Paylaş
SÖZÜN doğrusu, ‘‘Güleriz ağlanacak halimize’’ midir, yoksa ‘‘Ağlarız gülünecek halimize’’ mi olmalıdır? Sık sık ‘‘Güler misin, ağlar mısın?’’ deyişimizden de belli ki, Türkiye aynı anda hem komik, hem de trajik olabilen olayların ülkesidir.
Atinalı tiyatro yazarı Euripides'in oyunları gibi.
Örnek mi? Çoook...
Son Anayasa değişikliği ‘‘paket’’ine bakın.
Parti kapatmayı güçleştirmek istiyorlardı. Önce, ‘‘güçleştirmeyi kolaylaştırmak’’ için pakete maaş maddesi koymuşlardı, utanıp çıkardılar.
Parti kapatma maddesindeki değişikliğin son hali ise, hukuk diplomasıyla ortalıkta dolaşan o koca insanlar için çok daha utandırıcıdır: Anayasa Mahkemesi, kapatma konusunda ancak üçte iki çoğunlukla karar alabilecek.
Yani, üçe karşı sekiz oyla.
Demek ki, üçün iki mislinden de iki oy fazlasıyla.
‘‘Hiç kapatılmasın’’ demenin başka türlüsü.
Gülünç, ama aslında trajik olan da şu: Mahkemenin öbür kararları için 6-5'lik sonuçlar kabullenildiği halde, partiler konusunda aynı sonuç ortaya çıkınca ‘‘azıcık ihlal’’ sayılıp kapatma yoluna gidilmeyecek. ‘‘Bir defacık delinirse bir şey olmaz’’ diyen Özalcı felsefenin bir başka türlüsü.
‘‘Gelmiş geçmiş en sağlam koalisyon’’ olmakla övünen bir iktidarın ‘‘FP kapatılırsa erken seçim olur’’ korkusuyla bu hallere düşmesi çok gülünçtür.
Cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin girişim daha mı az trajikomik?
Durup dururken bu yola gitmenin, şimdiki Cumhurbaşkanı'na karşı ‘‘hınç’’ ifadesi olmaktan başka gerekçesi var mı? ‘‘Demirel'in süresi uzatılmazsa olacak olanları düşünmek bile istemiyorum’’ dedikten sonra, olanlar istendiği gibi olmayınca Anayasa'yla oynama küçüklüğüne düşmüş olmak, yürek paralayıcı bir trajik durum değil mi?
Hele şimdiki Cumhurbaşkanı, normal yorumla yine de yedi yıl kalması mümkün olduğu halde ‘‘İsterseniz üç yıla indirin, umurumda değil’’ diyebilmişse.
Ya bu paketi ‘‘Bir daha görüşün’’ diye geri çevirir ve Meclis direnince Anayasa'daki yetkisini kullanıp halkoylaması isterse? Bilinen popülerliğiyle bu tertibi feci yenilgiye uğrattığı zaman, siyasilerin perişan hali çok komik bir tablo oluşturmaz mı?
Euripides gibi klasik Yunan yazarlarının oyunları genellikle ‘‘deus ex machina’’ denen bir numarayla biter ve gökten inen bir ‘‘tanrı’’ piyestekilerin başına sonradan neler geleceğini anlatırmış.
Bizdekilerin bu rezaletlerle hangi feci sona doğru yuvarlanmakta olduklarını kestirmek için mitoloji tanrılarının kehanetine herhalde gerek yok.
Sonuç sadece trajik olabilir.
Paylaş