Havacılar aşıda öncelik istiyor
Sağlık personelleri gibi havacılık işkolunda çalışanlar da öncelikle aşı olmak istiyorlar. Her gün dünyanın bir yerine uçan pilotlar, kabin ekipleri dışında da operasyonlara bizzat katılan havacılar aşılanmanın gecikmesi halinde yaptıkları işin daha da ürkütücü olacağını düşünüyorlar.
Salgının en şiddetli olduğu ülkelere uçtular. Herkesten daha fazla virüsten etkilenme ihtimalleri oldu. Ve bu durum sürüyor. Operasyonlara bizzat katılan havacılık personelleri öncelikle aşılanmak istiyorlar…Bütün dünyadan bu istek yükseliyor. Kargoda yüklemeden sorumlu Loadmaster’lar, teknisyenler, havalimanı çalışanları, ikram şirketlerinin kamyonlarını kullananlar, yer hizmetleri personelleri ve hava trafik görevlilerine kadar on binlerce belki de yüzbinlerce personel sürekli virüsle teğet geçerek ya da geçmeyerek yaşıyorlar.
RİSKİN GÖBEĞİ
Sonuna kadar haklılar. Üstelik havalimanları, COVID-19 ile mücadelede küresel aşı ve ekipman dağıtım zincirinin kilit merkezleri. Operasyonel havalimanı personeli, büyük miktarlarda aşıların hızlı ve güvenli bir şekilde teslim edilmesini kolaylaştırmak için çok sayıda paydaşla etkileşimde bulunuyorlar. Örneğin THY uçakları Pekin’den şu sıralar aşıları taşıyorlar. Çin’in başkentinde korona yeniden hortladı. Üstelik yüklemenin yapıldığı Pekin Gümrüğü bir ara geçici olarak kapatıldı. Oraya uçan ekipler gerçek bir riskin göbeğine düştüler.
ZARAR ZATEN ÇOK BÜYÜK
2020 yılında havacılık sektörü belirlenebilen rakamlara göre 118 milyar Dolar zararda. 2019 yılına göre yolcu dahil kayıplar yüzde 61’in üzerine tırmandı. Yer yer bazı ülkelerde yeniden ve süresiz kapanmalar yaşanıyor. Uçuşlarda iptaller artıyor. Azalmıyor. İstenen testler yapılıyor ama yine de risk büyük. Yolcu çoğu zaman korona etkisi altında olduğunu bir biçimde gizliyor. Testlerin bir iki gün gibi zaman alması da işi güçleştiriyor. Havacılık personellerinden korona endişesi yaşayanlar, özel olarak sağladıkları kitlerle kendilerine test yapıyorlar. Eğer pozitif çıkarsa bazıları hastanelere başvurmak yerine çeşitli bahanelerle ücretsiz izin alıp kayıtlara geçmeden sorunu çözmeye çalışıyorlar. Bu her yerde böyle oluyor demiyorum. Ama bu yönde araştırmalardan elde edilmiş sonuçlar var.
YOLCU İÇİN DE RİSK
Özellikle uçucu personel başta olmak üzere havacılıkta operasyonlara bizzat katılanların öncelikle aşılanması gerektiği ortaya çıkıyor. IATA başta olmak üzere havacılık otoriteleri bu konuda çalışmalar yapıyorlar. Hükümetlere havacılık personellerinin öncelikle aşılanmaları için yaptırım getirmek için kurallar yazılıyor. Bu yıl sektördeki aşılama hızla yapılabilirse daha güvenli bir havayolu yolculuğu yapılacağından kuşku yok. Uzun uçuşlarda hastalık belirtileri ortaya çıkan pilotlar ya da kabin ekiplerinin düştükleri panik sistemi allak bullak ediyor. Böyle bir durumda yolcuların hayatları da riske atılıyor. Bütün uçucular bulaştırma riskine karşı en yüksek önlemleri alıyorlar. Ama küçücük bir kokpitte ya da kabinde personelin etkilenmesi ya da aniden hastalanması, dikkat kayıpları, kontrol kaybı gibi ciddi sorunları ortaya çıkarıyor. Çok sayıda yolcunun hayatı etkileniyor.
