BEŞİKTAŞ yarım takımla geldiği Samsun’u 3 puanla geçti. Bu nasıl oldu, kendiliğinden değil... Tigana’nın oynattığı oyun şablonu Beşiktaş’la geç de olsa iyi buluştu.
Sergen’in Tümer’in olmadığı bir takımla, bu deplasman zor diye düşünüyordum.Ama bütün forma giyen çocuklar, o kadar beraber oynayıp o kadar beraber düşündüler ki, iğneli fıçının içinde olan Samsun, koca 90 dakika bir tek gol pozisyonu buldu. Bu da Celil’in kendi yeteneğinden.
Gönlünü koydu
Ahmed Hassan diye bir adam var, dibine kadar top oynuyor. Attığı gol için bunları söylemiyorum, oyunun tam ortalık yerine gönlünü koydu. Her taşın altından Ahmed Hassan çıktı. Aferin bu kardeşe. İyi oynayanlar listesinin başında İbrahim Toraman’la, Koray Avcı da var. Beşiktaş o kadar gönülden oynadı ki, dün akşamki oyunda Bobo bile bana sempatik geldi.
Zaten Cordoba diye bir kalecin var, o iyiyken beraberliği cebine koyup sahaya çıkıyorsun. Gökhan golcü, son vuruşlarda iyi. Tabii bu da kendiliğinden olmuyor, o kulvarı kendine yaratıyor. Bu genç adam herhalde Beşiktaş’ın 10 sene işini görür.
Aferin Mustafa’ya!
Maçı bir kenara bırakıp hakem Oktay Demiray’a değinmek istiyorum... Hani hakem şansı derler ya, işte o hakem şansı dün yanında değildi. Kocaman 90 dakika çok iyi maç yönetti, hep avantajların yanında oldu. Bir hatası vardı, "Şifo Mehmet hatası"na benzetiyorum. Şifo Mehmet de hayatında bir defa faul yaptı, ama başına neler geldi. Beşiktaş dün kazanamasaydı, bu hakemin de başına gelen farklı olmayacaktı. Pozisyon bitsin be kardeş bekle, bekle... Kart senin cebinde, 15 gün sonra göstersen sana kim ne der. Bir de Mustafa Doğan’ın kendi kalesine attığı gol var, benim de defansa sitemlerim. Mustafa’yı tutamadınız arkadaşlar... Mustafa da öyle yere vurdu ki, değil Cordoba iki kaleci olsa çıkaramaz. Aferin Mustafa’ya!
Neticede Beşiktaş, lig üçüncülüğü için çıkmaz sokağa girmedi. Samsun takımı iğneli fıçıda olduğu için kaskatı top oynayan bir takım. Yetenekli oyuncuları bile rahat değil. Bu haleti ruhiye ile top oynamanın zorluğunu bilirim. Bu ligde işleri kolay değil.