Aman ekonomi olumsuz etkilenmesin!

“Başınızı örtmüyorsunuz. Size tecavüz de kötülük de mubah” diye çığıran, Alevi öğrenciye zorla kelimeyi şahadet getirten din öğretmenleri...
Liselilerin dini bilgilerini yarıştıran bir Milli Eğitim Bakanlığı...
Okuldan namaza götürülen öğrenciler...
Salavat çalan okul zilleri...
Karne gününde dini törenler...
Okul kampusuna ‘külliye’ dedirtenler...
Çalıştığı ilde imam hatip kültürünün yerleşmediğinden şikâyet eden, dünya klasiklerini yasaklayan il milli eğitim müdürleri...
Öğretmenleri öğrencilerinin önünde aşağılayan valiler...
“Namaz kılarken hangi hareket yanlıştır?” sorusunda cevap şıkkına Ali İsmail’in fotoğrafının basılı olduğu sınav kâğıtları...
Üremeyi “Dualarla olur” diye açıklayan ilkokul kitapları...
İnsanın üremesine dair bilgi ve başlığın kaldırıldığı fen kitapları...
Okul öncesi eğitimi din sosuna bulayan MEB Şûraları...
“Latin harfleri kaldırılsın” diyen eğitim sendikası başkanları...
Türkçeyi doğru düzgün öğretemezken Osmanlıca eğitim diye tutturanlar...

*

Sübyan mektebi açan belediyeler...
İmam hatip lisesine çevrilmek için yıkılmak istenen çocuk parkları...
Binlerce derslik açığı olan iller...
Öğretmensiz okullar, boş geçen dersler...
Temizlik görevlisi bile çalıştıramayan, tuvaletlerine pislikten girilemeyen, kaloriferi yanmayan, eldiven ve kabanla ders yapılan okullar...
50 kişilik sınıflarda ders görmeye çalışan öğrenciler...
Velilerden zorla para toplayan okullar...

*

Öğrencilere saldıran TOMA’lar...
Okula giden çocukları gaz bombasıyla yaralayan polisler...
Eyleme katılmak isteyen öğrenciler dışarı çıkamasınlar diye kapıya çevik kuvvet çağıran müdürler...
Ataması yapılmayan binlerce öğretmen...
Cumhurbaşkanı’nın elini öpen hukuk fakültesi dekanları...

*

Türkiye’de eğitim niteliksiz ve yetersiz.
Üstüne bir de son yıllarda din ve din eksenli ahlakın empoze edilme aracı. İktidarın torna tezgâhı.
Rakamlar feci.
Eğitimi erken terk etmede açık ara Avrupa birincisiyiz. Kızlarda oran çok daha yüksek.
Sınav ortalamalarında hiçbir alanda sorulan sorularda başarı yüzde 40’ı geçemiyor. Tabloyu gizlemek isteyenler sıfır çeken öğrencileri açıklamıyorlar.
Türkiye’de kimi yerlerde okul bile yok, eğitim konteynerlerde veriliyor. Konteynerin damı akıyor, sınıfları su basıyor.
Öğretmenlere yatırım yapılmıyor.
Gençler arasında şiddeti öne çıkaran milliyetçilik ve radikal gruplara yönelim artıyor.
Eğitim, iktidarın siyasi ve kültürel gündemiyle belirleniyor.

*

Hal böyle iken...
Belediye başkanları iç turizmin olumsuz etkilenmemesi için okulların Kurban Bayramı’ndan sonra açılmasını istiyor. Otelciler Federasyonu da tam destek veriyor.
“Ekonomi olumsuz etkilenmesin” diyorlar.
Başbakan da “Tamam” diyor, okulların açılışını erteliyor.
Hep beraber turizm için eğitimi feda ediyorlar.

*

Ekonomi için, istikrar için demokrasiyi, özgürlükleri, eğitimi feda ede ede bu noktalara geldik.
Bizim sorunumuz turizm falan değil. Görmüyor musunuz?
Bırakın artık günü kurtarmayı...
Yarınımız karanlık.