Paylaş
YERDE yatan, iki özel harekat polisi marifetiyle "tutulmuş, indirilmiş" olan "protestocu"yu tekmeleyen kişi Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel çıktı.
Özür dilemeyi bile beceremeyen, "Üzgünüm" demekle bu rezillikten sıyrılabileceğini düşünen müsteşarın "şıracısı" da hemen ortaya çıktı: Başbakan'ın Başdanışmanı ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan...
Akdoğan "Anlayamazsınız" dedi.
Hatta durun, Star'daki köşesinde (Bir de Yeni Şafak'ta var ama orada müstear isimle yazıyor) tam olarak şöyle yazdı:
"Olayı ve yaşananları objektif şekilde dünyaya aktarmak yerine tek tek bazı fotoğraf kareleri üzerinden hükümete yönelik büyük bir kalkışma olduğu izlenimi uyandırmaya çalışan medya kuruluşları da aynı sorumsuzluğa ortaktır.
Acılı aileleri dinlemek için halkın içine karışan Başbakan Erdoğan’a bazı örgüt mensuplarının tahrikiyle gerçekleşen münferit tepkiler Başbakanlık ekibine yönelik fiili saldırıya dönüşmüştür. Araçları tekmeleyen ve ekibi linç etmek isteyenlere karşı Yusuf Yerkel’in kendini savunması çok farklı şekilde yansıtılmıştır. Tek bir fotoğraf karesiyle olayın tamamını anlamak mümkün değildir..."
Anlayamadığımız yerlere bir daha bakalım...
Başbakan'ı Soma'da protesto edenler "örgütmensubu" imiş.
Hangi örgüt?
Belirtilmemiş.
Tahmin yürütsek?
"Acılı Vatandaş Örgütü"
"Ölüsüne De Dirisine De Ulaşamayan İsyan Eşiğindeki Yurttaş Örgütü"
"'Bunlar Olağan Şeylerdir' Lafına Hassasiyet Gösterenler Örgütü"
Bilemiyoruz; sadece "Akdoğan'ın Örgüt Dediği Örgüt" demek gerekiyor.
Ne yapmışlar?
Erdoğan'ın ekibine ait araçlara saldırmışlar, linç etmekistemişler.
"Vayyy!" bak bu gerçekten ciddi bir suçtur bence de.
Peki kaç kişiyle yapmışlar bunu?
Vallahi, görebildiğimiz kadarıyla "Yuhlamayı" kitlesel olarak yapmışlar ama yakalanan tek kişi olmuş!
Onu da...
Yere yatırmışlar...
Tepeden tırnağa silahlı iki özel harekatçı tarafından tutturmuşlar...
Savunma mekanizması tamamen çökermişler...
Tutmasalar tek başına linç edecekmiş orduyla korunan ekibi maazallah.
Ama yetmemiş.
Yere düşene tekmeyi vurmak kahraman müsteşara kalmış.
İstişare yeteneğini kullanarak gerilmiş.
Penaltı noktasında sabitlenmiş top gibi duran "bu haine" haddini voleyle bildirmiş.
Üzgünmüş...
Ah canııım...
Akdoğan haklı.
Anlamıyoruz.
Yani en azından ben anlayamıyorum...
Aptal olmalıyım...
Paylaş