Berlin umut verdi

TURİZM sektöründe her yıl dört gözle beklenen fuarlardan biri Berlin Turizm Fuarı’dır. Bu fuardaki görüşmeler, rezervasyon anlaşmaları Türkiye’de o yıl turizmin nasıl geçeceğinin ipuçlarını verir. Geçtiğimiz hafta yapılan fuardan gelen haberler deprem kaygılarının azaldığını gösteriyor. Depremin şokuyla gelen iptaller durmuş. Hatta Alman Seyahat Acenteleri Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig, Almanya’nın seyahat tercihlerinde Türkiye’nin ilk sırayı aldığını söylemiş.Çok kırılgan bir sektör olan turizm, savaş ve terör gibi nedenlerle her an vurulabiliyor. Kimin aklına gelirdi ki salgın bir hastalık bütün dünyaya yayılacak, sınırlar kapanacak! Pandeminin etkisinden geçtiğimiz yıl kurtulmayı başaran Türk turizmi tam yeniden kalkışa geçmek üzereyken bu defa başka bir felaket depremle sarsıldı.

Haberin Devamı


Neyse ki Berlin Fuarı’ndaki görüşmelerden ilk baştaki panik havasının dağıldığını anlıyoruz. Bu yıl Türkiye turizmde yeni rekorlara imza atmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz yıl 51 milyon 400 bin turistin 46.3 milyar dolar döviz bıraktığı Türkiye, 2023 yılında 60 milyon turist bekliyor. Yabancı ziyaretçilerden bu yıl beklenen döviz ise 56 milyar dolar.
Turizm Ege ekonomisinin de ağır taşlarından biri. Pasta geçtiğimiz yıla benzer oranlarda paylaşılırsa bu yıl İzmir’e 1 milyon 750 bin, Muğla’ya 4 milyon, Aydın’a 1 milyon 200 bin civarında turist gelebilir. Diğer illere yapılan ziyaretlerle birlikte Ege’ye gelecek 7 milyon civarında yabancı turistin bırakacağı 7 milyar dolara yakın döviz bölge ekonomisine hayat verecek.

KURTULUŞ GÜNEŞTE
Turizmden gelen döviz Türk ekonomisi için hayati önem taşıyor. Ancak Türkiye’nin turizm gelirlerinin tamamına yakını petrol, doğalgaz ithalatına gidiyor. Yılda ortalama 50 milyar dolar olan enerji faturası var Türkiye’nin. Geçtiğimiz yıl bu fatura Ukrayna savaşı nedeniyle artan fiyatlar nedeniyle 100 milyar doları geçti. Bu yıl ise 80 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. O nedenle turizmden gelecek her 1 dolar büyük önem taşıyor.
Enerji faturasının kabarması güneş ve rüzgar gibi bedava enerji kaynaklarından neden hala yeterince faydalanamadığımız sorusunu yine gündeme getirdi. Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Başkanı Alper Kalaycı, geçtiğimiz hafta, “Sadece rüzgâr ve güneşte potansiyelimizi devreye alsak 4 tane Türkiye’nin enerjisini üretmemiz mümkün” dedi.
Türkiye dünyada rüzgar, güneş, jeotermal ve biokütle gibi temiz enerji kaynaklarının tümüne ve en yüksek yüksek oranda sahip olan tek ülke. Kalaycı, “Türkiye’nin güneş enerjisinde en verimsiz olarak gördüğü bölge, Almanya’nın en verimli bölgesinden çok daha yüksek potansiyele sahip. Buna karşılık biz güneşte 10 bin MW’a bile ulaşamazken, Almanya o verimsiz güneşi ile 60 bin MW, yani bizden altı kat daha fazla kurulu güce sahip. Rüzgâr enerjisi potansiyelimiz ise 200 bin MW’ın üzerinde. Buna karşılık 12 bin MW’ı bile bulmayan kurulu gücümüz var” diyor.

Haberin Devamı

SEÇİM VAADİ
Bütün bu verilere baktığımızda turizm gelirlerinin enerji faturaları yerine okul, hastane gibi toplumun yaşam kalitesini artıracak yatırımlar için kullanabileceğini görmek mümkün. Önümüzdeki seçim kampanyalarında doğal kaynakları en etkin şekilde kullanarak ucuz enerji vaatleriyle ilgili formüllerin büyük ilgi çekeceği kesin.

Yazarın Tüm Yazıları