G.Saray’ın evinde oynadığı maçlar içinde başlangıç olarak en light olanıydı.
Karşılaşmanın formalite niteliğinde olması doğal olarak G.Saraylı oyuncuları maç sonu kupa törenine konsantre ederken, Trabzonlu futbolcular biraz daha kazanma isteğine sahipti. Maçın ilk çeyreğini orta sahada mücadele şekline dönüştüren de bu nedendi. Sarı kırmızılı futbolcular artık şampiyon oldukları koca bir sezonun sonunda kupayı kaldırmayı düşünmekte haklıydı. Ama yine de Trabzonspor’a karşı kazanarak sezona ve taraftara veda etmek daha önemliydi. Bunun farkına varan G.Saray vitesi yükseltti ve rahat bir galibiyet aldı. Oyuncuların hepsini ayrı ayrı tebrik ederim. Fakat bazıları ayrı bir teşekkürü hak ediyor.
TEŞEKKÜRLER...
BURAK: Gol Kralı olması ve takıma ciddi skor üretmesi ile... SELÇUK: İstikrarı, orta saha organizasyonu ve liderliği ile... DROGBA: Müthiş kariyerine ve kalitesine yakışan tavrı ile... MUSLERA: Kazandırdığı maçlar ve 1 numara olması ile... UMUT: Ligin ilk yarısında Galatasaray’ı ayakta tutması ile... MELO: Sezon başı kayıp ama sezon sonu pitbull olması ile... RİERA: Büyük bir eksiği, sol bek oynayarak kapatması ile.
BU İVME SÜRER
BİR de önümüzdeki sene takımda olmama ihtimali olan ama Galatasaray’a çok şeyler katan Ujfalusi ve Elmander var. Geçen sezonki şampiyonluğun mimarlarından olan bu ikili ayrılsalar dahi her zaman taraftarın kalbinde yerini alacak. Bir tebrik de Galatasaray taraftarına. Takımı her maçta ciddi bir ortalama ile gerçek manada destekledikleri ve bir duruş sergiledikleri için. Şampiyon, finali bu sezonun geneline ve kendine yakışan şekilde yaptı. Bu aynı zamanda gelecek sezonlara atıfta bulunan bir finişti. Son 2 sezonda yakalanan ivme olağanüstü birşey olmadığı sürece sonlanacağı noktaya kadar gidecektir. Son noktanın neresi ve ne zaman olacağını ise hep beraber göreceğiz.