Paylaş
Bundan 2.5 ay önce başlayan ve hem memleket hem de dünya gündeminde tektonik etkiler yaratan “Gezi Günleri”yle ilgili tespitlerin bu kadar ilgi çekmesi raporun içeriğinden çok, hazırlayan merkezin başkanına bağlandı haliyle.
AGAM’ın başkanlığını AKP Kütahya Milletvekili İdris Bal yürütüyor.
*
Genç milletvekillerinden Bal, 45 yaşında henüz. İstanbul Üniversitesi’nde Kamu Yönetimi’ni bitirdikten sonra Büyük Britanya’da akademisyenlik yapmış, daha sonra Türkiye’de Polis Akademileri’nde kariyerini geliştirmiştir; böyle diyor biyografisi.
İdris Bal’ın başkanı olduğu AGAM, raporunda ne diyor peki özetle? Parantez içleri benim özetimdir, belirtmiş olayım da...
-Başbakan Erdoğan yanlış yönlendirildi, stratejik hatalar yapıldı. (O son mitingi düzenlemeyecektik.)
-Demokrasi sadece sandık/seçim değildir. (Başıma bir şey gelmeyecekse, söyledim gitti valla!)
-Çevreci duyarlılıkla başlayan protesto yanlış okunmuş ve olaylar hükümeti ve özellikle Başbakan’ı hedef alır hale gelmiştir. (Çapulcu diyeceğine açaydın kollarını, çıkaydın balkona, ‘Yerim kışlayı, size bir şey olmasın’ diyeydin...)
-Halka fikri sorulmamış, yeterli alternatif sorulmamıştır. (Referandum kartı yanlış masada, yanlış şekilde, yanlış zamanda sunuldu desem?)
-Beyoğlu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ilgilendirmesi gereken bir uygulama “Başbakan protestoculara karşı” filmine dönmüştür. (Pekâlâ Ahmet Misbah ve Kadir beyler arkadan itilebilir, iyi polis olunabilirdi yani liderim...)
- Başbakan Erdoğan kriz çözücü olacağına, krizin bir tarafı konumunda kalmıştır. (Kendisi çok iyidir ama çevresi kötüdür...)
-Herkes bu yanlış yönetilmiş süreçten ders çıkarabilmelidir. (Biz nerede yanlış yaptık makamında okuyoruz lütfen arkadaşlar...)
*
Özetle Gezi direnişi başladığında eli kalem tutan, aklı başında, lafı düzünde, liderine yaranmak için değil de durumu anlamak için konuşan/yazanlar ne dediyse onu diyor rapor.
Ama 2.5 ay sonra diyor; gencecik insanlar öldükten, gözleri çıktıktan, dayaktan geçirildikten, gaza boğulduktan, memleket gerim gerim gerildikten sonra diyor.
“Buna da şükür” diyecek halimiz yok ama neyse, neticede doğruları söylüyor.
Raporun Başbakan Erdoğan tarafından okunması durumunda “Vay! Ben ne hata etmişim, çağırın bana gaz verenleri hesap soracağım” demeyeceğini tahmin etmek için Nobel ödülü kazanmış olmaya gerek yok.
İdris Bal’a kolaylıklar dilemek gerekebilir sadece.
“2.5 ay tutmuşsunuz raporu, bari aday listeleri açıklanana kadar sabretseydiniz, koltuğu yakmış olabilirsiniz” denebilir belki, haydi onu da ben demiş olayım...
Paylaş