Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın yerine kendinizi koyun, siz olsanız ne yapardınız?
O Şimon Peres ki ölüm haberi muhafazakâr gazetelerimizin birinde ‘Son Siyonist öldü’ başlığıyla duyuruldu.
O Şimon Peres ki 1996’da Güney Lübnan’daki bir köy katliamının arkasındaki isim olduğuna inanılıyor.
O
Diyanet’in şemsiyesi altında toplanacaklar, cemaat ve tarikatların şeffaflaşma sorunlarını yüz yüze masaya yatıracaklar.
Devlet işleriyle cemaatlerin din, iman hizmetlerinin arasına nasıl bir çizgi çekileceğini tartışacak, belki ortak bir deklarasyona bağlayacaklar.
Fakat buna sevineceğine rahatsız olanlar var.
Vay sen misin devlet nezdinde tarikatları meşrulaştıran diye, bir kesim telaş edip Diyanet’e diş gıcırdatıyor.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in Ankara’da Moody’s yetkilileriyle görüşeceği sıralardaydı.
Bir grup ekonomistle öğle yemeğinde beraberdim.
Uluslararası yatırım fonu yöneticisi de vardı aralarında, bankacı da piyasa analisti de...
Mehmet Şimşek’e katılıyorlardı; bugünden yarına Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesini beklemiyorlardı.
Şöyle düşünün...
Fırat Kalkanı harekâtı, Suriye’deki askeri dengeleri değiştirdi.
Artık sahada ordusuyla Türkiye de var.
Yani PKK-YPG, Fırat’ın batısındaki emellerini unutmak zorunda.
Siz siz olun, sifonu çekip gidere göndermeyi denemeyin.
Birsel’in, FETÖ’nün ne olduğunu bile hâlâ bilmeyen siyaset körü bir arkadaşı, Miami seyahatinden artakalan 20 kadar 1 doları yaktığını anlatmış.
1 dolar paranoyası hayli yaygın. Çok başlar yaktığını görenler, seyahat artığı bozuklukları karıştırıp 1 dolarları ayıklıyor.
Ne ki herkes suç delili yok etmekte usta değil. Tecrübesiz şaşkınlar için bu basit imha işlemi tam bir macera.
“Darbe tehdidi sürüyor. 15 Temmuz’da askerle yapılamayan darbeyi şimdi toplumun tabanında geniş mağduriyetler yaratarak yapmak isteyen FETÖ’cü kriptolar ve Erdoğan düşmanları var...”
Erdoğan düşmanları olduğunu biliyoruz, kripto FETÖ’cülerden haberimiz var da... Demirtaş HDP düşmanlarından ne kadar haberdar, içlerindeki kripto PKK’cıların varlığını ne kadar biliyor, belirsiz.
Yukarıdaki mantığı kurabilen bir siyasetçiden şunu demesini de beklemez misiniz?
HDP’nin içinde HDP’nin altını oyan kripto PKK’cılar var...
Terzi’yi kıyafetinden dolayı darp eden Abdullah Çakıroğlu, yaşam tarzına müdahale suçundan da hesaba çekilecek.
Başta basit yaralamayla suçlandığından salıverilmişti.
Tekrar yakalanıp tutuklanmasını, suçun niteliğinin değiştirilmesine borçluyuz.
Suçlamanın türü değiştiği için doğru bir zemine oturdu dava ve hukuk tarihimizde bu bir ilk olacak. Adını dosdoğru koyalım.
Tartışmayı kenarından köşesinden tutmuş biri olarak gelinen noktayı aktarıyorum.
İlahiyat camiasında tekke ve zaviyelerin kapatılması kanunu sorgulanıyor.
FETÖ türü yapıların bir daha başımıza bela olmaması için cemaatlerle tarikatların denetim altına alınması şart deniyor.
Ama yasal statüye kavuşturulmalarının önünde yasal bir engel var, tekke ve zaviyeleri kapatan devrim kanunu.