Hedef "Özel statülü Expo" olmalı

"Kaçan balık büyük olurmuş". Ne kadar doğru. İş işten geçtikten sonra yakınma... Hayıflanma... Bol sohbet... Neye yarar? Bir şeyi değiştirir mi? Konuşması gerekenler keşke daha önce konuşsaydı...

Bakanları motive etseydi... Başbakan Erdoğan’ın İzmir’e gelmesini sağlayabilseydi...

Dışişleri gidişat konusunda Devlet’i ve Cumhurbaşkanı Gül’ü daha doğru bilgilendirseydi...

EXPO’nun bir başı olabilseydi...

Herkes bir ucundan çekiştirip "rant" peşinde koşmasaydı...

Keşke... Keşke...

Bunlar hálá konuşuluyor.

Ben farklı bir pencere aralayacağım.

Evet, EXPO kaçtı, ama bunu yeni bir şans olarak değerlendirebiliriz.

Yani... EXPO sırasında BIE bünyesinde yarattığımız sempati ve gücü İzmir ve Türkiye lehine kullanabiliriz... Nasıl mı?

Şöyle: Bir kere önümüzde Zaragoza EXPO’su var.

Haziran ayındaki bu EXPO’da güçlü temsil edilmeliyiz. Yeniden kulis çalışması yapmalıyız.

Yani... "Ben hálá varım. Milano galip çıktı, ama benim hakkımdı. Mücadeleye devam" mesajı vermeliyiz.

Bu kez daha katılımcı... Paylaşımcı...

Sivil toplumla, kadın ve gençlerle elele...

Sonra... İzmir Tayland’ın düzenlediği türden bir "Özel Statülü EXPO" için kulis yapmalı.

Örneğin; "Herkes için sağlık" teması ile... Temamızın geçerliliği ve gücü ortada.

Niye bunu bir Özel Statülü EXPO için kullanmayalım?

Örneğin; iki yıl sonra...

2010’da ya da 2011’de...

Bunun hazırlıkları daha sonra başvurusunu yapacağımız 2017 EXPO’su için de, 2020 ya da 2025 büyük EXPO’su içinde ciddi bir altyapı olur. Ayrıca... Küçük EXPO düzenlenir, ama hazırlığı büyük EXPO gibi yaparsınız, yani büyük düşünürsünüz, başarı katlanır.

Amaca başka bir yolla ulaşılır.

İzmir hak ettiği gelişmeyi yakalar, Türkiye ciddi bir katma değer yaratır.

Dedim ya; bu işler için "büyük düşünmek" gerek.

Vizyon sahibi olmak.

Olaya böyle bakınca öyle pencereler aralanır ki...

Yoksa... Her kapanan yüzünüze bir kapı olur!

Maalesef...
Yazarın Tüm Yazıları