Uğrunda mücadele ettiğiniz bir işi başarmışsanız bununla gurur duymak hakkınızdır. Sahada mücadele veren genç G.Saraylı voleybolcuları ve de kenar yönetimini canı yürekten kutluyorum.
Voleybol şubesini yok etmek için elinden geleni ardına koymayan, önce bayan şubesini kapatıp sonra da kuşa çevirdiği ve hiçbir destek vermeyerek adeta silahsız sahaya sürdüğü bir avuç genci hesaba katmadığı için de başkan sayın Özhan Canaydın'ı bir voleybolsever olarak kınıyorum.
Ancak bu gençlerden bazıları ortada Şevki, köşelerden Bekir, Can ve özellikle pasör Ulaş başkanı üzmeye devam edecek.
Bana sorarsanız G.Saray futbol takımına destek olur diye bu çocukları da başka takımlara kiraya verin. Maşallah başarılı olurlarsa seneye 3 puanı olan erkekleri de kapatma kararını uygulamazsınız.
Şampiyonluk adayı
F.Bahçe'ye gelince; rahat kazanmaları beklenirken gereksiz stres ve sarı kartlarla oyunu zora soktu. Kurulan takımda bazı sorunlar olsa da, bu ekip şampiyonluğun en büyük adayıdır.
Sayın Aziz Yıldırım ve yönetim kuruluna salonlara yeniden heyecan getirdiği için teşekkürler. Barış formunun zirvesinde. Eğer sinirlerine hakim olursa, çok daha iyi oynayacaktır. Dariusz biraz daha ortadan oynamalı. Burak, gerek serviste, gerekse hücumda mükemmel oynadı. Ancak Brezilyalı Franca, Dariusz'la bir an önce vuracağı topu bulmalı. Gökhan çok formsuz. Gürsel ise inişli çıkışlı oynuyor. Hasan görevini yapanlardan.
Sonuçta heyecanlı ancak kalitesi inişli çıkışlı bir maç seyrettik. Derbiye yakıştı. Erkek voleybolu oynanan maçlarda heyecanın yanına kaliteyi de koyarsa, tadına doyulmaz bu ligin.