Paylaş
LONDRA’da olimpiyatlara kadınlar damgasını vuruyor. Bir yanda olimpiyatlara ilk kez katılan Suudi Arabistanlı, Katarlı kadınlar. Diğer yanda ise dünyanın tartıştığı 16 yaşındaki Çinli yüzücü Shiwen Ye.
Ye, 400 metrenin son 50 metresini bir erkekten bile hızlı yüzerek öyle bir dünya rekoru kırdi ki, tüm gözler bu genç sporcuya çevrildi. ABD’liler onu doping yapmakla suçladılar. Genç sporcu “Ben temizim” dedi. Bunun dışında medyaya da hiç konuşmadı.
Ama tartışma bitmedi.
- Çinliler doping mi yapıyor?
Daha da ilginç bir iddia var:
- Çinliler sporcularını eğitirken onları dövüyor ve şiddet uyguluyor.
Bu soruların yanıtlarının arandığı ilginç bir röportaj yayınlandı İngiltere’de. Daily Mail gazetesi, Shiwen Ye’nin anne ve babası ile konuştu. Evlerini ziyaret etti. Ve Shiwen’in olimpiyat tarihine geçen başarısını bir de onların ağzından aktardı. Gelin bu hikayeye bir göz atalım.
Kızların soyunma odasına alınmazdı
- ANNESİ anlatıyor:
- 9 ay anne sütü emdi. Bazen öyle güçlü ağlardı ki, kimi zaman onu erkek olarak doğurduğumu düşünürdüm.
- Baba anlatıyor:
- Kızların soyunma odasından geri çevrilirdi. Erkek gibi görülürdü çoğu zaman.
Ye’nin hikayesi 6 yaşında başlıyor. Her yıl yapılan yetenekli sporcu taramasında 120 bin aday arasından en yetenekli 20 öğrenciden biri olarak seçiliyor. Sonrası artık devletin.
Devlet tarafından okuldan alınıyor ve elit bir spor okulunda eğitime başlıyor. 10 yaşında tam 50 madalya sahibi oluyor. 11 yaşında bir seçenekle karşı karşıya kalıyor. Profesyonel yüzücü olarak takıma katılma zamanı.
- Kızım emin misin? Eğer takıma girmeyi kabul edersen her şeyden vazgeçmek zorundasın. Babasının bu sorusuna “evet” yanıtı veriyor. Ve şampiyonluk öyküsü yazılmaya başlıyor.
- ANNESİ anlatıyor:
- 9 ay anne sütü emdi. Bazen öyle güçlü ağlardı ki, kimi zaman onu erkek olarak doğurduğumu düşünürdüm.
- Baba anlatıyor:
- Kızların soyunma odasından geri çevrilirdi. Erkek gibi görülürdü çoğu zaman.
Ye’nin hikayesi 6 yaşında başlıyor. Her yıl yapılan yetenekli sporcu taramasında 120 bin aday arasından en yetenekli 20 öğrenciden biri olarak seçiliyor. Sonrası artık devletin.
Devlet tarafından okuldan alınıyor ve elit bir spor okulunda eğitime başlıyor. 10 yaşında tam 50 madalya sahibi oluyor. 11 yaşında bir seçenekle karşı karşıya kalıyor. Profesyonel yüzücü olarak takıma katılma zamanı.
- Kızım emin misin? Eğer takıma girmeyi kabul edersen her şeyden vazgeçmek zorundasın. Babasının bu sorusuna “evet” yanıtı veriyor. Ve şampiyonluk öyküsü yazılmaya başlıyor.
Elleri ve ayakları çok büyük
YE’nin annesi Niang Yiging, fabrikada çalışıyor. Ayda bin dolara yakın para kazanıyor. Baba Ging Song ise turist rehberi. Annesi kızını 9 ay emzirdikten sonra işine dönmüş. Ye’ye babaannesi bakmış. Babaanne 65 yaşında. Torununu şöyle anlatıyor:
- Şimdiye kadar gördüğüm en büyük elli ve ayaklı çocuktu. Erkek çocukları gibi oynuyor her zaman çamura bulanıyordu.
Anne ve baba Komünist Partisi’nin toplu konutlarında oturuyor. Evdeki tek mobilyaları sandalye, masa ve buzdolabı.
Amerikalılara kızgınlar
BABA, Amerikalılara çok kızgın. Kızının diplomatik bir savaşın kurbanı olduğunu ileri sürüyor.
- Harika bir başarıya Amerikalılar acımasızca yaklaştı.
Ye’nin saçlarının kısalığı annesinin en büyük derdi:
- Saçları uzun olsaydı çok güzel bir kız olurdu.
Kızlarından ayrı geçen yıllar, haftada sadece bir kez görüşme şansı, acılar, sonuçta olimpiyat şampiyonluğu ve dünya rekoru. Tüm bunlara değdi mi?
- Değdi. Onunla gurur duyuyoruz.
Anne ve babasını her gün görebiliyor
YE’nin cinayet romanları okumayı seviyor. Ve artık ergenlik dönemine girdiği için ailesiyle iletiyim kurmakta zorlanıyor. Her gün anne ve babasıyla görüşmesine izni var artık. Ve çok mutlu olduğunu söylüyor. Şampiyonluk için ödediği bedelleri unutmuş gibi..
Paylaş