Paylaş
İzmir valiliği vaziyeti izah etti, çocuğun aslında şefkatli polis amcaları tarafından göstericilerden korunduğu, pantolonundaki ıslaklığın işeme değil, toma suyu olduğu ifade edildi.
*
Başbakanımızın müşaviri Yusuf, Soma’da vatandaşı yerlerde tekmeledi, Yusuf’un kafaya vole atarken çekilmiş görüntüleri, teee Japonya’dan Arjantin’e kadar bütün dünyada yayınlandı. AKP sözcüsü vaziyeti izah etti, aslında Yusuf’un saldırıya uğradığını, ayağının yaralandığını, doktorun Yusuf’a yedi gün çalışamaz raporu verdiğini, öyle bilip bilmeden yazmamamız gerektiğini ifade etti.
*
Başbakanımız, Soma’da yuhhh çeken vatandaşların üstüne yürüdü, yuh çekerseniz tokadı yersiniz diye tehdit etti, markete soktular, ilk yakaladığı vatandaşa daldı, bu hadisenin, önden, arkadan, yandan, neredeyse her açıdan çekilmiş cep telefonu görüntüleri, teee ABD’den Rusya’ya, Finlandiya’dan Güney Afrika’ya kadar bütün dünyada yayınlandı. AKP sözcüsü vaziyeti izah etti, öyle bi görüntü yok dedi.
*
Başbakanımızın markette daldığı Somalı vatandaş, önce çıktı vaziyeti izah etti, “Sayın başbakanımız istem dışı tokat vurdu, isteyerek vurduğunu sanmıyorum, kendisini seven biri olarak, şu anda Soma kömür işletmesinde çalışıyorsam, onun sayesinde çalışıyorum, o esnada dondurma dolabının önüne düştüm” dedi. Bilahare izahını değiştirdi, “Sayın başbakanımız bana vurmadı, beni korudu, başbakanımızın bana tokat attığını zannettim, sonra olayı çözdüm, başbakanımız bana müdahale eden korumaları itti, o esnada dondurma dolabının önüne düştüm” dedi.
*
Vaziyeti, dondurma dolabının önünden izah edeyim...
*
Başbakanımız, aslında beni korumak istemiştir, istemdışı olarak “onu kapının önüne koyun” demiştir. İsteyerek kovdurtmak istediğini sanmıyorum. Aslında önce bizzat beni kapının önüne koydurmak istediğini zannettim, sonra kendisini seven biri olarak, olayı çözdüm... Basın özgürlüğünde maden ocaklarından farksız olan Türkiye’de gazetecilik yapıyorsam, onun sayesinde yapıyorum!
----------------------
NOT...
Takdiriilâhidir. Başka gün kalmamış gibi, tam da milli mücadelenin başladığı gün, Mustafa Kemal’in doğum günüm dediği 19 Mayıs’ta, iftirayla işten atılmamın istenmesi, kendi payıma, onurdur.
Paylaş