Paylaş
Ne oldu sahi Galatasaray’a?
Futbolcu kadrosunda çok önemli oyuncular mı eksildi? Aksine takviye yapıldı.
Peki futbolcular toplu halde yetenek erozyonuna uğramış olabilir mi? Hiç olur mu öyle saçma şey?!
Fatih Terim gitti, başlı başına büyük bir değişiklik elbette. Ama bu durgunluğu, basiret bağlanmasını, amaçsızlığı, vurdumduymazlığı sadece “Hocamız gitti bizim.” ağlaşmasıyla açıklayabileceklerini düşünüyorlar mı gerçekten?
Sahada neyin mücadelesinin verildiğinin farkındaymış gibi duran Melo, Sabri, Drogba dışında oyuncu yok neredeyse.
Selçuk’un ayağına pranga vurulmuş sanki. Ceyhun oynamadığı günlerin bahanelerinden kurduğu gölgelikte daha ne kadar dinlenebilir? Sorular uzar gider.
Dün akşam, uzun süredir deplasmanda başarılı olamayan, gol üretme sıkıntısı yaşayan Karabükspor (Sanki Galatasaray farklı bu arada!) karşısındaki oyunu gördük hep birlikte.
ACİZ BİR TAKIM
İLK yarıda rakip kaleye gitmeyi, rakip sahada baskı kurmayı geçtim, kendi sahasından çıkmaktan bile aciz bir takım vardı. Rakibin dengesini bozacak hamleyi bir kez yapabildi onda da hayalet süvari Sneijder’la golü buldu zaten. Karadeniz ekibi geriye düşmesine rağmen maça tutunurken, Galatasaray rakip 10 kişi kalsa da baskı kurmakta zorlanan taraf oldu.
Sneijder’ın galibiyeti getiren golü hem güzel hem de elbette çok önemliydi; hem kendisi hem de takım için.
Ancak bu galibiyetin sıkıntılarla, bunalımlarla alınma şekli; daha çok yol alınması gerektiğini göstermeye yeter de artar bile.
MAÇIN İYİSİ
Karabük ekibinde Lua Lua, G.Saray’da ise Felipe Melo.
MAÇIN KÖTÜSÜ
Ceyhun Gülselam özüne dönemezse formayı aynı hızla kaybedebilir.
HAKEM: O son saniye avantajını oynatmayan biriyle ilgili yorum gereksiz.
Paylaş