Cindoruk, istifa noktasına nasıl geldi?

İsmet SOLAK

DTP lideri Cindoruk, isteseydi Demirel'den sonra DYP'nin başına kolayca geçebilirdi. Çiller, adaylığını koyacak cesaret bulamazdı:

‘‘Benim aday olmam, siyasi terbiyeme uymazdı. Benim liderim Çankaya'ya çıkarken, ‘Hüsamettin Bey, ben Köşk'e çıkıyorum. Sen Meclis Başkanı'sın. Yeni başkan başbakan olacak. DP'den beri ilk defa kısmet olacak' dedi. Üstelik, benim Karadeniz İşbirliği toplantısına başkanlık etmemi istedi. Bu işarete rağmen liderimin sözünü çiğnemem, siyasi terbiyeme sığmazdı.’’

Bu, bir siyasi kültürün mirası. Ama hâlâ eleştirenler oluyor:

‘‘Aday olmadın, Çiller beleşten başa geçti. Partiyi kuranları temizledi. Şimdi Cumhurbaşkanı'na da, sana da hakaretin bini bir para.’’

Cindoruk, bir noktada pişman olduğunu saklamıyor:

‘‘Eğer, Mal Varlığı'nı ekonomi bakanı ve başbakan olduğu dönemde artırıp ABD'ye taşıdığını bilseydim, adaylığımı koyardım. TBMM Başkanı olarak daha sonra bunları gördüm ve partimden koparılmayı göze alarak karşı çıktım.’’

Bu dosyaların Meclis’te aklanış biçimini de kınıyor:

‘‘Siyasi pazarlıkla dosyaların üstü örtülebilir. Ama hukuken örtülemez. Zaten mahkemeye intikal etmiştir. Davalar sürüyor. Hem kendi, hem muhterem eşleri sanık olarak yargılanıyorlar.’’

* * *

Cindoruk, açtığı şemsiyeyi ay sonunda Erez'e teslim ediyor. Bazı DTP yöneticileri karşı çıkmıştı. Ama istifasını Eskişehir'de açıklayacağını öğrendim. Oradan Bursa'ya geçecek. Siyasette, istifanın da erdem olduğuna inanıyorum. Yıldırım Aktuna, önceki gün Devlet Bakanı Fikret Ünlü'yü aradı:

‘‘31 Ocak Pazar günü olağanüstü kongremizi toplayacağız. Salon tahsisi için yardımınızı rica ediyorum.’’

Ünlü, salonların durumunu öğrenip yanıtladı:

‘‘Sayın Bakanım, Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu bir ay önce Şoförler Federasyonu'na kiralanmış. Durumu siz kendilerine anlatıp rica ederseniz, anlayış gösterebilirler.’’

Gündemin ilk maddesi, ‘Genel Başkan seçimi’ olacak. Erez, genel başkan olunca 20 kişilik bir liste çıkaracak. İçinden 12 GİK üyesi seçilecek. GİK sayısı 40'tan 52'ye yükselecek. Erez, ekibiyle partiye ve yönetime gelecek. Yeni lider hemen meydanlara çıkmak zorunda kalacak.

Dün, Meclis'te programla ilgili görüşmeleri, ‘‘Yedekteki Taşeron: Asala ve PKK’’ kitabının yazarı Ercan Çitlioğlu ile birlikte izledik. DSP ile CHP birbirlerine en uzak partilerdi. CHP, Ecevit Hükümeti'ne ret oy verecek... İyi mi? Koalisyon değil, Ecevit'in DSP hükümeti bu ve CHP ret verecek:

‘‘Hırs ve inat siyaseti böyle uzak noktalara taşıyor. Ama uzaklaşmanın da bir bedeli olur; CHP, bu kırmızı oylar için en az yüzde 3 oy yitirir.’’

* * *

Kıbrıs Gazisi Ercan Çitlioğlu, Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 25. yıldönümü onuruna, ‘Bir Sivilin Savaş Anıları’ adlı kitabını baskıya veriyor. O günkü kadar heyacanlı. Doğrultusundan hiç sapmayan, tutarlı bir Türk aydını olan Ercan'ın masasında, ‘Ortadoğu ve Kafkasya Petrolleri’ üzerindeki siyasi oyunlarla ilgili bir belgesel daha duruyor. Çok sevindim. Derken, kulisten yeni haberler geldi:

‘‘DSP'li Ahmet Piriştina'nın İzmir büyükşehir adaylığı pazartesi günü açıklanıyor. Hikmet Çetin, İzmir'den milletvekili adayı gösterilecek. CHP, Alev Coşkun'u İstanbul büyükşehir adayı yapıyor. Ankara adayı, CHP eski Genel Sekreter Yardımcısı Erol Tuncer'in, bugün basın toplantısı ile Deniz Baykal ve CHP yönetimini topa tutacağı söyleniyor.’’

Murat Karayalçın ve Yüksel Çakmur'un adaylıkları gündeme geldi. Deniz Bey'in eski danışmanı, SBF öğretim üyesi Murat Katoğlu'nun sözü aktarıldı:

‘‘Karayalçın ve Çakmur kazanamaz! Çünkü, bu seçimde CHP kaybedecek.’’

Bu seçimler çok çetin geçecek, belli oluyor!