İsmet Solak: Başsavcı uyarıyor kimse duymuyor...

İsmet SOLAK

Mehmet Arif Demirer, dün sabah erkenden ziyaretime geldi: ‘‘Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş uyarıyor, kimse duymuyor. HADEP'in hemen kapatılması için ikinci kez başvuruyor, harekete geçilmiyor. PKK'nın uzantısı HADEP kapatılmazsa seçime girecek. Yerel seçimde alacağı sonuçlar referandum gibi gösterilecek.’’

Savaş'ın ikinci başvurusunun anlamı, ‘‘Yarın bugünden daha geç olabilir’’ demekti. Etkili ve yetkilileri bir kez daha uyarıyor. Mehmet Arif Demirer, rahmetli Menderes'in Ulaştırma Bakanı Arif Demirer'in oğlu:

‘‘Ülkenin içinde bulunduğu koşulları liderler bile görmüyor ya da görmek istemiyorlar. HADEP, terör örgütü PKK'nın uzantısı değil mi? Başsavcı, bunu somut belgelerle kanıtlayıp seçimlere katılmamasını istiyor. Ama çıt yok!’’

Anayasa Mahkemesi dört gün içinde ivedi önlem almazsa, HADEP pazar günkü seçimlere katılacak. Sonrası, 9 Nisan tarihli başvuruda açıklanıyor:

‘‘Eğer davalar sonuçlanmadı diye, terör örgütleriyle bağlantılı olduğu delillenen partilerin dahi seçimlere girmesine izin verilecek olursa, pek yakında yüzlerce hatta binlerce terörist milletvekili, belediye başkanı ile belediye ve il genel meclisi üyesine sahip olacağız demektir.’’

* * *

Tehlike kapımızda. Ama gerçeği gören yok! Demirer, devam ediyor:

‘‘Sonradan bu partiler kapansa ne yararı var? Yeni isimlerle benzerini kurarlar ve yine seçimlere katılırlar. Aynı fasit daire devam eder. Böyle bir ülkede de demokrasi yaşayamaz.’’

Demirer, Başsavcı'nın Öcalan'dan yaptığı alıntıları okuyor:

‘‘Ben (Öcalan), her iki parti (CHP ve DTP) için de yapılacak ittifak için olumlu görüş belirttim. Her iki partinin de baraj sorunu vardı. Bu nedenle HADEP ile ikisinin de ittifak yapmaları mümkündü...’’

Başbakan Ecevit, bu ittifak arayışlarını ima etmişti. Meğer doğruymuş! HEP serüveni yetmedi mi? Öcalan, CHP'nin HADEP'e koşullarını da açıklıyor:

‘‘Seçimlerden sonra HADEP bünyesinden milletvekili olanların CHP içinde kalması, Kürt sorununun CHP görüşlerine göre çözümlenmesi, sivri isimlerin aday yapılmaması şartı vardı.’’

Meğer DTP de HADEP ile ittifak arayışına girmiş. DTP yönetim kadrosu kontenjan istiyor. Ve Öcalan aklı sıra onay (!) veriyor:

‘‘DTP lideri Cindoruk'un Diyarbakır, İsmet Sezgin'in Batman'dan aday gösterilebileceğini belirttim.’’

* * *

Vay anam vay... Demirer, işte bunlara isyan ediyor:

‘‘Ümit ederim ki, Öcalan yalan söylüyordur. Ne CHP, ne DTP, HADEP ile pazarlık etmemişlerdir. Yok, eğer bu iddialar doğruysa, Türk siyasetinde çok şeyler bitmiş demektir.’’

Demirer, PKK'nın Almanya'da yayımlanan bülteni Özgür Politika'yı da internetten sürekli izliyor. PKK-HADEP ilişkisini oradan kanıtlıyor:

‘‘PKK-Özgür Politika ikilisi, HADEP'in bu seçimlerdeki gizli mesajını da veriyor. Mesaj açık. Seçimler Öcalan'ın serbest bırakılmasından yana bir referandum gibi gösteriliyor. Başsavcı'nın iddialarını görmezden gelirsek, bu, Öcalan'ı serbest bırakmakla eş anlama gelmeyecek mi?’’

Özgür Politika'nın Anayasa Mahkemesi'nin ret kararından sonraki manşeti, ‘‘Savaş mağlup oldu, HADEP kazandı’’ idi. Bu Savaş, Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş idi. Başsavcı'ya dıştan ve içten saldırılıyor. Demirer, ülkede birlik ve kardeşlik isteyenleri bu yüzden uyarıyor:

‘‘Bu insanlar benim ülkemi çalıyorlar. O yüzden, Başsavcı Vural Savaş'a sahip çıkın. Savaş'ın sesini duyun. Uyanın, uyanın!’’