Paylaş
Sonra Yıldız Tilbe girdi hayatımıza. Kendisinden bağımsız takılan kol ve bacaklarıyla.
Şimdilerdeyse bir Küçük Ceylan’ın bir de Kalben’in dansları var bu kadar “sold out” beklenen.
Ceylan, rock şarkıcıları gibi headbang (saçları savurarak kafa sallama) yapıyor. Fakat üstü Axl Rose, altı çayda çıra.
Kalben ise tanımlar, kategoriler üstü.
Sanki ayak tabanlarından nefret ediyor da onları yere vura vura hıncını çıkarıyor...
Zavallı alt komşu!
En son yine evden bir dans videosu paylaştı. Kılık, kıyafet, hareketler yine deli deli. Eleştirilince açıklaması geldi dansın:
“Çok utanıyorum kendi bedenimden. Bir süredir bunu aşmak için uğraşıyorum. Ama şu an bedenimle çok huzurluyum. Bunu insanlarla paylaşmak istedim...”
Kalben bedeninden niye utanıyor, anlamak güç. İnsan bir şey vaat edip de yerine getiremediğinde, geri kaldığında utanır. Kalben’in bize “güzel vücut” gibi bir vaadi yok ki.
Onu beğenip seviyoruz ama o kontenjandan değil. Onu gördüğümüz zaman bedensel eksiklikleri ya da fazlalıkları değil, başka özellikleri gözümüze çarpıyor.
Ayrıca 10 sene önce de aynı şeyleri söylüyordu Kalben, hâlâ aynı terane. Hürriyet’e verdiği röportajında, “Kendimle uğraşmayı bıraktım. Bu vücutla doğan benim, yaşayan benim, çürüyen benim, sana n’oluyor kardeşim? Ne mutlu dünyaya ki mükemmel insanlar üretilmiş. Ben mükemmel üretim değilim. Ama benim de kendimce ‘Vay be Kalben, fena değilsin”’ dediğim taraflarım var...” demişti. Aynı yerde sayıyoruz.
10 yıl önce ya da sonra Kalben’in vücudu konusunda huzuru bulmuş olması yine de çok iyi haber. Geriye kalan tek mesele bunu paylaşma merakı ve bizim huzurumuz...
Bülent Şakrak’ın sözlerinde bir şey var ama bulamıyorum
Ceyda Düvenci ile ayrıldıktan sonra kısa bir süre Esra Akpınar ile birlikte olan Bülent Şakrak şu açıklamayı yaptı:
“47 yaşında 1.69 boyundaki beni nasıl playboy yaptınız? Bir tane ilişkim kısa sürdü, ne var ya? Ben gayet hoş, aklı başında, son derece klas ve kaliteli kadınlarla birlikte oluyorum...”
Bu sözlerde beni rahatsız eden bir şey var ama bir türlü bulamıyorum.
Galiba bu “Klas ve kaliteli kadınlar” lafı...
Aynı şeyi bir kadının söylediğini varsayıyorum, sanki insandan değil de otomobilden bahseder gibi geliyor bana.
Siz de bir el atsınız da beraber bulsak:
Tam olarak nedir o ifadedeki o tatsızlık...
Serenay’ın en zor çekimi
Ayyuka çıkan “reklam aşkı” iddialarından sonra 14 Şubat geldi çattı ve haftalardır paylaşım yapmayan Serenay Sarıkaya ile Mert Demir’in bir “Sevgililer Günü pozu” vermesi gerekti.
Ne baskı ama... Çünkü bütün gözler üzerlerinde.
Serenay’ın Amerika seyahati bile “Tası tarağı toplayıp Amerika’ya kaçtı” başlığıyla veriliyor.
Yaşadıkları reklam aşkı da olsa, gerçek aşk da olsa yapacakları paylaşım “mesaj kaygılı” anlaşılacak.
Çok samimi olsan... Sahte görünecek.
Çok resmi olsan... Mesafeli kaçacak.
Şimdiye kadar onlarca dergiye, gazeteye yaptığı çekimler arasında herhalde en ince eleyip sık dokuduğu buydu Serenay için.
Fiyat hâlâ 400 mü?
Sevgililer Günü’nde yalnız olanlarla 400 bin lira karşılığında yemeğe çıkacağını duyuran sosyal medya fenomeni Merve Taşkın, müstehcenlik nedeniyle ifade verdi, ev hapsi aldı.
Taşkın paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı:
“14 Şubat’ta yalnız olanlara akşam, yemeği için kız arkadaş olabilirim. Ücret 400 bin lira...Dikkat et, âşık olma. Herhangi bir konuda motivasyona ihtiyacın olursa bu konuda da bayağı iyiyimdir...”
Şimdi bu akşam yemeğin fiyatı, gözaltına alınmadan önceki fiyattı.
Ortaya çıktı ki mahkemesi, ev hapsi falan, astarı yüzünden pahalıya geliyor.
Acaba yemek ücretine zam geldi mi, hâlâ 400 mü?
Paylaş