Paylaş
Çocukluğumda Şampiyon Kulüpler Kupası’nda yarı finale giden efsanevi takımın yıldız ikilisi Cüneyt-Erhan’dı. Sonra Türk futbol tarihinin Avrupa kupalı ikilisi takip etti onları: Bülent ve Popescu. Eğer Galatasaray bu sezonu kayıpsız en önde bitirebilir ve kulüp tarihine bir namağlup şampiyonluk yazabilirse onda da bir stoperin olağanüstü rolü olduğunu not etmek gerek. O isim Davinson Sanchez.
Bülent belki de Galatasaray tarihinin en yürekli oyuncusuydu. Cüneyt Tanman klastı. Popescu liderdi. Davinson da bir karşılama ustası. 21’inci yüzyıl oyununun bir numaralı gerekliliğinin ete kemiğe bürünmüş hali. Takımının tamamlayamadığı hücumlarda hep akıllı. Hep doğru yerde. Ve hep ilk hamlede o var.
Aklınızda şöyle bir soru işareti oluşmuş olabilir, Galatasaray’ın bu sezon kritik kayıplarında Davinson neredeydi diye. Cevap vereyim: Yoktu. Sahada değildi. Süper Kupa maçında yoktu. Beşiktaş beş golle kazandı kupayı. Young Boys maçlarında yoktu. Şampiyonlar Ligi gitti. AZ Alkmaar ilk ayağında yoktu. Avrupa Ligi kaçtı ellerinden. Bu sezon Davinson’un sahada olduğu ve Galatasaray’ın yenildiği tek bir müsabaka var (Ajax maçı).
MORATA-OSiMHEN DE UYUMLUYDU
Dün elbette zayıf bir rakip vardı Galatasaray’ın karşısında. Belözoğlu’nun neden sol stopere koyduğunu anlayamadığım Emrecan Uzunhan’a karşı ilk devrede Barış şov yaptı. Morata geldiğinden beri en faydalı gününü geçirdi ve Osimhen’in arkasında ikinci santrfor rolünü oynayabileceğini kanıtlamaya çalıştı adeta. Osimhen de 67 dakikaya 3 gol sığdırdı, penaltıyı Morata’ya bırakmasa 4 yazabilirdi tabelada isminin yanında.
Ancak ben tezimde ısrarlıyım: Galatasaray’ın neredeyse oynadığı her iyi maçın gizli kahramanı Davinson Sanchez. Sağlıklı ve hazır olduğunda bu ligin çok üzerinde. Modern futbolun bir numaralı gerekliliğini çok iyi biliyor, kaybedilen topları hemen geri kazanıyor ve böylece arkadaşlarını geri koşturmuyor. Eğer Galatasaray şampiyon olursa bence en büyük kredinin sahibi o.
Paylaş