sesi, bölgedeki herkes için hayatı değiştirdi. Gürültü Taksim’den Fatih’e kadar birçok yerden duyuldu.

Patlamanın merkezi Ebussuud Caddesi üzerindeki Neyir Han’dı. Yeni Viyana Oteli, Üniversite Kitabevi ile Doğu ve Öztürk matbaaları bir anda enkaza döndü. Tan matbaası yarı yarıya yıkıldı.

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

Çıkan yangın, önce Meserret Oteli’nin pencerelerini yaladı, binayı tutuşturdu. Sonra yandaki binalara sıçradı. Sirkeci yanıyordu. Enkazların altında onlarca insan vardı.

Tan Matbaası da yıkıldığı için komplo teorileri havada uçtu. Cumhurbaşkanı Bayar ve Başbakan Menderes hemen olay yerine gitti.

Haberin Devamı

İlk gün şüpheli Neyir Han’ın altındaki ecza deposuydu. Otelin kalorifer kazanı da akılları karıştırıyordu.

Ancak ertesi gün olaydaki sis perdesini birazcık aralayacak bir bilgiye ulaşıldı.

8 OCAK 1959

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

ENKAZDAKİ BİR ÇİFT ALYANS

NEYİR Han’ın ikinci katındaki maden şirketi yazıhanesinin enkazında dinamit fitillerine rastlandı. Fitillerden, patlayan dinamitlerin izine ulaşıldı. Patlamaya buradaki 300 kilogram dinamit neden olmuştu.

Şirket ortaklarından Mustafa Atik o gün evine dönmemişti. Eşi Melek Atik, Mustafa Bey’in patlamanın olduğu sabah 09.30’da evden çıktığını söylüyordu. Şirketin katibi Tahsin Bal, Bayrampaşa’daki evinde bulundu. Olay sabahı 10.00 sıralarında telgraf çekmek için yazıhaneden çıkmış, patlamadan kurtulmuştu. Büroda tahta bir sandık içinde 300 kilo kadar dinamit ve bolca fitil olduğunu anlattı.

Aramalar sırasında enkazda iki adet alyans bulundu. Alyansların içinde “F. Atik ve M. Atik” yazıyordu.

Mustafa Atik’in, eski katibesi Feriha Bal ile nişan yaptığı ortaya çıktı. Olayda bir aşk hikayesi vardı. Gizem birer birer çözülüyordu.

Atik, Feriha ile aşk yaşamaya başlayınca kadını bürodan uzaklaştırmış, yerine abisi Tahsin Bal’ı almıştı. Ortada bir evlilik vaadi vardı. Ama bir türlü gerçekleşmiyordu.

Haberin Devamı

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

SON KONUŞMALAR MEÇHUL KALDI

OLAY sabahı Feriha Bal’ın annesi Samiye Bal, “Kalk bakalım seninle Mustafa Beye gidelim de şu evlenme işini konuşalım” diyerek kızıyla birlikte yazıhaneye gitti. Tahsin Bal’ın ifadesine göre annesi ile kız kardeşi yazıhaneye gelince Atik, kendisini telgraf çekmesi için postaneye göndermişti. Patlama tam da Atik, nişanlısı ve annesi yazıhanedeyken gerçekleşti. Üçü de hayatını kaybettiği için o gün orada konuşulanlar meçhul kaldı.

Atik’in İzmir’deki ortağı Fehmi Moralı bulundu. İlişkiden haberdardı. Hatta Atik’in İstanbul’da bir başka sevgilisi daha vardı. Moralı, dinamitlerin yazıhanede değil koridorda durduğunu söyledi. Moralı’ya göre suçlu Atik olabilirdi.

Haberin Devamı

Ancak soru işaretlerine neden olan bir durum daha vardı. Tahsin Bal, annesi ve kız kardeşinin patlama anında yazıhanede olduğunu bilmesine rağmen onları hiç aramamış, akşam evine gitmişti.

Bir çok senaryo yazıldı. Sirkeci’deki bu büyük patlamanın esrarı çözülemedi.

En büyük şüpheli, nişanlısı ve annesine kızan Mustafa Atik’ti. Onun dinamitleri patlattığı iddia edildi. Olay, “aşk faciası” olarak kazındı zihinlere.

24 AĞUSTOS 1964

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

KULEDİBİ YANGININDA KRİTİK BİR İSİM VAR

BU olaydan 5 yıl sonra, 21 Ağustos 1964 gecesi Kuledibi’ndeki çarşıda büyük  bir yangın çıktı. Sadece çarşı değil, civardaki 14 apartman da kül oldu.

Yangının ihbarını Beyazıt Kulesi yapmıştı. Oysa çarşının bir bekçisi, bekçinin de 3 telefonu vardı. İtfaiyeye haber vermemişti.

Haberin Devamı

Bu bekçinin ismi Tahsin Bal’dı. Olay anında kulübesinde bulunduğunu, yangını da ancak itfaiye geldikten sonra fark ettiğini öne sürüyordu. Hürriyet, Tahsin Bal’ın Sirkeci patlamasıyla ilişkisini yakalamış, “Esrarengiz bir adam” notuyla manşete taşımıştı.

Ancak Tahsin Bal ile ilgili bir delile ulaşılamadı. Bu olay da gazete sayfalarındaki yerini aldı, unutuldu.

20 ARALIK 1990

Katliamın sırrı 31 yılda çözüldü

27 YIL SONRA İTİRAF TELEFONU

TAM 27 yıl sonra, aralık ayının sonuna doğru bir gün Hürriyet’in telefonu çaldı. Arayan Tahsin Bal’dı.

Hürriyet muhabirleri Sedef Şenkal ile Süleyman Arat, Bal ile görüştü.

“Bu sırla yaşayarak hayatımı mahvettim. Ölen insanlar gözümün önünden gitmiyor. Hiç değilse huzur içinde öleyim” diyor ve Sirkeci’deki patlamayla ilgili itiraflarını sıralıyordu. Anlattığına göre, kardeşi Feriha’nın, patronu Atik’le ilişkisine kızmıştı:

Haberin Devamı

“Bulduğum çöpleri dinamitlerin üzerine yerleştirerek ateşe verdim ve hemen oradan çıktım. Küçük bir patlama olacağını zannediyordum, ama onca insan öldü.”

Patlamanın esrarı böylece çözüldü.

Kurban yakınlarının yıllarca olaydan sorumlu tuttuğu Mustafa Atik de böylece temize çıkmış oldu.

Olayın üzerinden 31 yıl geçtiği için annesi ve kız kardeşiyle birlikte 38 kişiyi katleden Tahsin Bal yargılanmadı bile.

Zaman aşımıyla yırttı.

Yazarın Tüm Yazıları