Paylaş
İlk yarıda, Galatasaray kalesine yönelen neredeyse her atak ciddi bir gol tehlikesine dönüşürken, takımın hücumda bu denli zorlanması ve savunmada bu kadar kolay pozisyon vermesi hiç normal değildi. Bu durumu ne Osimhen, Torreira ve Davinson gibi ilk 11’in önemli parçalarının yokluğu, ne sakatlıkları süren Yunus ile Jakobs’un eksikliği, ne Avrupa kupaları tarihinde Hollanda deplasmanlarında hiç galibiyet alamamış olması gibi istatistikler izah etmeye yetiyordu. Saha içi dizilişte temel bir hata var gibiydi ve bu durum dakikalar ilerledikçe daha belirgin hale geliyordu.
BEKLENEN REAKSiYON GELMEDi
Galatasaray'ın büyük takımlara karşı daha iyi oynadığı, orta seviye ekipler karşısında zorlandığı bir sır değil. Öyle olmasa çoktan Mart ayına ışınlanmış ve pas geçtiği bu play-off aşamasını televizyondan izliyor olurdu. Yine de grup aşamasından tanıdık AZ Alkmaar karşısında bu kadar etkisiz kalacağını kimse tahmin etmiyordu. İlk yarı sona erdiğinde skor, her şeye rağmen moral bozucu olmayan bir 2-1 idi. Ancak beklenen reaksiyon bir türlü gelmedi, hatta işler daha da kötüye gitti.
BiR TÜRLÜ TOPA SAHiP OLAMADI
Sarı kırmızılı futbolcular bir türlü topa sahip olamadı, üretkenlik konusunda ciddi sıkıntı yaşadı. Orta sahada bağlantıyı sağlayacak oyuncuların eksikliği, hem set hücumlarını hem de hızlı çıkışları zorlaştırdı. İleride top tutamayınca rakibin baskısı neredeyse sürekli hale geldi. 51. dakikada Kaan Ayhan’ın ikinci sarı kartla oyun dışı kalması, maçın kırılma anıydı. Ardından, Okan Buruk’un öğrencilerinin iyice kendi ceza sahalarına gömülmesiyle yeneceği adeta belli olan üçüncü ve dördüncü goller geldi.
UMUT KALDI MI BiLMiYORUM
Bu baskıyı kırabilecek ya da oyunu çevirebilecek oyuncu eksikliği net bir şekilde hissedilirken, Okan Buruk’un oyuncu değişiklikleri de farkın daha fazla açılmasını engellemek adına daha defansif oyunculardan yana oldu. Bu skordan sonra İstanbul’a taşınacak bir umut kaldı mı bilmiyorum. Ancak bu maçın ardından teknik heyetin, hem saha içi organizasyonu hem de bireysel performansları tekrar gözden geçirmesi gerektiğini biliyorum. Saha dışında olan bitenlerin saha içine bu denli yansımasını da engellemek lazım.
Paylaş