Paylaş
Bugünlerde hem hiç alışveriş havası yok hem de aşırı var. Hem hane ekonomisini sabit tutmayı deneyeyim diyorsun hem de almadığın şeyin fiyatının bir hafta sonra ikiye katlandığını görünce sinirin bozuluyor.
Bu, bende şöyle bir durum yarattı: Sürekli internete bakıp acaba şunu alsam mı, almazsam yarın pişman olur muyum, alırsam ay sonunda tadım iyice kaçar mı gibi birtakım sorularla boğuşuyorum.
Bu kadar alışveriş sitesinde gezinince de alışveriş sitesi bağımlısı oldum. Öte yandan bu bağımlılığım sayesinde milletimizin harika bir özelliğiyle tanıştım. Sitelerde, o ürünü almak isteyenlere müthiş faydalı bazı yorumlar dönüyor. Herkes her aldığını, üşenmemiş, detaylıca yorumlamış. Kendimizden sonrakileri düşünmeye gösterdiğimiz bu istisnai özenden inanın çok duygulandım.
Ayrıca bu yorumların birer mizah şelalesi olma durumu da var. Mesela buyurun, elektrik süpürgesi bakarken karşıma çıkan ve sonuna kadar fayda sağlayan şu yoruma bir bakın: “Hayatınızda görebileceğiniz en temizlik takıntısı insanım. Evde her gün, sabah akşam süpürge yapan; eve kadın gelse bile akşam bir kez daha süpürüp silen cinstenim. Bu süpürgeye 5 yıldız diyorum! Köpek tüyü almadı diyenler dikkat etsin, full çekti tüyleri. Hatta köpeği de çekti.”
Doğru diyor bu arada. Bu yoruma güvenerek ben de aldım süpürgeyi. Öyle bir tüy topladı ki bu kadar tüyü bir arada köpeğin üzerinde bile görmemiştim.
Sonra arada ihtiyacım olmayan ama bu ne saçma şeymiş diye baktığım ürünler var. Onlara yapılan yorumlar durduk yere alma isteği uyandırıyor. Örneğin arabaya takılan disko topu. Yorumu şöyle: “Arabanın çakmaklığına taktım. Radyodan da Ezhel-‘Pavyon’ açıyorum. Semtte turluyorum. 10 yaş gençleştim. Arabanızı pavyona dönüştürmek için de birebir.”
Arada toplumsal cinsiyet konusunda artan bilincin ve erkeklik eleştirisinin sirayet ettiği yorumlara da rastlıyorum. Misal şu yorumda araba için telefon tutacağından bahsediyoruz: “Çirkin bir görüntüsü var. Eşim beğendi. Eşim erkek çünkü.”
Ya da mutfak mikseri için yapılan şu yorum: “En ucuzu bu diye aldım. Çorbalık mercimek çeksin yeter. Mercimekleri taneli sevmiyormuş paşam. Daha da beğenmezse gitsin anasının evine, çorbasını içsin, öyle gelsin. Benim canımı sıkmasın.”
Bir diğer birey kese almış ve şöyle eyyorlamış: “Kese gelir gelmez çocuğumu yıkadım. Çocuğun yarısı banyoda kaldı. Biz çocuğun ten rengini de kilosunu da yanlış biliyormuşuz. Evladımla ilk kez tanışıyor gibiyim.”
Bitmedi, dahası da var... Mesela ekonomi yorumlarda geniş yer buluyor. Alışveriş sitesi yorum bölümü şimdilik sosyal medya denetlemelerinden muaf anlaşılan:
“Bir hafta önce 260 TL’ye almıştım. Şimdi yüzde 10 indirime girip 320 TL olmuş. Üretici firmanın CEO’su kararnameyle görevden alındı tahminim, bir Resmi Gazete’ye bakıcam.”
Çok iyisiniz sevgili yorumcular, Allah da sizi güldürsün...
Paylaş