İsmet Solak: Sürprizlere hazırlanın

İsmet SOLAK

Altı gün kaldı. Pazar günü oylar verilecek. Aynı akşam da oylar ortaya dökülecek. Hanya Konya belli olacak.

İki haftadır geziyorum; Antalya, İstanbul, oradan Trakya... Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ'da ilçeleri bile karış karış dolaştım. Esnafla, bizzat seçmenle konuştum. Büyük söylemem, siyasette iddiaya girmem. Mesleğe adım atalı da 36 yıl oldu. Ve ilk kez, ‘‘Sürprizlere hazırlanın’’ diyorum.

* * *

Gözlemlerime güveniyorum, ‘‘Seçimlerin sürprizli sonuçlarına şimdiden hazırlanın’’ diyorum.

Bu görüşümde tek değilim. Çok sayıda gazeteci arkadaşımın gözlemi de böyle. Hatta, çok deneyimli eski politikacılar bu mesajları veriyorlar.

Edirne eski milletvekili İlhan Işık, siyaset devi Osman Bölükbaşı'na, ‘‘Bu seçimleri nasıl görüyorsun?’’ diye soruyor. Bölükbaşı, yılların asla eğip bükemediği, siyasetin bir ulu çınarı:

‘‘Bu seçimler, Türkiye'de yeni bir maceranın başlangıç noktası.’’

Bu cümlenin altını çizin. İlhan Işık, bir CHP klasiğidir. Atatürk'ün CHP anlayışı, ‘misak-ı milliye dayanan kuvayi milliye ruhu’ tüm heyecanıyla yüreğinde kaynar. Bölükbaşı'ya bir soru daha yöneltiyor:

‘‘Bunun ışığında, Türkiye'nin bugünü ve yarınını nasıl görüyorsunuz?’’

Bölükbaşı'nın bu yanıtı bir ders niteliğinde:

‘‘Evlat, Türkiye'de bazen poyraz eser bazen lodos. Bu milletin bir gücü var ki, lodosun da hakkından gelir, poyrazın da.’’

Işık bunu Uzunköprü'de anlatırken yanımda oturan Erol Büyükbayram çok heyacanlandı:

‘‘Hey bre koca Bölükbaşı hey, bin yaşa sen’’ diye haykırdı.

* * *

İlhan Abi, bu kez bana dönüp sordu:

‘‘Ülkenin her yerine gittin. Sen ne görüyorsun?’’

Aynı gün Keşan'da da; Kepirtepe Köy Enstitüsü mezunu, namus erbabı bir aydın olan Feyzullah Aktan'a bu gözlemlerimi aktarmıştım:

‘‘Yılmaz, sessiz çoğunluğa oynuyor. Sessiz çoğunluk ise ANAP yerine DSP'ye, Ecevit'e yöneliyor. Ecevit'in güvercini, genelde inanılmaz sonuçlar alabilir. Ancak yerel seçimlerde bu yöneliş yok.’’

- Peki FP ve DYP? Yani Refahyol!

‘‘FP, Refah gücünde değil. Balonun havası hayli kaçmış. Ama yine de var. DYP'nin hali perişan. Onca yer gezdim, bir tek Tekirdağ merkezde DYP güç olarak karşıma çıktı. İşte benim iddialı gözlemim burada; İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerde barajın çok altında kalıyor. DYP kaleleri olarak bilinen Bursa, Antalya, Samsun ve Adana gibi illerden de bu yönde haberler geliyor. Baraj sorununu CHP değil, belki de DYP yaşayacak.’’

* * *

Işık, ‘‘Çok enteresan şeyler söylüyorsun!’’ derken keyiflenmişti:

‘‘Bu seçimde DYP kan kaybederken, FP ve ANAP umduklarını bulamayacaklar. Ama DSP gibi, bir de MHP var ki, barajı aşıp da öteye de geçer görünüyor.’’

İlhan Abi'nin asıl merak ettiği partiyi sona bırakmıştım:

‘‘CHP mi? İki hafta önce yollara düşerken, CHP yoktu. Son 3-4 gün içinde, dev uyanmaya başladı. Ben Deniz Bey'in öfkeli eleştirilerine gülüp geçiyorum. Medya CHP'ye karşıymış falan! Bu Çiller ve Refah mantığı. Ama, CHP'yi ayağa kaldıran Deniz Bey ve ekibi değil. Eskiler, sizlersiniz.’’

CHP yönetimine kırılıp bir köşeye çekilenler, kızıp oy vermeyenler son birkaç gün içinde ayaklandılar. ‘Kol kırılır yen içinde kalır’ diyerek köy köy gezip çalışmaya başladılar. O yüzden CHP diriliyor. Son söz:

‘‘Bazı belli CHP'liler öteden beriden laf sokuşturmayı bırakıp kendi işlerine güçlerine baksınlar. Kızmak yerine sevmeyi başarsınlar.’’