Paylaş
Bir sakarlık olmaz, saçma bir hata yapılmazsa Göztepe bu maçı kaybetmez, hatta kazanma ihtimali de yüksek diye düşünüyorum.
İlk 30 dakikadaki görüntü de beni yanıltmıyor. Baskı kurmaya çalışan ama beceremeyen Rize, kontralarıyla gole daha yakın bir görüntü çizen Göztepe... Gel gör ki, atacağı 1-2 doğru pasla maçı çözebilecek fırsatlar ayağına gelen Mossoro, adeta takımını eksik oynatıyor. Yetmiyor, maç öncesinde korktuğumuz ‘sakarlık’ da Brezilyalı’dan geliyor. Yaptırdığı penaltıyla, Göztepe hiç hak etmediği bir şekilde geriye düşüyor.
Ben İlhan Palut’un ikinci yarıya neden aynı 11 ile çıktığını düşünürken, Berkan’ın hamle zamanlamasını kötü yapmasıyla da fark 2’ye çıkıyor.
Sonrası mı?
Oyunu forse eden bir Göztepe...
Napoleoni’nin katılımıyla top önde daha fazla kalıyor, stoperler yarı alana kadar çıkıyor, ceza alanına kalabalık bir şekilde giriliyor. Rizespor adeta ‘nefes alamaz’ hale geliyor. Ve Göztepe haklı bir şekilde 2-2’yi yakalıyor.
Harika giden bir maç, goller, nefes kesen heyecan.
Ama işte bizim hakemlerimiz, futbolun, futbolcunun kendilerinden öne çıkmasından pek hoşlanmıyor!
Özgür Yankaya ‘assolist benim’ dercesine sahne alıyor bir anda. Orta alanda “Devam” diyeceği bir ‘itişmeye’ penaltı noktasını gösteriyor. VAR devreye girmiyor. Penaltıda kaleci İrfancan’ın öne çıktığı gerekçesiyle atışın tekrarlanmasına hükmediyor, belki de düdüğü gol vuruşundan önce çalıyor. Ama VAR’ın uyarısıyla bu kez dönüyor, gol kararı veriyor! (Göztepe Yönetimi’nin kural hatası nedeniyle maçın tekrarını istemesi düşünülebilir.)
Günün özeti şu...
Bu toprakların havasından mı, suyundan mı bilinmez! Bu ülkede hakem yetişmiyor!
Sonrasında bize de Özgür Yankaya gibi yıllardır bir adım ileri gidememiş hakemleri izleyip, “Acı çekmek özgürlükse, özgürüz ikimizde” diye şarkı söylemek kalıyor!
Kader utansın.
Paylaş