Trabzonspor'un iyi oynamama hakkı var ama mücadele etmeme lüksü asla olamaz

Maçın özeti, 90+3’te yaşandı. Kayserispor’un yolladığı bir uzun topu tutan Uğurcan Çakır, hemen yere yattı.

Haberin Devamı

Süreden yarım dakikayı çaldıktan sonra topu rakip yarı alana gönderdi. Trabzonspor adına sahanın yıldızı olan kalecisi, bu maçın hakkının ev sahibi galibiyeti olduğunu anlamış olacak ki topu hızlıca ileri göndermeye gerek görmedi. Jakirovic, bordo mavilileri iyi analiz etmiş. Nwakaeme ve Cham’ın olmadığı bir denklemde rakibine basmadı.

BEKLEYİP OYUNU SIKIŞTIRDI

Santra noktası civarında bekleyip oyunu sıkıştırdı. Şenol Güneş’in öğrencileri, Ozan Tufan’ın çapraz uzun pasları dışında topla mesafe katetmeyi hiç başaramadı. İşin ilginci, ikinci yarıda Trabzonspor risk alıp yetenekli ayaklarını sahaya attığında bile durum değişmedi. İlk yarı Banza’nın iki kafa vuruşu dışında etkisizdi. Maçın devamı çok daha karamsar bir tabloya sahne oldu. Bordo mavililer, topa %63 sahip olduğu ikinci 45 dakikada sadece 1 kez, 85. dakikada Visca’nın rakipten dönen vuruşunda kaleyi denedi. Geçen haftalarda Güneş’in bir umuda tutunabileceğini yazmıştım.

Haberin Devamı

SORUN ÇÖZMEDE YETERSİZ

Kayseri'deki performans ise yine sorun çözme konusunda çaresiz kalan bir Trabzonspor’u işaret etti. Savic’in dönüşü Uğurcan’ın karşı karşıya kurtarışlarıyla birleşmemiş olsa, Jakirovic’in eksik Kayserispor’u buradan rahatlıkla üç puanı çıkarabilirdi. Bordo mavililerin iyi oynamama hakkı elbette var, ancak mücadele etmeme, oyunu rakip kaleye götürememe ve tepki gösterememe lüksü yok. Bu yüzden Kayseri’deki 90 dakikanın açtığı yaralar görünenden derin.

Yazarın Tüm Yazıları