Paylaş
Siz yazıyı okurken fonda muhakkak Vedat Okyar’ın en sevdiği şarkı, Selami Şahin’den “Özledim” çalsın.
ULAN PEK OLMUYOR, 'LEN' BELKİ
Hikâye şu. Vedat Okyar’ın hastalığını öğrendiklerinde kahrolurlar. Hepimiz gibi. Ama en çok onlar. Beşiktaşlılar. çArşı elbet. “çArşı ulan” demem daha uygun olur tam burda biliyorum fakat “Ulan” pek olmuyor bende. Durmuyor. “Len” belki. Üzüntüden ne edeceklerini bilemez halde “Ne yaparız nasıl ederiz Vedat Abimiz için” diye düşünürlerken “Moral” der hekimler, “Bu işin başı moral, moralli olacak.”
İlk iş Fenerbahçe ile o hafta oynayacakları maçta açılmak üzere bi pankart hazırlarlar. Vedat Okyar’a ilk “Geçmiş olsun” selamını orada çakarlar. Pankart maç sırasında ellerinde yükselir. Okuyanın boğazı fena düğümlenir: “Bugün dost yaralanmış yine gönlüm hoş değil.”
OKYAR: BENİM EN YAKIN AKRABALARIM BEŞİKTAŞ TARAFTARIDIR
O gün o maçı Fenerbahçe kazanır. Mağlubiyetin de üzüntüsüyle gazetelerin spor sayfalarını kaçak kaçak okurlarken Vedat Okyar’ın açıklamasına çarparlar: “Pankartı görünce çok duygulandım. Beşiktaşlı futbolcuların bu vefayı anlamaları lazım. Benim en yakın akrabalarım Beşiktaş taraftarıdır, öz akrabalarım değil.”
Bakarlar ki kaptanları moral bulmuş, pankart ona iyi gelmiş, çok iyi gelmiş “Bi şeyler daha yapmalı” derler. Öyle bir maçta tribüne asılıp kalacak cinsten bi şey değil, daha etkili, daha yetkili bi şeyler. Beşiktaş antetli kâğıda basılmış bi sözleşme metni hazırlarlar. Sağ alta Vedat Okyar’ın imzası için bırakılmış bir alan. Hastalığa yenilmeyeceğine, Beşiktaş’la kalacağına, şampiyonluğu beraber kutlayacaklarına söz verdiği bir sözleşme.
PARASIZ, PULSUZ, HESAPSIZ
Dünyanın en güzel futbol sözleşmesi. Parasız pulsuz hesapsız. Borsasız dolarsız opsiyonsuz. Baştan ayağa incelik. Baştan ayağa vefa. Baştan ayağa sevgi. Aşk len aşk. Alırlar sözleşmeyi giderler kaptanlarının yanına “Abi” derler “Seni transfer etmeye geldik, al bak bu sözleşmen.” Vedat Okyar sözleşmeyi okur “Canlarım benim” der, basar imzayı. “Ben ölmem” der “Ben daha ölmem.” Ona yanındayken bile “Özledim” şarkısını bir ömür söyleten Asuman Okyar tutamaz kendini ağlar.
Vedat Okyar, ömrü boyunca yaptığı gibi Beşiktaş’a verdiği söze sadık kalır. Sözleşme maddelerine uyar. Hastalığa direnir, Beşiktaş’la kalır, şampiyonluğu Beşiktaş taraftarı ile beraber kutlar.
"KENDİMİ O MAÇA ÇOK HAZIRLAMIŞTIM"
Onu gördüğümüz son fotoğrafta üstünde “Şampiyonluk bizim kupa bizim” tişörtü vardır. Son yazısı da Beşiktaş’ın şampiyonluğuna yazılmıştır. Şöyle der: “Orada olmak vardı. Şampiyon olan Kartal'ı izlemek, hak edilen bu büyük başarıyı alkışlamak vardı aslında. Ama olmadı... Kendimi Denizli'de oynanan bu şampiyonluk maçına çok hazırlamıştım. Kaderde Beşiktaş şampiyon olurken hastanede yatmak da varmış... Üzüntüm büyük, tüm sezon adım adım yaşadığım, büyük keyif alarak içinde olduğum şampiyonluk yolculuğundaki son durağı kaçırdım. Ama bu çok özlediğim şampiyonluk, üzüntümü yok ediyor... Sevincim katlanarak büyüyor. Bana derman oluyor, ilaç oluyor.”
Şampiyonluk geldikten sonra, yine bir transfer sezonu heyecanında, 2009 Temmuz’unda sözleşmeyi tek taraflı fesheder. O sözleşme, dünyanın en güzel futbol sözleşmesi. Bana kalırsa her tür şampiyonluk hikâyesinden filan bin kat güzel. Şimdi Vedat Okyar’la başrolünü oynadıkları binlerce film gibi anının yanında o da Asuman Okyar’ın kalbinin çekmecesinde yatar.
Biz Vedat Okyar’ı ne zaman ansak fonda muhakkak Selami Şahin’den “Özledim” çalar.
Paylaş