AŞISIZ UÇMAK YASAKLANABİLİR
Genel olarak havacılık otoriteleri ve ülkelerin Sivil Havacılık Teşkilatları’nın yöneticileri öncelikli aşı için daha fazla bir direnme ortaya çıkarmalılar. Örneğin bir Afrika ülkesine uçan pilot ya da kabin memuru mutlaka sıtma vs gibi aşıları yaptırmadan uçamıyorlar. Yakın gelecekte korona aşısı olmadan uçmak da yasaklanabilir. Aşılama organizasyonu iki aşamalı olduğu işinde meşakkatli bir organizasyon gerektiriyor. Ama hızla bir yerden başlamanın belki de son zamanı…
KATAR HAVAYOLLARI PANDEMİDE ATAĞA KALKTI
Şirketin CEO’sunu tanımıştım. Uçak fabrikalarına kafa tutan, sistemin kural koyucuları arasında önemli yeri olan Akbar Al Baker. Ekibi ile pandemi döneminde yeni pazarlama yöntemleriyle sistemi en az zararla ayakta tutuyor. Öncelikle geniş bir coğrafyada gemici yolcuları neredeyse tümüyle ele geçirdi. Avrupa, Amerika ve Asya Pasifik uçuşlarında gemici yolculara özel indirimler yaptı. Yani gemileri bir limanda dururken ya da yükleme beklerken yolcuları uçakla ülkelerine gidip dönerek önemli bir havayolu ticari hareketini yaratırlar. Katar Havayolları, Marine Travel’i kurdu. Pandemi süresi boyunca 150 binden fazla gemi adamını güvenle evlerine ulaştırdı. Transit uçuşları arasında dinlenmeleri için Doha Hamad Uluslararası Havalimanı’nda Mariner Lounge adında özel bir yolcu salonunu hizmete açtı.
HEDEF YARININ İŞ İNSANLARI
Student Club ile 18 yaş üstü üniversite öğrencileri için oluşturulan sistem sayesinde öğrenciler mezun olduklarında Katar Havayolları’nın Business yolcuya tanıdığı birçok haktan otomatik olarak yararlanacak. Beyond Business organizasyonu ile küçük ve orta ölçekli şirketlere ayrıcalıklar sunuldu. Katar Havayolları’nın Güneydoğu Avrupa Ülke Müdürü Ferit Aksun, şirketin Türkiye pazarındaki gelişmesini şöyle anlattı: “Türkiye uçuşları Sabiha Gökçen’den günde yaptığımız üç uçuş ile Kuzey ve Güney Amerika da dahil olmak üzere tüm dünyaya mükemmel bağlantılar sunuyoruz. İstanbul Havalimanı uçuşlarımız günde iki sefer, Ankara Esenboğa uçuşlarımız haftada beş sefer olarak gerçekleştiriliyor.
YENİ UÇUŞLAR
Yeni uçuş noktaları açılıyor: Tokyo Haneda, Zanzibar, Maldivler, Seyşeller, Johannesburg ve Cape Town gibi çok tercih edilen hatlara uçuşlar yeniden başladı. San Francisco’dan sonra Seattle (15 Mart) gibi ilk defa uçuşlarımız başlıyor. Katar Havayolları, dünyada 100’den fazla noktaya haftalık 700’den fazla uçuş gerçekleştiriyor. Şirket, Mart 2021’in sonunda güçlü bir program ile birçok şehre, günlük veya günde birkaç frekansta uçarak ağını Afrika’da 20, Amerika’da 11, Asya-Pasifik’te 42, Avrupa’da 38 ve Orta Doğu’da 15 olmak üzere toplam 126 noktaya çıkarmayı hedefliyor. Şirket, ikram yelpazesini vegan dahil genişletti. Ücretsiz Wi-Fi hizmetini 2 Ocak tarihine kadar sunduk. 2022 FIFA Dünya Kupası’nı üslenen Katar, bunun için hazırladığı Boeing 777 uçağını tanıttı.”
